Göz çevresindeki dokulardan veya göz içindeki yapılardan (orbita, gözyaşı bezi, kornea vb.) gelişen tümörlere göz tümörü denir. Göz tümörleri vücutta oluşumları açısından farklı kanser türleri nedeniyle yayılabilen tümörlerdir. Bu tip tümörler metastatik göz tümörleri olarak adlandırılır.
Göz içinde görme siniri yanında büyüyen tümörler görme alanında bozulma ve görme sinirinde sıkışma yaratabilir. Görme sinirinde şişlik oluşabilir. Böyle bir durumda görme siniri zarar görebilir. Bu hastalarda erken tedavi uygulanmaz ise kalıcı görme bozukluğu hatta görme kaybı gelişebilir.
Göz kanseri tedavisi kişinin yaşına, sağlık durumuna, kanserin türüne, evresine ve yayılma gösterip göstermemesine göre planlanır. Bu etmenler doğrultusunda cerrahi tedavi, radyoterapi yöntemi, göz ışın tedavisi (lazer), kemoterapi, proton tedavisi ve kriyoterapi yöntemlerinden biri tercih edilir.
Göz tümörü; göz içindeki yapılarda, göz kapaklarında veya çevresi dokularda oluşan, görme fonksiyonu ve hayat kaybıyla sonuçlanabilen iyi veya kötü huylu (kanser) olabilen, geniş bir hastalık grubu olarak tanımlanabilir.
Göz içi tümörler görme, görme alanı bozukluğu ve ışık çakması gibi şikayetlere neden olabilir. Eğer tümör görme merkezi üzerinde veya yakınında ise görme bozukluğu erken dönemde ortaya çıkarak tanı konulabilir. Eğer tümör gözün kenar kısımlarında yerleşimli ise görme erken dönemde bozulmayabilir.
İlgili 38 soru bulundu
Orbita veya Göz Arkasında Kitle Belirtileri
Orbita veya göz tümörlerinin belirtileri; Gözün yer değiştirmesi, öne veya başka bir yöne itilmesine neden olabilir. Ayrıca çift görme, görme bulanıklığı, şaşılık, kızarıklık, gözde şişme gibi belirtiler ortaya çıkabilir.
Kanseri Belirtileri keseri vakası belli bazı göz bölgelerinde olmadıkça veya ileri boyutlara ulaşmadıkça belirti göstermemektedir. Göz kanseri gözün dışına doğru büyümediği sürece ağrı nadiren görülür.
Bir tümör, vücutta oluşan bir kitle veya anormal hücre grubudur. Bir tümörün varlığı her durumda kanser anlamına gelmez. Birçok tümör iyi huyludur (kanserli değildir). Tümörler vücudun her yerinde oluşabilir.
Primer göz kanseri her yaşta hem erkekte hem de kadınlarda ortaya çıkabilirken, belirli yaş gruplarında görülmesi daha fazladır. Şöyle ki birincil göz kanserleri en sık 50 yaşından büyük kişilerde görülür. Retinoblastom ise en sık beş yaşından küçük çocuklarda görülür.
Tümör (ur; neoplasm; tumor) tanımı önceleri vücuttaki herhangi bir şişlik ya da kitle için kullanılırdı (yangıda, ödem ve şişlik nedeniyle oluşan doku büyümesi için bile “tumor” nitelemesi yapılmıştı). Sonraları hücrelerin kuralsız ve sınırsız çoğalmaları nedeniyle oluşan kitleler için kullanılmaya başlandı.
Şalazyon yani köz kapağı kisti nedir? Şalazyon, göz kapağınızda görülen küçük, genellikle ağrısız, yumru veya şişliktir. Şalazyon gözde bulunan yağ bezlerinin iltihaplanması veya tıkanmasıyla oluşur. Şalazyon meibom bezi tıkandığında meydana gelir.
Beyinde oluşan tümörler, göz sağlığına olumsuz yönde etki edebilir. Göz sinirleri ya da görsel kontekse baskı yapan tümörlerin yanı sıra beyin içindeki genel baskıyı artıran hastalıklar da göze zarar verebilir. Bu hastalıkların tedavisi sırasında uygulanan yöntemler de görme bozukluklarına yol açabilir.
Beyin tümörlerinin en yaygın belirtisi baş ağrısı ve hastalık nöbetleridir. Daha önce yaşanmayan şiddetli baş ağrıları, mide bulantısı, kusma, görme bozuklukları, işitme azalması beyin tümörlerinde sıklıkla ortaya çıkan belirtiler arasındadır.
Yetişkinlerde en sık görülen göz içi kanseri türünün koroid melanomu olduğunu belirten Prof. Dr. Samuray Tuncer, “Koroid melanomu, görmede azalma ve bulanma, gözün görünümünde değişimler, ışık çakmaları, siyah gölgeler ve eğri görme gibi belirtiler ile kendisini gösteriyor.
Bunun dışında hipertansiyon, göz arkasında oluşan enfeksiyonlar, travmalar, retinal yırtıklar (retina dekolmanı), yaşa bağlı görülen sarı nokta hastalığı gibi çok çeşitli sebeplerle göz arkasında kanamalara rastlanabilir. Göz arkası kanamaları başka hastalıkların belirtisi olabilir.
Göz arkasında sıvı toplanması denince akla ilk gelen olay retina dekolmanıdır. Gözde bir yırtık oluştuktan sonra, bu yırtıktan sıvı sızarak retina tabakasıyla gözün dış duvarı arasında sıvı birikmesiyle ortaya çıkan tablodur. Bu durumda ani görme kaybı söz konusudur ve gözün en önemli rahatsızlıklarından birisidir.
Kilo kaybı, bulantı, kusma, idrar problemleri, dolaşım problemleri, solunum sıkıntıları, ateş, terleme, ve bilinçte yaşanan gerilemeler ve tüm bunlara ilave olarak kaslarda zayıflıklar terminal dönemdeki kanser hastasını oldukça sıkıntıya sokmaktadır.
Akciğer kanserinin en genel belirtisi inatçı öksürüklerdir. Bunun dışında göğüs ağrısı, nefes darlığı, ateş, ses kısıklığı, yüz ve boyunda şişme, omuz ve kol ağrısı, sırt ağrısı, yutma güçlüğü ve kanlı balgam gibi bulgular da akciğer kanseri belirtileridir.
Denge kaybına neden olan çeşitli durumlarda, gözler, o sırada hareket eden vücudun yeni konumu ve eski konumunu kıyaslarken, denge kaybına bağlı olarak aksayabilir. Bunun sonucunda göz, vücudun eski konumu ile vücudun hareket yönü arasında hızlı sıçramalar yaşar. Bu sıçramalar tıp dilinde nistagmus olarak adlandırılır.
Akciğer kanseri en fazla ölüme yol açan kanser türü. Ancak aynı zamanda en fazla önlenebilir kanser türlerinin de başında gelir. Sigara kullanılmamasıyla akciğer kanserlerinin yüzde 90'ı önlenebilir.
Genel olarak değerlendirilecek olursa iyi huylu kemik tümörleri en çok diz bölgesi kemiklerde sonra kalça bölgesinde ve daha nadir olarak da omuz bölgesinde görülmekle birlikte vücudun tüm kemiklerde karşımıza çıkabilir.
İyi huylu beyin tümörleri normal hücrelerdeki bölünme ve büyüme aşamalarını izlemeyip, kontrolsüzce çoğalan bir hücre topluluğuna dönüşürler. Çoğu iyi huylu beyin tümörü CT veya MRI gibi beyin taramaları ile tespit edilebilir. Genellikle yavaş büyürler ve çevrelerindeki doku veya organlara yayılmazlar.
Yeterli tecrübe yokluğunda kolayca yanlış tanılar ortaya çıkabilmektedir. Bu test için hastaya herhangi bir ilaç verilmez, hastada herhangi bir yan etki ya da rahatsızlık oluşmaz. Çekimin hiçbir zararı yoktur. Radyasyon içermez, fotoğraf çektirmekten pek bir farkı yoktur.
Göz arkasında sıvı toplanması denince akla ilk gelen olay retina dekolmanıdır. Gözde bir yırtık oluştuktan sonra, bu yırtıktan sıvı sızarak retina tabakasıyla gözün dış duvarı arasında sıvı birikmesiyle ortaya çıkan tablodur. Bu durumda ani görme kaybı söz konusudur ve gözün en önemli rahatsızlıklarından birisidir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri