Göz tansiyonu ilaç tedavisi, lazer tedavisi ile ve ameliyatla düşer. Göz tansiyonu teşhisi konulan bir hastada bu hastalık tamamen geçti diye bir durum oluşmaz.
Göz tansiyonunu arttıran faktörler şunlardır; kortizon ve bazı zayıflatıcı ilaçlar, polikistik over ve hipotroidizm(guatr hastalığı), gözleri sıkarak ağlama, ağırlık kaldırma, sıkı yaka ve sıkı kravat bağlama gibi faktörler göz tansiyonunun yükselmesine neden olur.
Daha aşağı değerlere düşerse de göz sönmeye küçülmeye başlar. Öte yandan, göz içindeki basınç yani göz tansiyonu çok yükselirse gözümüzün beyinle bağlantısını sağlayan sinir hücreleri ölmeye başlar, görme sinirimiz hasar görür, önce görme alanımız bozulur ve sonra da görme tamamen kaybedilir kalıcı körlük oluşur.
Ayrıca omega 3 den zengin gıdalar, göz tansiyonu ilaçlarının yarattığı göz kuruluğuna karşı faydalıdırlar. Bu bilgiler ışığında, deniz ürünleri, kuzey denizi somonu, yeşil yapraklı marul gibi çiğ yenen sebzeler, portakal, kayısı, Patlıcan, Gojiberi önerilen gıdalar arasındadır.
İlgili 15 soru bulundu
Dut ağacı ve okaliptüs ürünlerinde yapılacak olan bitki çayları, tansiyonun düşürülmesine etki edecektir. Bakla, soğan ve sarımsak ürünleri de, göz tansiyonlarının yükselmesinde kullanılan ürünlerden bazılarıdır. Kişiler evlerinde bulunan soğan ve sarımsaktan faydalanarak göz tansiyonlarını kolayca düşürebilir.
Ispanak C vitamini ve antioksidan maddeleri içeren bir sebzedir. Faydaları arasında tansiyon düşürmek de yer alır. Göz tansiyonu hastalığı olanların düzenli olarak ıspanak tüketmesi önerilir.
Başlangıçta göz tansiyonu belirti vermez ancak rutin muayenede göz tansiyonu olup olmadığı anlaşılır. İlerleyen durumlarda göz ağrısı, göz kızarıklığı, ani görme sorunları, renkli halkalar görmek, bazı durumlarda mide bulantısı ve istifra ile de belirti verebilir.
Hastaların büyük bir bölümünde herhangi bir belirti görülmez. Erken dönemde bazı hastalarda sabahları belirginleşen baş ağrıları, zaman zaman bulanık görme, geceleri ışıkların etrafında ışıklı halkalar görülmesi, televizyon izlerken göz etrafında ağrı, vb. belirtiler ortaya çıkabilir.
Göz Tansiyonu Strese Bağlı Mı? Glokom hastalığı strese bağlı bir hastalık değildir.
Artmış basınca bağlı görme sinirlerinin etrafındaki optik kılıfta da basınç artar, buna bağlı görme sinirinde beslenme bozukluğuna bağlı optik atrofi, bulanık görme ve körlük meydana gelebilir. Baş ağrısı genellikle hasta sabah uyandığında şiddetlidir ve bazen hastayı uykusundan uyandırabilir.
Normal kişilerde göz tansiyonu 20 mm Hg üzerinde olduğunda bu tehlike yaratmaktadır. Erken evrede çok bir etkisi olmayan göz tansiyonu ilerleyen dönemlerde ve 40 yaşın üzerinde ciddi sonuçlar doğurur. Göz tansiyonu 50 mm üzerine çıktığı takdirde tedavi edilmediği durumda kalıcı körlük de oluşabilir.
LATAMED göz damlası, iki farklı ilacın bileşimidir, bu iki ilaç göz basıncını farklı yollarla düşürür. Timolol, beta blokerler olarak bilinen ilaç grubundandır ve gözün içinde oluşan sıvının göz içine akısını azaltarak gözün basıncını düşürür. Latanoprost gözün içindeki sıvının doğal yoldan dışarıya akışını artırır.
Son yapılan bir araştırma, sıcak çay içmenin göz tansiyonu (glokom) riskini azalttığını ortaya koydu. Yapılan son çalışma sıcak çay içmekle göz tansiyonu arasında bir ilişki olduğunu ortaya koydu.
Ünlü Profesör İbrahim Saraçoğlu, göz kuruluğu ve yorgunluğu için karnabahar suyunu önermektedir. Gözünüzde kuruluk varsa uygun bir tencerede 1,5-2 su bardağı içme suyunu kaynatın. Su kaynayınca içine 150-250 gram kadar karnabahar koyun ve 5 dakika daha kısık ateşte kaynatmaya devam edin.
Glokomlu hastaların günlük diyetinde, özellikle narenciye ve yeşil bitkilerde bulunan C vitamini, en çok badem, ay çekirdeği, kabak çekirdeği, fındık, ceviz gibi kuruyemişlerde, avokado gibi bazı sebzeler ve balıkta bulunan E vitamini, tahıl ürünlerinde çokça bulunan B vitamini bolca bulunmalıdır.
Göz tansiyonu körlüğe yol açabilir
Normal bir gözde göz sıvısı sürekli üretilir ve sonrasında dengeli bir şekilde boşaltılır. Bu sayede göz içi basıncı olması gereken seviyede kalır. Göz içi basıncı artarsa göz sinirleri ve damarları üzerinde baskı da artar. Göz siniri zamanla zayıflar ve körlüğe yol açar.
Göz tansiyonu (glokom) kimlerde görülür? Açık açılı glokom çocuklar ve gençler de görülebilirse de genellikle 45 yaş sonrasında ortaya çıkan bir hastalıktır. Göz tansiyonu yükselmesi kırklı yaşlardan itibaren başlayıp altmışlı yaşlarda hız kazanmaktadır. 60 yaş üstü bireylerde glokom görülme ihtimali %2 civarındadır.
Yüksek teknoloji ürünü gözlükler, yaygın bir görme kaybı nedeni olan göz tansiyonu hastalığı olan glokomun ilerlemesini durdurabilir. Glokom, gözün arkasındaki ışığa duyarlı hücre tabakası retinayı beyindeki görme merkezine bağlayan bir milyondan optik sinirin hasar görmesine neden olan yaygın bir göz rahatsızlığı.
Schiötz Tonometresi : Göze damlatılan anestetik bir damla sonrası hasta yatar pozisyonda ve tam karşısındaki bir noktaya bakarken cihazın kendi ağırlığı ile korneaya teması ile göz içi basıncı ölçülür. Hata payı yüksek olduğu için günümüzde pek kullanılmamaktadır.
Göz tansiyonu hastalığında, göz içi sıvısının dışa akım yolunda çıplak gözle görülmeyecek boyutta bir tıkanıklık oluşur ve bunun sonucunda artan bu göz içi sıvısı, göz içi basıncının artmasına neden olur.
Göz tansiyonu ani yükselen bireylerde gözlerde ağrı hissedilmesi glokomun belirtilerinden birisidir. Ayrıca ani ve çok yükselen tansiyona bağlı geçici merkez görme kaybı da oluşabilir.
Gözleri yukarı, aşağı, sağa ve sola hareket ettirme, odaklama egzersizleri ve göz kapaklarını sıkma gibi egzersizler yapmak göz sinirlerini güçlendirebilir. Gözlük veya lens kullanımı: Gözlük veya lens kullanmak, gözlerinizi yormadan net görmeyi sağlayarak göz sinirlerinin rahatlamasına yardımcı olabilir.
B12 eksikliği, göz tansiyonu, diyabet vb. rahatsızlıklar için bu rahatsızlıkların genetik olabileceği söylemi halk içinde yaygın.
Yetersiz güneşlenme ve düşük D vitamini seviyeleri, göz kuruluğuna yol açıyor. O nedenle D vitamini seviyesinin değerlendirilmesi, göz kuruluğu tedavisi açısından son yıllarda önem kazandı. Göz kuruluğu olanlarda, D vitamini seviyesine göre; daha fazla güneşlenme ve/veya D vitamini takviyesi öneriyoruz.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri