Su, besinler ve içecekler yoluyla vücuda alınmakta, alınan su sindirim sisteminde emildikten sonra kana karışmaktadır. Kan dolaşımı ile vücuda dağılan su, kılcal damarlardan çıkarak doku sıvısını oluşturmaktadır.
Mideden ince bağırsağa geçen yiyecekler burada karaciğer ve pankreastan gelen sindirim sistemi sıvılarıyla karışır ve yiyeceklerin içinden ayrışan besinler ve su ince bağırsak duvarından emilerek kan yoluyla doku ve organlara aktarılır.
Sindirim sistemimiz tarafından emilerek kana karışır. Kan dolaşımı ile vücudumuza dağılmaya başlar, kılcal damarlardan çıkarak da doku sıvısını oluşturur. Hücre içinde kimyasal tepkimelerde görev alan su, hücre dışına çıkarak doku sıvısına dönüşür ve tekrar kan dolaşımına katılır.
Eğer aç karnına ve susuz olmadığın varsayarak bir bardak su içtiğini düşünürsek. Su içtikten sonra yaklaşık 20 dk sonra ince bağırsaktan su kana karışır. Böbrekler yaklaşık her 60dk vücudumuzdaki tüm kanı tek tur filtreler, eklersek yaklaşık 1 saat 20 dakika sonra bir bardak su atılmaya hazır idrar haline gelir.
Mideye gelen su, besinlerden çok daha önce bağırsaklara geçer ve en büyük kısmı ince bağırsaklardan, az bir kısmı da kalın bağırsaktan emilir. Sindirim kanalından emilerek dolaşıma giren su, hızla plazma sıvısından hücreler arasına geçer ve orada bir süre için depolanarak su yedeğini oluşturur.
İlgili 29 soru bulundu
Kan dolaşımı aracılığıyla böbreklere gelen suyun büyük bir kısmı idrar olarak vücut dışına atılmaktadır. Bir kısmı ise, deri, solunum ve sindirim sistemi tarafından kullanılarak vücuttan atılmaktadır.
Soğuk su mideyi 20 dakika içerisinde terk ederken, sıcak su için bu süre, 80 dakika. Mide hacmini dolu tutmasını sağlayabilmek için düşük kalorili diyetlerde sıcak su veriliyor, yağ yakımı sağladığı için değil. 1-Çocuk sporcularda dengeli beslenme ve sıvı desteği her 24 saatte bir kontrol edilmeli.
Uyumadan önce fazla su içerseniz bu durum, uyku sırasında azalan idrar çıkışının artmasına neden olabilir. Yani idrar ihtiyacı nedeniyle uykunuz bölünebilir, uyku kaliteniz düşebilir6, 7. Bu nedenle gece uyumadan önce fazla su içmemeye dikkat etmelisiniz. Yarım ya da bir bardak su, gece uyumadan önce yeterli olabilir.
İyi bir uyku için su tüketimi, yatmadan önceki son 1 saatte son bulmalı. Çünkü yatmadan hemen önce içilen su, gece uykunun bölünmesine neden oluyor.
Sağlıklı bir insan 1,5 litresi idrar yoluyla 1 litreye yakını ise nefes, terleme ve eklem hareketleriyle olmak üzere toplam 2,5 litreye yakın sıvı kaybeder. Kaybedilen sıvının yüzde 20'ye yakın kısmı gün boyunca yediklerimizden karşılanır. Kalan 2 litreyi de su içtiğimizde yerine koymuş oluruz.
İlhan, aşırı idrara çıkmakla birlikte görülen çok su içmenin aslında vücudun susuz kalmamak için kendini koruma refleksi olduğunu ifade ederek şu bilgileri verdi: “Aşırı idrara çıkmanın en sık sebebi şeker hastalığı olduğu için öncelikle şeker hastalığı açısından doktoruna başvurmalıdır.
Sabah aç karnına 2-3 bardak su tüketimi metabolizmanın hızlandırılması, sindirimin kolaylaşması, mide asidinin dengelenmesi ve zindelik elde edilmesi bakımından ideal olarak kabul edilmektedir. Gece boyunca su tüketiminin olmaması sabahları yaklaşık 500 ml su tüketimi önerilmesinin ardındaki temel nedenlerdendir.
Sağlıklı bir yetişkinin kilo başına her gün yaklaşık 35 ml su içmesi gerekir. En azından bilimsel kuruluşların genel kılavuz ilkelerine göre. 50 kilogram ağırlığındaki bir kişinin 1,7 litre, 60 kilogram olan kişinin 2,1 litre, 70 kilogram olan kişinin 2,4 litre ve 80 kilogram olan kişinin 2,8 litre içmesi gerekir.
Susuzluk, Kalbinizi ve Kaslarınızı Etkiler
Hipovolemik şokta kalp, vücuda yeterli kanı pompalayamaz, bu da böbrek ve beyin hasarlarına, kol ve bacaklarda kangrene, kalp krizine, diğer organların zarar görmesine ve hatta ölüme neden olabilir9.
İyice çiğnenmesi gereken yemekler midede sindirildikten sonra ince bağırsağa gidiyor. Buradan da kana karışıyor. Yiyeceklerin dışarı atılıma süresi ise yaklaşık 33 saat.
Bunun yanı sıra “Su ayakta mı, oturarak mı içilir?” sorusunun cevabının da suyun vücuttaki emilimini etkileyen bir husus olduğu düşünülmektedir. Fakat ayakta su içildiğinde, suyun direkt olarak onikiparmak bağırsağına geçtiğini ya da ayakta su içmenin zararlarını kanıtlayan bir bilimsel sonuç bulunmamaktadır9.
- Suyun yavaş yavaş, yudum yudum içilmesi tavsiye edilir. - Su tek başına ya da farklı besinlerle tatlandırılarak içilebilir. Su diyeti yapanlar arasında suyun elma, limon ve tarçın gibi farklı unsurlarla lezzetlendirilmesi yaygın bir tercihtir. - Su sıcak, ılık veya soğuk olarak içilebilir.
Yapılan araştırmalar yetişkin bir kadının günlük 2.7 litre, erkeğin ise 3.7 litre sıvı alması gerektiğinin altını çizer nitelikte. Fakat bu noktada karpuz, salatalık gibi su miktarı fazla olan yiyeceklerin de vücut için sıvı kaynağı olabileceğini unutmamalısınız.
Farklı kilo ve boya sahip insanlarda oran değişmekle birlikte, bir insanın gün içinde ihtiyaç duyduğu su miktarı günde 8 su bardağı kadardır. Ortalama 1 litre suyun 5 bardağa denk geldiğini düşünürsek, günde ortalama 1-1,5 litre ya da 8 bardak kadar su içmek gerekir diyebiliriz.
Birçok uzmana göre; gün içinde 8 defa olmak üzere toplam 2 litre içilmelidir. Ancak bazı sağlık uzmanları vücudun ihtiyaç duyduğu zamanlarda diğer bir deyişle susama duygusu yaşandığında su içilmesini önerir. Bir diğer görüş ise gün içinde ihtiyaç duyulmasa bile birkaç damla içmek gerektiğini vurgular.
Yani “Su içmek böbrekleri yorar mı?” sorusunun yanıtı, ideal seviyede su içiyorsanız ve bir sağlık sorununuz yoksa hayır. Fakat fazla su içmek böbreklerinizi yorabilir.
Yeterli miktarda su içmek, ruh halinizi iyileştirmeye, belleği arttırmaya, baş ağrılarının sıklığını azaltmaya ve beyin fonksiyonlarını iyileştirmeye yardımcı olur. Kan dolaşımını hızlanmasına yardımcı olur! Doku ve organlara besin ve oksijen ulaştırmak, kan dolaşımı sayesinde mümkün olur.
Mide genellikle 2 ve 5 saat arasında boşalır. Ardından sindirilmeye başlayan yiyecekler ince bağırsağa ve sonrasında kalın bağırsağa geçer. Besinin ağızdan anüse kadar yolculuğu toplamda 24 ve 72 saat aralığında gerçekleşir.
Sabah aç karına tüketilen su kan hücrelerini arttırır, cildin parlamasını sağlar. Bağırsakların aktif olarak çalışmasına katkı sağlayarak kilo vermede yardımcı olur. Daha az açlık hissetmenin yanında vücuttaki toksinlerin atılmasında yardımcı olur. Metabolizmayı hızlandırarak besinlerin yakılmasına büyük katkı sağlar.
1 -Ağız kokusunu önler. 2-Kan hacmini artırır, hücreler için gerekli oksijen ve besini hızlı bir şekilde taşır ve kalbin daha sağlıklı olmasını sağlar. 3-Kırık, kepek, dökülme gibi saç problemlerine engel olur. 4-Kabızlık ve bağırsak tembelliği gibi sindirim problemlerinin giderilmesini sağlar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri