Bu fetihle birlikte Girit fatihi unvanını alan Fazıl Ahmet Paşa, Türk tarihinin Akdeniz'deki en büyük fetihlerinden birini gerçekleştirerek İstanbul'a dönmüştür.
Girit, Osmanlı Devleti ile Venedik Cumhuriyeti arasında 1645-1669 yıllarında yapılan savaş sırasında fethedilmiştir. Savaş, IV. Mehmet'in padişahlığı ve Köprülü Fazıl Ahmet Paşa'nın sadrazamlığı zamanında yapılmıştır.
Fakat Girit'in fethi Ada'nın kuzeyinde bulunan ve merkezi olan Kandiye'nin 6 Eylül 1669'da Köprülü Fazıl Ahmet Paşa tarafından ele geçirilmesi ile tamamlanabildi 6.
1645 yılında Yusuf Paşa komutasındaki 300 gemiden oluşan donanma ile ordu Girit'e gönderilmiştir. Hanya kalesi ve adanın büyük bölümü Osmanlı Devleti'nin eline geçmiştir. Yalnız adanın merkezi olan Kandiye ele geçirilememiştir. Venedikliler buna karşılık olarak Yunanistan kıyılarına saldırıda bulunmuşlardır.
Osmanlı Devletiyle Venedikliler arasında bu dönemdeki en önemli sorun Girit adası olmuştur. Yukarıdaki sebepler üzerine Girit Adası 1645 yılında kuşatılmıştır. Sultan İbrahim döneminde başlayan kuşatma 1669'da IV. Mehmet döneminde başarılı olmuştur. Girit Köprülü Fazıl Ahmet Paşa tarafında ele geçirilmiştir.
İlgili 17 soru bulundu
1645-1669 yılları arasında yaklaşık çeyrek asır süren Girit'in fethi, Osmanlı tarihinde önemli bir yer tutmaktadır1.
Böylece 150 yıl kadar adadaki toplumlar dostluk ve kardeşlik içerisinde yaşamıştır. uygun bir zaman kolladılar. Son olarak Girit, Osmanlı Devleti'nin I. Balkan Savaşı'nı kaybetmesini müteakip 30 Mayıs 1913 tarihli Londra Antlaşması'yla sessiz sedasız bir şekilde Türk hakimiyetinden çıktı.
Giritliler tanımı Girit adası ile bağları bulunan çeşitli halklar için farklı anlamlarda kullanılabilir: Antik çağ tarihi açısından Minos uygarlığını kurmuş olan halk. Osmanlı Devleti tarihi ve günümüz Türkiye içi terminolojisi açısından Girit Türkleri. Günümüz konjonktüründe, Yunanistan'a bağlı Girit adasının ...
Giritli Türkleri, 17. yüzyılda Osmanlıların Girit'i fethinden sonra İslam'a geçen etnik Yunanlıların torunlarıydı. Avrupalı gezginlerin hesapları, Girit'teki 'Türklerin' çoğunlukla Türk kökenli olmadığını, ancak Ortodoksluktan dönen Giritliler olduğunu belirtiyor.
1669 yılında Osmanlı topraklarına katılan Girit'te 19. yy. başlarından itiba- ren ard arda isyanlar çıkmıştır. Adadaki huzursuzlukların tetikleyicisi ise Yunanistan olmuştur. Adanın kaderinde, 1897 yılında muhtariyet verilmesi, 1908 yılındaki ilhak kararı önemli dönüm noktaları olmuştur.
Fakat Girit adasındaki büyük devletlerin kuvvetleri- nin çekilmesiyle 27 Temmuz 1909 tarihinde Osmanlı Devleti adadaki hâkimiye- tini Balkan Harbi'nin ardından fiilen, Londra (30 Mayıs 1913) ve Bükreş (10 Ağustos 1913) muahedeleriyle de resmen kaybetti.
1645 yılında çeşitli nedenlerle Osmanlı Devleti'nin Venedik Cumhuriyeti'ne açtığı Girit Savaşı da önce büyük umutlarla girilen, fakat her geçen gün zorlukların arttığı ve devleti maddi ve manevi bir krizin içine sürüklediği bir savaş olarak tarihe geçmiştir.
Girit İsyanı (Yunanca: Κρητική Επανάσταση του 1866), Girit'te Osmanlı yönetimine karşı 1832'de Yunan Bağımsızlık Savaşı ile 1898'de otonom Girit Devleti'nin kurulması arasında Girit isyanları arasında üçüncü ve en büyük üç yıllık bir ayaklanma.
Bu zorunlük, IL Selim'i Kıbrıs'ın fethi için hareke te geçirmiştir. Millet hayatının sürekliliğiyle milli tarihin sürekliliği arasında kopmaz, ayrılmaz bir bağ lantı vardır.
Balkan Savaşları sonunda imzalanan Atina Antlaşması ile Girit kesin olarak Yunanistan'a bağlandı.
Osmanlı Devleti Balkan Savaşları sonucunda 30 Mayıs 1913 tarihinde imzalanan Londra Barış Antlaşması ile Girit adası üzerindeki bütün egemenlik haklarından vazgeçmiştir.
Girit Türklüğünün, bağımsız bir Türk devletinin sınırları içerisinde dinlerini, dillerini, kültürlerini özgürce yaşatan Girit Mübadili Türkler kadar talihli olmayan önemli bir kesimi daha bulunmaktadır: Girit Muhaciri Türkler. Girit Muhaciri Türklerin günümüzdeki nüfusları yaklaşık 17.000 kişiden oluşmaktadır.
Girit Yunancası, Girit adasında ve Yunan diasporasında 500.000'den fazla kişi tarafından konuşulmaktadır. Yazılı dilde nadiren kullanılır ve Standart Yunancadan diğer çeşitlerden çok daha az farklıdır.
geldikleri birçok yerde “gavur” veya “yarı-gavur” olarak adlandırılmışlardır. bunun sebebi muhtemelen neredeyse hepsinin anadilinin yunancanın girit lehçesi olmasıydı.
Girit Yunanistan'ın 13 idari bölgesinden biridir. Yunanistan'ın en büyük, Doğu Akdeniz'in Kıbrıs'tan sonra ikinci büyük, Akdeniz'in beşinci büyük adasıdır. Girit, Ege Denizi'nin güney sınırlarını belirler ve yüzölçümü 8.450 km²'dir. 2020 itibarıyla nüfusu 636.504'dir.
Türkiye ve Yunanistan arasında 30 Ocak 1923'te imzalanan sözleşmeye göre gerçekleştirilen nüfus mübadelesinde Adana'ya yerleştirilen Girit Türklerinin yaşadıkları, mübadillerin ikinci kuşağı tarafından yeni nesillere aktarılıyor.
Büyük devletlerin de müdahaleleriyle muhtariyet kazanan Girit'ten Rumların saldırısı sonucu Türkler genellikle Anadolu'ya göç etmek zorunda kaldılar. Bu göç hareketi 1924 yılına kadar devam etti. Girit Türkleri Anadolu'da çeşitli şehirlere iskân edildiler. Girit Adası 1699'da Osmanlı Devleti idaresine girdi.
Kıbrıs, Akdeniz'deki üçüncü büyük adadır. Sicilya ve Sardunya'dan küçük ama Korsika ve Girit'ten daha büyüktür.
Girit, içkileriyle ünlüdür. Yöresel bir hediyelik getirmek isterseniz Likör, ideal bir terci olacaktır. Bunun yanı sıra zeytin yağları da güzel hediyelikler arasında bulunuyor. Her ne kadar fideleri Türkiye'den gitmiş olsa da çok güzel süzme zeytinyağlarını hediye olarak seçebilirsiniz.
Girit adasının fethi 1645 yılında başlayıp 1669 yılına dek sürmüştür.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri