f. TIRNAK Kolların son kısmında geniş yüzeyli ve ucu sivri olan kısımdır. Dibe düşen demirin bu kısmı dibe saplanarak geminin bu mevkide her türlü şartlarda tehlikesizce yatmasını sağlar.
Uçakların burnu seyir hızına göre belirlenir ve farklı olmak zorundadır. Sivri olduğunda karşıdan gelen havayla temas eden burun yüzeyi az olduğu için sürtünme kuvvetinin etkisini azaltarak hız kazandırır. Bunlara örnek olarak savaş uçaklarını verebiliriz. Yuvarlak olduğunda ise hızını yuvarlaklığına göre düşürür.
Uçakların ve gemilerin burnunun sivri tasarlanması bu cisimlere etki eden sürtünme kuvvetini azaltır.
Su direnci veya temas eden cisimlerin yüzeylerinin büyüklüğüne bağlıdır. Yüzeyi büyük olan cisme etki eden su direnci daha fazla olur. Dalgıçlar su altında sürtünme kuvvetini azaltmak için özel tasarlanmış dalgıç kıyafetleri giyerler. Gemilerin ön kısımlarının "V " şeklinde tasarlanması su direncini azaltır.
YUVARLAK PENCERELER BASINCA DAYANIKLI
Gemiler hareket ederken yüksek basınç ve çekiç kuvvetlerine dayanıklı olmaları nedeniyle yuvarlak pencere tasarımı tercih ediliyor. Modern gemilerde cam teknolojisi ilerlediği için oval ve köşeli camlar tercih edilebiliyor.
İlgili 30 soru bulundu
Devasa yük gemilerinin denizin içinde kalan bölümlerinin taşırdığı suyun ağırlığı her zaman geminin ve yükünün toplam ağırlığından büyüktür. Bu nedenle yüzerler.
Atomları meydana getiren protonlar ve elektronlar elektriksel olarak yüklü oldukları için tüm atomlar elektromanyetik kuvvetten etkilenir. Dolayısıyla yeryüzündeki ya da uzaydaki makroskobik herhangi iki cisim arasında sürtünme kuvveti vardır.
Sürtünme kuvveti, cisimlerin yüzeyde tutunmasına yardım eden bir etkendir. Eğer sürtünme kuvveti var olmasaydı birçok yaşamsal faaliyet mümkün olmazdı. Yolda yürüyemez, bir yerde oturamaz, yemek yiyemez, yazı yazamaz, araç kullanamazdık.
o Sürtünme kuvveti (sürtünme katsayısı) sürtünen yüzeylerin cinsine bağlıdır. o Sürtünme kuvveti (yatay düzlemde) cismin ağırlığıyla doğru orantılı değişir. o Sürtünme kuvveti sürtünen yüzeylerinin büyüklüğünden neredeyse bağımsızdır. o Sürtünme kuvveti daima harekete zıt yöndedir. o Sürtünme kuvvetinin hareket ...
Eski zamanlarda gemiler çoğunlukla ahşaptı. Denizciler de bu sebepten geminin suya oturan kısmını tahta yiyen kurtlardan, midyelerden ve deniz yosunlarından korumak için; bakır boyası ile kaplarlardı. Boyaya kırmızı rengi veren şey de bakırdı. Bu sayede gemiler su altında toplanan şeyler yüzünden hasar görmezdi.
Gemilerin taban kısımlarındaki oyuk bölümleri nedeniyle, suyun yoğunluğundan daha hafif kalmayı başarabilmektedirler. Dolayısı ile bu sayede gemiler suyun üzerinde rahat bir şekilde yüzme imkanı elde ederler. Gemilere dikkatli bir şekilde bakıldığı zaman taban kısımların oyuk içinde yapıldığı anlaşılır.
Gemilerden sızan sular ya da yağ gibi atıklar bu bölgede toplanır. Sintine pompası; gemi, balıkçı teknesi, yat gibi deniz araçlarında toplanan su ve yağların tahliye edilmesi için kullanılan bir pompa çeşididir. Hem günlük kullanımda hem de acil durumlarda geminin işleyişi bakımından önemli bir ekipmandır.
Sürtünme kuvveti pürüzlü yüzeylerde daha fazla gözlemlenirken az pürüzlü yani kaygan yüzeylerde az gözlemlenir. Pürüzlü yüzeylere örnek verilmesi istenirse bunlar toprak yol, halı ve taşlı yol olarak listelenebilir. Pürüzsüz yüzeylere örnek olarak mermer, cam ve buz verilebilir.
temas eden yüzeyi küçüldükçe sürtünme kuvveti yani sıvı direnci azalır. Cismin hızı arttıkça sıvı direnci artar, cismin hızı azaldıkça sıvı direnci azalır. Pürüzlü yüzeylerde sürtünme kuvveti fazla pürüzsüz yüzeylerde sürtünme kuvveti azdır.
Sürtünme kuvveti birbiri üzerinde kayan cisimlerin yüzeylerindeki pürüzlerin birbirine temas ettiği yerlerde ortaya çıkar. Dolayısıyla temas yüzeyi arttığında sürtünme kuvveti de artar.
Sürtünme üzerindeki sistematik ilk çalışmalar 1452-1519 yılları arasında L. Vinci tarafından yapılmıştır. Sürtünme kuvveti normal kuvvetle doğru orantılıdır. Sürtünme kuvveti görünür temas alanına bağlı değildir.
Sürtünme kuvvetinin özellikleri
fazladır, kaygan yüzeylerde sürtünme kuvveti azdır. Sürtünme kuvveti yüzeyin cinsine bağlı olarak değişir. Sürtünme kuvveti cisimleri hareket ettiremez.
Sürtünme kuvveti (yatay düzlemde) cismin ağırlığıyla doğru orantılı değişir. 3. Sürtünme kuvveti sürtünen yüzeylerin büyüklüğüne bağlı değildir. 4. Sürtünme kuvveti daima harekete zıt yöndedir.
Deneysel Cevap. Cevabı hemen verelim; çünkü uzay boşluğunda suya ne olacağını zaten deneysel olarak biliyoruz: Kaynayacaktır. Astronotlar uzaydaki idrarlarını uzay boşluğuna bıraktıklarında, idrar hızlıca kaynayarak buharlaşır.
Uzaydaki sıcaklık mutlak sıfıra çok yakın ve doğal olarak suyun donma noktasından da bir hayli düşük bu nedenle suyun donması gerek, aynı zamanda basınç da inanılmaz derecede düşük ve suyun basınç düştükçe daha düşük sıcaklıklarda kaynadığını düşünecek olursak suyun kaynaması gerek.
sürtünecek molekül yok uzay boşluğunda. dolayi surtunme kuvveti yoktur.
Gemi batığı neden çıkarılamaz sorusu deniz tutkunları tarafından sıklıkla merak edilen bir konudur. Öncelikle teknik olarak bakıldığında batan gemilerin çıkarılmaması için hiçbir sebep yoktur. Yani aslında doğru bir operasyon sayesinde kolaylıkla batan gemiler çıkarılabilir.
Gemiler geniş yapıları ve oyuk yapısı sebebiyle içlerinde çok fazla hava barındırırlar. Toplam yoğunlukları büyük oranda azalır ve böylece suyun yoğunluğundan daha az bir yoğunluğa sahip olur.
İlk olarak MÖ 4000 yıllarında Eski Mısırlıların uzun kamışlı tekneler yapması gemilerin bilinen en eski örneğini oluşturmuştur.
Dinamometre, cisimlerin kuvvetlerini ölçmede kullanılan ölçü aleti.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri