Ad. Sefillerin en sefili. (din) Cehennemin en aşağı tabakasındakiler.
Esfeli safilin sözcüğü Arapça sıfat olan "safil" kelimesinden gelmektedir. Esfeli Safilin Ne Demek? Esfeli safilin, bir kişinin düşebileceği en aşağılık mertebedir. Yani İslam anlayışına göre hayvandan da daha aşağıda bir mertebede olma hal ve durumunu ifade eder.
Esfeli Safilin Zıttı
İnsan, dünyadaki yaşamı itibariyle esfeli safili ile alayı illiyin arasında bir yaşam sürer. Yani insan yaşam tarzı itibariyle hayvanlardan daha aşağı bir seviyeye düşebileceği gibi alayı illiyin seviyesine de çıkabilir. Doğal olarak esfeli safilin teriminin zıddı alayı illiyindir.
Alâ-yi illiyyîn; “yücelerin en yücesi; en ileri nokta.; cennetteki üstün makam”, esfel-i sâfilîn ise “aşağıların aşağısı, sefillerin en sefili, cehennemin en derin azap mahalli” şeklinde tarif edilmiştir.
Tin Suresinde insanın en güzel biçimde yaratılmış olmasına rağmen aşağıların en aşağısına atıldığı bildirilir. En aşağısı ile kastedilen yer Dünya'dır. Dünya, birçok dini kaynakta Esfel-i Safilin yani en sefil yer olarak geçer. Tin Suresi, Müslümanların ebedi olarak konaklayacağı yerin ahiret olduğunu bize hatırlatır.
İlgili 34 soru bulundu
.:: Türkçe Kur'an Mealleri ::. Sonra da onu döndürdük, aşağıların en aşağısına attık. Aşağıların en aşağısı; kocalık, akıl azlığı, zayıflık, bunaklık diye tevil edilmiştir.
Esfel-i sâfilîn: Aşağıların en aşağısı, cehennem.
(din) Cehennemin en aşağı tabakasındakiler.
İyilerin amel defterlerinin bulunduğu yer anlamında Kur'an terimi. İnsanların dünyada benimsediği inanç ve işlediği fiillerin kaydedildiği belge.
esfel-i safilin / esfel-i sâfilîn / اَسْفَلِ سَافِل۪ينْ
Aşağıların en aşağısı.
İslami terim olarak insanın yaratılışını anlatır. En güzel, en mükemmel ve olması gerektiği gibi anlamlara sahiptir. Ayrıca Ahsen-i Takvim yine insanın en kıvamlı ve en güzel şekilde yaratıldığını anlatmaktadır.
esfel / اسفل
En sefil, çok sefil, en alçak, en aşağı, çok fenâ.
İnsana Allah tarafından verilen en güzel ve en mükemmel biçim. Allah'ın her mertebedeki tecellilerine mazhar olan insan anlamında tasavvuf terimi. Şeyhi adına irşad faaliyetinde bulunan ve ölümünden sonra yerine geçen kimse, insân-ı kâmil anlamında tasavvuf terimi.
Alâ-yı illiyyîn; “yücelerin en yücesi; en ileri nokta.; cennetteki üstün makam”, esfel-i sâfilîn ise “aşağıların aşağısı, sefillerin en sefili, cehennemin en derin azap mahalli” şeklinde tarif edilmiştir. Bu birinci manada, daha çok cennet ve cehennem makamlarına işaret ediliyor.
Esfel-i safilin ve yaratılanların en aşağılığıdır. Yaratılanların en cahili, en aptalı, en ilkeli ve en vahşisidir. İnkârcıdır. Nankördür.
Alâ-yi illiyyîn; “yücelerin en yücesi; en ileri nokta; cennetteki üstün makam”, esfel-i sâfilîn ise “aşağıların aşağısı, sefillerin en sefili, cehennemin en derin azap mahalli” şeklinde tarif edilmiştir. Bu birinci manada daha çok cennet ve cehennem makamlarına işaret ediliyor.
İlliyyûn melekleri: Allah'a çok yakın ve onun katında üstün mevkiye sahip olan meleklerdir. Muakkibe: İnsanları korumakla görevli meleklerdir. Hafaza: insanların önde ve arkasında bulunan ve onları koruyan meleklerdir.
Siccîn (Arapça: سِجِّين,) İslami inanışa göre bir hapishane, cehennem'in dibinde, yerin altında veya göre farklı bir yoruma göre, Kuran 83:7'de sözü edilen lanetlenmişlerin veya kötülerin kaydının bir defteri. Siccîn, de kafirlerin ruhlarının kıyamete kadar kalacağı yer olarak kabul edilir.
Cennette Allah'a yakın kulların kendisinden içeceği pınara verilen ad. Kur'ân-ı Kerîm'in seksen üçüncü sûresi.
Dilimize Arapçadan geçmiş olan eşraf kelimesi, şerif kelimesinden türetilmiştir. Şerif, haysiyet sahibi, şerefli anlamına gelir. Eşraf kelimesi ise bu kelimenin çoğuludur ve genellikle bir topluluğu övmek için kullanılır. Ek olarak eşraf kelimesi, bir topluluğun ileri gelenleri ve itibar sahibi kişiler demektir.
Safir isminin anlamı: Mavi renkli, değerli bir taş.
Summe redednâhu esfele sâfilîn(sâfilîne). Sonra da onu döndürdük, aşağıların en aşağısına attık.
(1-4) İncire, zeytine, (Musa`nın, Rabbine münacatta bulunduğu) Sina dağına, bu güvenli şehre (Mekke`ye) andolsun ki, biz, gerçekten insanı en güzel bir biçimde yarattık. Diyanet İşleri: Biz, gerçekten insanı en güzel bir biçimde yarattık.
Allah hâkimlerin en iyi hâkimi değil midir? Elbette öyledir. 6 Hz. Peygamber, Tîn Sûresi'ni okuduktan sonra bu ayetin bitiminde, “Belâ ve ene alâ zâlike mine'ş-şâhidîn.” (Bilakis, ben de buna şahit olanlardanım) demiştir.
Kötülük eden cezasını görür, hakça bir düzende kimse onu koruyamaz. Mümin olup iyi işler yapan, güzel davranışlarda bulunanlar da, cinsiyetleri ne olursa olsun cennete girerler, kendi seçimleri ve eserleri olmayan farklılıklardan dolayı zerre kadar haksızlığa uğratılmazlar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri