İtfa nedeniyle icra takibin iptal olması için üç şart bulunmaktadır. İlk şart itfa nedeniyle takibin iptal olması için borç, faiz ve tüm giderler itfa edilmiş olmalıdır. Eğer bunların bir kısmı itfa edilirse borcun da kısmen iptali gündeme gelir. İkinci şart borcun takibin kesinleşmesinden sonra ödenmesi gerekir.
Takibin iptali, takibin yapıldığı yerdeki icra mahkemesinden istenir. İcra mahkemesinin vereceği karara karşı istinafa başvurulabilir. İcra mahkemesinin takibin iptali talebi üzerine vereceği karar, maddi anlamda kesin hüküm teşkil etmez. Dolayısıyla bu kararın ardından genel mahkemelerde dava açma yoluna gidilebilir.
Bunun önüne geçilebilmesinin yolu ise icra müdürlüklerine başvurularak mümkündür. Borçlu icra dairesine başvurarak kesinleşmiş olan icra takibinin geçici olarak durdurulmasını veya ötelenmesini talep edebilir. Bu durumda çoğunlukla bir teminat bedeli ödenmesi istenir.
Ödeme emrinde; senet veya senet yoksa borcun sebebinin yazılması gerekir. Borçluya tebliğ edilen ödeme emri ekinde, takip dayanağı belge örneği gönderilmemiş ise, borçlunun şikayeti üzerine, icra mahkemesi, 'ödeme emrinin iptaline' karar verir…”
İlgili 26 soru bulundu
Takibin iptali ve ertelenmesi, takip kesinleştikten sonra ertelenmiş, itfa edilmiş veya zamanaşımına uğramış borçlar için getirilmiştir. İtfa ve zamanaşımı durumunda takibin iptali söz konusu olur. Takibin ertelenmesi ise takibin talikini ifade etmektedir.
İcra takibinin iptal ve taliki, borçlu tarafından, takibin yapıldığı icra dairesinin bağlı bulunduğu icra mahkemesinden istenir. Takibin iptal ve taliki, dilekçe ile talep edilebileceği gibi, beyanın tutanağa geçirilmesi ile sözlü olarak da talep edilebilir (m. 18, II).
Borçlunun iddiası borcun itfa edildiğine ilişkinse ve bu iddiasını gerekli belgelerle ispat ederse, icra mahkemesi icranın geri bırakılmasına karar verir. Bu kararla birlikte icra takibi sona erer. Mahkemenin talebi reddetmesi halinde ise takibe devam edilir.
Haciz işlemi, borçlunun borcunu tamamen ödemesi veya mahkeme kararıyla kaldırılabilir. Haciz işleminin kaldırılması için alacaklının talebi üzerine mahkeme kararı gereklidir. Borçlunun alacağını tamamen ödemesi durumunda, alacaklı veya icra dairesi bu durumu mahkemeye bildirerek haczi kaldırabilir.
İcra takibinin kapanması için borcun tamamının ödenmesi veya zamanaşımının dolması şarttır. İcra takibi 10 yıldan sonra kapanır. Buna ek olarak 1 yıllık süre geçtikten sonra haciz işlemleri yenilenmezse dosya takipsizlikle kapanır.
Borcun tamamen ödenmesinin ardından alacaklı, icra dairesine başvurarak dosyanın kapatılmasını talep edebilir. Eğer alacaklı tarafından böyle bir başvuru yapılmazsa, borçlu da kendisi başvuruda bulunarak dosyanın kapatılmasını sağlayabilir.
İcra Takibinde Zamanaşımı Süresi
Genel Zamanaşımı Süresi: Türk Borçlar Kanunu'na göre, genel zamanaşımı süresi 10 yıldır. Yani, bir alacak 10 yıl boyunca talep edilmezse, zamanaşımına uğrayabilir.
İcra takibine itiraz, icra takibini durdurur.
İcra Takibinin İptali Usulü İcra takibinin iptali, borçlu tarafından, icra takibinin yapıldığı icra dairesinin tâbi olduğu (bulunduğu yerdeki) icra mahkemesinden istenir. Takibin iptalini (ve ertelenmesini) istemek, belirli bir süre ile sınırlandırılmış değildir.
İlamsız icra takibine itiraz etmek için, borçlunun 7 gün içinde icra müdürlüğüne bir itiraz dilekçesi sunması gerekir. İtiraz dilekçesinde, borçlunun borcu olmadığı, borcun miktarı veya vadesinin hatalı olduğu gibi iddiaları ileri sürebilir. İtiraz dilekçesinin kabulü halinde, icra takibi durur.
İtiraz kural olarak ödeme emrini gönderen icra dairesine yapılır. Borçlu, bulunduğu yer icra dairesine de, takibin yapıldığı icra dairesine gönderilmek üzere itirazda bulunabilir. İtiraz dilekçe ile veya sözlü olarak yapılabilir. Her iki durumda da itiraz tutanağa geçirilir.
E devlet üzerinden icra dosyasının yalnızca dosyanın AÇIK dosyadan KAPALI dosyaya çevrilmesi işlemini yapılabilir E devletinizde icra takip dosyasının açılış tarihini ve dosya esas numarası bilgilerini görmekteyiz. - Açılış tarihi son 1 yıl içindeki bir tarih olarak görünüyorsa , dosyanızı KAPALI durumuna geçirmek ...
Tarafınıza ait borç ve ek masrafların hesaplanması için İcra Dairesi'ne gidilmeli ve ilgili dosya numarası ile dosya kapak hesabı hesaplanmalıdır. Masraflar arasında icra dosyası kapatma harcı 2023 de bulunur. İcra dosyası kapatma harcı 2023 yılında 31.40 TL olarak belirlenmiştir.
Alacaklı icra dosyasını güncel tutarak borcun ödenmesini sağlamak amacıyla icra takibini devam ettirebilir. 5 yıl süresince ödeme yapılmaması durumunda alacaklı mahkemeden icra takibinin devam etmesi için talepte bulunabilir. Mahkeme borçlunun mali durumunu değerlendirerek çeşitli icra işlemlerine karar verebilir.
Avukat aracılığı ile gerçekleştirilen icra takiplerinde bu süreç 20 yıla kadar uzayabilmektedir. Bu nedenle icra davası ne zaman düşer sorusuna en net cevap 20 yıl gibi bir süreç olarak verilmelidir.
Açılmış bulunan icra takip dosyasından alacaklı olarak vazgeçmek (feragat etmek) mümkündür. Borcun ödenmiş olması, borçlu ile anlaşma sağlanması gibi sebeplerle icra takibinden feragat edilebilecektir. Alacaklının icra takibinden feragat etmesi, asıl alacağından feragat etmesi anlamına gelmez.
9 Kasım 2022 tarihli Resmî Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 7420 Sayılı Gelir Vergisi Kanunu İle Bazı Kanun Ve Kanun Hükmünde Kararnamelerde Değişiklik Yapılmasına Dair Kanunun Geçici 2. Maddesi kapsamında 2.000 Türk Lirasının altındaki icra takip dosyalarının kapatılması imkanı getirilmiştir.
İcra takibinin kesinleşmesinden itibaren 1 yıl içerisinde alacaklı tarafından haciz veya herhangi bir talepte bulunulmazsa icra dosyası işlemden kaldırılır. İşlemden kaldırılan icra dosyasında yeniden icra takibi yapabilmek için, “Yenileme Talebinde” bulunmak gerekir.
Borçlunun takibe süresinde itiraz etmemesi üzerine başkaca bir işlem yapmaya gerek olmadan takip kesinleşir. Borçlu takibe itiraz etmiş ise takip borçlunun itirazının kaldırılması veya itirazın iptali yoluyla ortadan kaldırılması halinde takip kesinleşir.
HMK m. 122 ve 317 uyarınca ise dava dilekçesinin asıla tebliği emredici hüküm olarak düzenlenmiştir. Dolayısıyla dava dilekçesinin vekile değil asıla (borçluya) tebliğ edilmesi gerekmektedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri