Ceza mahkemelerinde görülen davalarda, hükmün verildiği tarihten itibaren 15 gün içerisinde gerekçeli kararın hazırlanması gerekir. Hukuk mahkemelerinin görev alanına giren davalarda ise gerekçeli kararın hazırlanma süresi bir aydır. İdare ile vergi mahkemelerinde de yine bu süre bir ay olarak belirlenmiştir.
Gerekçeli kararın yazılma süresi, yargılama sürecindeki farklı aşamalara, mahkemenin yoğunluğuna ve kararın karmaşıklığına göre değişebilir. Ancak Türk Ceza Kanunu'nun 231. maddesine göre, mahkemelerin yazılı gerekçeli kararlarını en geç 15 gün içinde düzenlemeleri gerekmektedir.
Yani, kararın kesinleşmesini veya kanun yollarına başvuru hakkının kullanımını temin için taraflar mahkemeye başvurarak gerekçeli kararın taraflara tebliğ edilmesini istemesi gerekir. Aksi takdirde gerekçeli karar tebliğ edilmezse, hüküm kesinleşmemiş olur.
Mahkemece, tüm dosya kapsamına göre, davanın yasal süresinde açılmaması nedeniyle ve dava şartı yokluğundan dolayı usulden reddine karar verilmiştir. 6100 S.K. 445/4 “Elektronik İşlemler” başlığı taşıyan hükmü “Elektronik ortamda yapılan işlemlerde süre gün sonunda biter.” şeklindedir.
Anayasa Mahkemesi, anılan kararda gerekçeli kararın geç yazılması ile hükmün kesinleşmesinin gecikeceği ve lehine karar tesis edilen tarafın mağdur olacağını ifade etmiştir.
İlgili 21 soru bulundu
Ceza mahkemelerinde gerekçeli karar yazıldıktan hemen sonra taraflara tebliğ edilir.
İstinaf ve temyiz'i inceleyen üst dereceli mahkemelerin hükmü hukuka uygun bulması halinde karar kesinliğe kavuşur. İlk derece mahkemenin kararı vermesi üzerine istinaf kanun yoluna başvuru süresi, hukuk mahkemeleri davalarında, gerekeli kararın tebliğinde 2 hafta süre tanır.
Gerekçeli kararın tebliği edilmemesi, kişinin kanun yollarına etkili şekilde başvurmasını engellediğinden, adil yargılanma hakkının bazı görünümleri açısından önem taşır.
Gerekçeli kararın yazılmasından sonra karar harcının ödenmesi ile kararın taraflara tebliği ile kesinleşmesi için gerekli süre işlemeye başlar. Öte yandan iş mahkemeleri ve ceza mahkemelerinde taraflar kararı öğrendiğinde süre işlemeye başlar.
Gerekçeli karar yazıldı ifadesini e-devlet üzerinde dosyanız hakkında yaptığınız sorgulamada görebilmeniz mümkündür. Bu ifadeyi gördüğünüzde yargılandığınız dosyanın sonuca ulaştığını ve karar verildiğini anlayabilirsiniz.
Gerekçeli karar; mahkemelerce Türk milleti adına verilen hükümlerin hangi hukuki nedene dayalı olarak verildiğinin detaylı olarak açıklandığı ve verilen hüküm ile somut olay arasındaki nedensellik bağının kurulduğu kararlara denilmektedir.
Gerekçeli karar, mahkemenin, yargılama sonunda vermiş olduğu hükmü hangi hukuki nedenlere dayanarak tesis ettiğini detaylıca açıkladığı, maddi vakalar ile sonuç arasında mantıksal bir bağ kurduğu karara denir. Bir mahkeme kararının gerekçesiz olması hukuki açıdan düşünülümez.
Hukuk Muhakemeleri Kanunu gereğince yapılacak ilk başvuru istinaf başvurusudur. İstinaf başvuru süresi, kural olarak kararın tebliğinden itibaren iki haftadır. İlk derece mahkemesinin kararının yeniden incelenmesini isteyen taraf hükmün verilmesinden sonra iki hafta içinde istinafa başvurmalıdır.
Hakim tarafından yazılan gerekçeli karar talep halinde taraflara ve ilgililere tebliğ edilir. Kararın tebliğe çıkarılması ise kararın ilgililere tebliğ edilmesi için postaya verilmesini ifade eder. Gerekçeli kararın taraflara tebliğ edilmemesi halinde hüküm kesinleşmemiş olur.
Karara Çıkmış Dosyanın Tebliği Ne Zaman Yapılır? Dosya durumunun karar çıkmasından sonra gerekçeli kararının en geç 1 ay içinde yazılması gerekir. Bu işlemin tamamlanmasının ardından dosya taraflara tebliğ edilebilir.
Hakim, karar verdikten sonra bu kararını tarafların talebi olsa dahi değiştiremez. Ancak, istisnai hallerde hüküm açık değil, hüküm fıkraları birbirine aykırı ise yada uygulanmasında tereddütler oluşturacak nitelikte ise bu halde belli koşullarda hüküm tavzih edilebilir.
Karar çıkmış dava sonuçlandığı için gerekçeli karar yazma süreci de başlar. Gerekçeli kararın yazılması ceza mahkemelerinde 15 gün sürer. Bu süre hukuk mahkemelerinde ise bir ay olarak belirlenmiştir.
Evinize tebligat gelmediyse mahkeme, duruşma yine de olur. Ancak burda farklı durumlara göre değerlendirme yapmalıyız. Eğer siz bir davanız olduğundan eminseniz ve evinize tebligat gelmedi ise tebligat başka bir adrese gitmiş olabilir. Ya da tebligat mahalle muhtarınıza yapılmış olabilir.
(1) İlgili tarafın yüzüne karşı verilen karar kendisine açıklanır ve isterse kararın bir örneği de verilir. (2) Koruma tedbirlerine ilişkin olanlar hariç, aleyhine kanun yoluna başvurulabilecek hâkim veya mahkeme kararları, hazır bulunamayan ilgilisine tebliğ olunur.
Yargı kararlarının gerekçeli olması, hem davanın taraflarına kararın nedenini açıklaması, hem de yargı denetimini kolaylaştırması ve kararları etkili kılması yönlerinden zorunludur2. Kararların açık bir ifade ile gerekçelendirilmesi, kararın yasama veya idari düzenlemeler ile müdahale edilmesini de engelleyecektir.
Ceza mahkemelerinde ve savcılıklarda görevli yazı işleri müdürünün bu tarz görev ve sorumlulukları için bakınız, Yazı İşleri Yönetmeliği m. 105/2. 301/1). "Yazı işleri müdürü, talep hâlinde gerekçeli kararın tebliğini sağlar" (Yazı İşleri Yönetmeliği m. 169/3-b; HMK Yönetmeliği m. 6/3-b).
Aynı maddenin ikinci fıkrasına göre “hüküm, yargılamanın sona erdiği duruşmada verilir ve tefhim olunur”. Dolayısıyla gerekçeli kararın kural olarak “yargılamanın sona erdiği duruşmada” verilmesi gerekir.
Dava dosyası karara çıkmış demek davanın artık kesinleşmiş yani net bir şekilde sonuca varmış olduğu anlamına gelmektedir. Dava dosyasının karara çıkması sonucunda karar kesinleşerek uygulanır ve asla kararda bir değişim söz konusu olamaz.
Ceza Dava Dosyası Kapanması
Ceza dava dosyasının kapanması için beraat kararı alınmış olması gerekir. Sanığın suçsuz bulunması durumunda beraat kararı alınabilir. Mahkumiyet kararı sonucunda da ceza dava dosyası kapanabilir. Sanığın suçlu bulunması halinde karar kesinleşirse dosya kapanır.
Anayasa Mahkemesinin Nihal Uslukol kararında da belirtildiği üzere gerek ilgili Kanun hükmü ve gerekse buna ilişkin Yargıtay içtihadına göre gerekçesi açıklanmamış bir hüküm tefhim edilmiş bir hüküm sayılmamakta ve dolayısıyla gerekçeli karar tebliğ ya da tefhim edilmeden kanun yoluna başvurma süresi başlamamaktadır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri