Zemzemin bulunması üzerine Mekke bir yerleşim yeri olmaya başlar. İslam inanışına göre daha sonra Mekke'ye dönen İbrahim burada İsmail ile birlikte Kabe'yi inşa eder.
İslami inanışa göre Hacer ile İsmail bugünkü Mekke'nin bulunduğu yere gelirler ve Zemzem Kuyusunu bulurlar. Daha sonra da İbrahim gelerek birlikte Kabe'yi inşa ederler.
İslami literatüre göre Hz. İbrahim ve oğlu Hz. İsmail tarafından yaptırılmıştır.
Oğlu İsmail (a.s.) ile birlikte Kabe'yi inşa etti. Kabe'nin inşası sırasında Hz. İbrahim'in (a.s.) üzerine çıkıp duvar ördüğü ve üstünde insanları hacca davet ettiği kabul edilen taş veya onun bulunduğu yere Makam-ı İbrahim denildi.
Bir müddet sonra İbrâhim tekrar Mekke'ye gelir, oğlu İsmâil ile birlikte Kâbe'nin duvarlarını yükseltirler. İnşaat esnasında İsmâil taş getirerek babasına yardım eder (Buhârî, “Enbiyâʾ”, 9). Hz.
İlgili 26 soru bulundu
Kuran'daki Kabe'yle ilgili çok sayıda ayete göre, Kabe insanlığın ilk İbadethanesiydi ve Allah'ın emriyle İbrahim ve İsmail tarafından inşa edildiği ifade edilmişti.
Böylece Kabe yeryüzündeki tam şeklini almış oldu. Ravi İbn Abbas ilave ediyor: Beytullahı ilk defa inşa eden ve onu ilk tavaf eden Hz. Adem oldu. Bu Allah'ın ceza ve gadab olarak gönderdiği tufana kadar devam etti.
Bir rivayete göre, Firavun'un kızının saçlarını tarayan kadın Allah'a iman ettiği ortaya çıkınca fırına atılarak yakılmıştır. Bu kadının ruhunun melekler tarafından semaya çıkarıldığını gören Âsiye de Allah'a iman edip Hz. Mûsâ'nın peygamberliğini tasdik etmiştir (İbnü'l-Esîr, I, 184).
İbrâhim ve oğlu İsmâil'in dualarında yer alan bu peygamber onların soyundan gelen Hz. Muhammed'dir. Nitekim İsmâil'in neslinden daha başka peygamber de gelmemiştir.
Sürekli farklı renkli örtüler ile kaplanan Kabe'nin örtüsü konusunda Abbasiler'in verdiği bir kararla Kisvenin sürekli değiştirilmesine son verilerek siyah renk üzerinde karar kılınmıştır.
Hz. İbrahim oğlu İsmail'in de yardımıyla Kabe'yi taştan, çamursuz, alçısız, çatısız ve damsız inşa etti. Hz. İbrahim'in inşaatından sonra Kabe, bazı kabileler tarafından tamir edilmişse de, Kureyşliler bazı nedenlerden dolayı harabe haline gelen Kabe'yi yıkıp yeniden inşa ettiler.
Suudi Arabistan'ın Mekke şehrinde Mescid-i Haram'ın ortasında bulunan Kabe'nin ilk defa ne zaman ve kimin tarafından yapıldığı hususunda ihtilaf bulunsa da Kur'an-ı Kerim'de yer alan ayetlerden Kabe'nin Hazreti İbrahim'den önce de var olduğu biliniyor.
İbrahim, çocuğu olmayan Sare'nin izniyle Hacer'le evlenir ve bu evlilikten Muhammed'in nurunu taşıyan İsmail doğar. Bu yüzden Sare, ilerlemiş yaşına karşın Hacer'i kıskanır. Bunun ardından İbrahim ilahi emir üzerine Hacer ve İsmail'i o dönemde kimsenin yaşamadığı Mekke vadisine getirip bırakır.
Allah'a meydan okuyan Nemrud'un burnundan başına giren bir sivrisinek tarafından öldürüldüğü kabul edilir.
Hz. İbrâhim 175 yaşında vefat eder, oğulları İsmâil ve İshak tarafından defnedilir. Allah, İbrâhim'in ölümünden sonra oğlu İshak'ı mübarek kılar (Tekvîn, 25/7-11).
Hz. Âdem ile Hz. Muhammed arasında geçen zamanın yaklaşık altı bin sene olduğu yönündeki bugünkü bilimsel verilerle uyuşmayan bu görüşler, kanaatimizce efsanevi ata veya kurucu ata kültüyle bağlantılı tarihlendirmeleri dile getirmektedir.
Hz. Muhammed, Hz. İbrâhim'in oğlu İsmâil'e nisbetle İsmâilîler diye de anılan ve iki büyük Arap topluluğundan birini teşkil eden Adnânîler'e (Arab-ı müsta'ribe) mensuptur (diğeri Arab-ı âribe, Kahtânîler'dir).
Kantura İbrahim'in eşlerinden üçüncüsü olduğu düşünülen kadın. Tevrat'ta adı Keturah olarak geçer. Hadîslerde de yer bulmuştur. Aslında o hadislerde geçen Kantura'nın İbrahim'in eşi olduğu belirtilmemiştir.
Sûre-i Enbiyâ, Âyet 69'un izahında İbrâhim Aleyhisselâm'ın ateşe atılması İbrâhim Aleyhisselâm'ın, zevcesi Hz. Sâra'ya, ″Hemşirem″ diye söylemesinin nedeni geniş olarak anlatılmaktadır.
Sâre ertesi yıl doksan yaşında iken İshak'ı dünyaya getirir.
Asiye, Musa'nın doğduktan sonra Firavunun sarayına intikalinde oynadığı rol ve Hz. Musa'nın getirdiği dini kabul etmesi dolayısıyla bahsedilmektedir. Hz. Asiye zalim firavunun iyi kalpli karısıdır.
Tavaf, Haceru-l Esved'in bulunduğu köşeden başlayarak Kabe'yi solumuza alıp, etrafında yedi defa dolaşmaktır. Kabe-i Muazzama'nın etrafında her bir dolanmaya şavt denir. 7 şavt bir tavaf olur. Her tavafın yapılışı aynıdır.
Kâbe kapısı üzerinde: „Allah celle celaluhu, Muhammed“ ve; Hicr Suresi, ayet 46 „Onlara: "Selametle güven içinde oraya girin" denir.
Yine hikmetine uygun olmak şartıyla, kabule karin olan ve reddolunmayan duâlardan olması Rahmet-i İlâhiye'den inşallah umulur. Nitekim her ne kadar zayıf olduğu söylense de, Resulullah'ın (asm), “Kâbe'yi ilk görünce yapılan duâ reddolunmaz.” 4 ifadesi kayıtlara ve kitaplara geçmiştir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri