Kuran-ı Kerim ve İslami kaynaklara göre, İslamiyette farklı mezheplerle evlilik ise caizdir.
Evlenebilir, herhangi bir sakınca yoktur.
Elbette ki yasaklamıyor, aksine teşvik ediyor. Yalnız, çiftimiz ve ailelerinin bağnaz olmaması gerekir. Bir büyüğün dediği gibi "İslamda mezhepsizlik ve mezhepçilik yoktur.
Selamünaleyküm. Mezhep din değildir. Sizin uygulamanıza karışmayacak ise evlenmenize de mani olmaz. Babanızın durumu ise sizin ailece halletmeniz gereken bir durumdur.
Erkek ve kadın iki Müslüman evlenmek istedikleri zaman mezhepleri farklı olsa da İslâm ahkâmına göre nikâh sözleşmesini yapıp evlenebilirler. Şafi, Hanefi, Maliki, Hanbeli, Caferi ve Zeydi mezhebi gibi birbirinden farklı mezheplere mensup olan erkek ve kadın mezheplerini değiştirmeden evlenebilirler.
İlgili 33 soru bulundu
Sünni mezheplerden biri olan Hanefilik, Türkiye dışında, Pakistan, Hindistan ve diğer Orta Doğu ülkelerinde de etkilidir. Hanefi Ne Demek? İslam'da Maliki, Hanefi, Hanbeli ve Şafii olmak üzere dört büyük mezhep vardır.
Değerli kardeşimiz, Farklı mezhepten kadın ve erkeğin evlenmesi caizdir. Kadın evlendikten sonra kocasının mezhebine geçmek zorunda değildir.
2. Âyette nikâh kelimesine “evlenme” anlamı verildiği zaman âyetin anlamı şöyle olur: “Zina eden erkek ancak zina eden veya Allah'a ortak koşan bir kadınla evlenir. Zina eden bir kadınla da ancak zina eden veya Allah'a ortak koşan bir erkek evlenir.
Sünni fıkıh mezhepleri Hanefi, Şafiî, Maliki ve Hanbeli mezheplerinden oluşur. Bu dört mezhepten ilki olan Hanefî mezhebi Mâtûridîlik'e bağlı iken Şâfiî ve Mâlikîler Eş'ârîye bağlıdırlar. Ehl-i Sünnet'in İtikadi mezhepleri olan Eş'ârî ve Mâtûridî mezhepleri arasında inançsal açıdan büyük farklılık yoktur.
Bir mezhepten diğerine tamamen geçmek mümkün olduğu gibi, kendi mezhebinde çıkış yolu bulamayan bir kimse o mevzuda diğer mezhebin içtihadına, görüşüne göre amel edebilir. Bu caizdir. Fakat bu taklit keyfi ve nefisten gelen bir arzu ile olmamalıdır. Bir zaruret ve maslahata göre yapılmalıdır.
Bunun için herhangi bir dua vs. bir şeye gerek yoktur. Kalben "Ben bundan sonra filan mezhebe göre amel edeceğim." demeniz yeterlidir. Bu niyetinizden sonra mezhebinizi değiştirmiş olursunuz. Ayrıca bir şeye gerek yoktur.
Şia kadının Sünni erkekle evlenmesi mekruhtur. Müslüman erkeğin Müslüman olmayan bir kadınla geçici evliliği sakıncasızdır ve Şia erkeğin Sünni kadınla evlenmesinin de sakıncası yoktur.
Ebubekir'i (ra) kabul eden ve 4 halifeyede uyan müslümanlara Sünni; Hz. Ali'nin ilk halife olmasını isteyenlere ve diğer halifelere uymayan müslümanlara da Şii (Şia) denir. Sünni ve Şii arasındaki farklar sadece bu değildir. Sünniler ve Şiiler; ibadetlerde, dualarda, inançlarda çok büyük farklılık göstermiştir.
Üç mezhepte şahitsiz nikah sahih olmaz ve gizli tutulmaları caiz olur. Maliki'de, şahitsiz nikah sahih olur ise de, tanıdıklara duyurmak lazımdır. Şafii'de ve Hanbeli'de iki şahidin âdil erkek olmaları lazımdır. Hanefi'de bir erkekle iki kadın fâsıkın şahitlikleri ile sahih olur.
- Hanefi mezhebinde iman ilk olarak gönülle gerçekleşmelidir. - Hanefi mezhebine göre Allah'ın emrini reddetmeyen kişiler dinden çıkmaz. - Hanefi mezhebine göre kadere inanmak gerekir. - Mezhebe göre Allah'ın sıfatlarını tartışmak doğru değildir.
Hanefîlik ya da Hanefî Mezhebi, (Arapça: اَلْحَنَفِيَْة veya اَلْمَذْهَبُ الْحَنَفِيُ) İslam dininin Sünnî (fıkıh) mezheplerinden biri. Hanefilerin itikatta (inançta) mezhepleri ise Mâtürîdîliktir. İsmini asıl adı Nûman bin Sâbit olan kurucusu Ebu Hanife'den (699-767) alır.
Türkiye'nin Müslüman nüfusunun %60'ı Sünni olarak bilinmektedir. Türkiye'deki Türk ve diğer etnik gruplardan olan Sünnilerin çoğunluğu Hanefilik mezhebine mensuptur. Türkler arasında Şafii mezhebine mensup olana pek rastlanmamaktadır.
Sünniler Kuran'da bahsi geçen tüm peygamberlere saygı duyar ve Hz. Muhammed'i son peygamber olarak görür. Mısır Sünni İslam'ın en eski merkezlerinden biridir. Şiilerin aksine, Sünni din önderleri ve liderleri tarihsel olarak hep devletlerin kontrolü altında olmuştur.
Peygamberimiz (asm) ne Şafidir, ne Maliki, ne Hanefi, ne de Hanbelî… Peygamberimiz (asm), bütün bu mezhepleri çekirdeğinde ve gövdesinde barındıran bir şecere-i rahmettir.
Zina eyleminde cinsel ilişkiye girme şartı bulunmaktadır, sadakat yükümlülüğünün ihlalini içermektedir. Boşanmanın özel sebepleri arasında olan ve kusura dayalı olan bir boşanma sebebidir. Dava çekişmeli boşanma olarak görülmektedir. Zinayı öğrenen eş, çekişmeli boşanma ile boşanmak zorunda değildir.
"Baldızıyla zina eden kişinin hanımı boş olur mu?" sorusuna kitapta şu ifadelerle yanıt verildi: "Zina büyük günahlardan olmakla beraber eşlerden birinin zina etmesi, bu fiili helal görmedikçe nikâhlarına zarar vermez.
Hz. Muhammed (S.A.V) Efendimiz şunları buyuruyor: " Bir şahıs zina yaptığı zaman ondan imanı gider, tıpkı bir gölge gibi kişinin imanı başının üzerinde durur. "
el Cevab: Caizdir. Ayette eşlerinin izinleri şart koşulmamıştır.
Dört ay veya daha fazla bir süre eşinizle cinsel ilişkiye girmeseniz de nikahınız düşmez. Bu konuda bir süre de yoktur.
Çok eşlilik (poligami/teaddüd-i zevcât), yani erkeğin aynı anda birden fazla kadınla evlenmesi insanlık tarihinde bilinen ve uygulanan bir kurumdur. İslâm hukuku da belirli şartların ve gerekçelerin bulunması halinde çok eşlilik kurumunu bir ruhsat hükmü olarak kabul etmiş ve bunun sayısını dört ile sınırlandırmıştır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri