Kul ile Allah arasında saklı ve gizli kalan hallere de sır denir.
Şah Ni'metullāh-ı Velî sırrı “tasavvuf yolunun başında riyadan kaçınmak için ilmî ve mânevî hali gizlemek, yolun sonunda ise Allah'ta fâni olmak” şeklinde açıklamıştır. Sır kelimesi tasavvufta ayrıca “ruhun bir idrak mertebesi, kalp içine konmuş bir latife” anlamında kullanılmıştır.
Geleneksel olarak, yasa ve geleneklere göre, Sir bir tarikata üye şövalyelere hitap için kullanılmış, daha sonra ise baronetler ve diğer yöneticiler için de kullanılır hale gelmiştir. Hitabın dişil versiyonu, eğer statü kadının kendisi tarafından edinilmiş ise Dame olmaktadır.
Sır, gizli kalması ve herkese söylenmemesi gereken şeydir. Başkaları duyunca, ya mahcup oluruz veya o işi başaramayız. Bu bakımdan sır saklamak, başarının önemli sebeplerinden biridir. Sır sayılabilecek işler gizli tutulmalıdır.
Mısrî, ilmin sınıfları ve her bir sınıfın meyvelerini, zâhir ve bâtın ilminin birbirleriyle ilişkisini, insanın bu ilimlere olan ihtiyacını ve nasıl öğrenmeleri gerektiğini bu kıssa üzerinden ifade eder.
İlgili 45 soru bulundu
Türk Dil Kurumu sözlüğünde sır kavramı “varlığı veya bazı yönleri açığa vurulmak istenmeyen, gizli kalan, gizli tutulan şey”[2] şeklinde belirtilmiştir.
Sır kelimesi ''kimseye söylenmemesi ya da gizli tutulması gereken şey'' manalarına gelmektedir. Sır kelimesinin eş anlamı olarak herkesçe bilinen pek fazla kelime yoktur. Genellikle bu kelimenin eş anlamı olarak giz sözcüğü kullanılmaktadır. Giz kelimesi ile sır kelimesi birbirlerinin yerine kullanılabilmektedir.
Sesli Sözlük - saklanması gereken şeyleri söyleyiveren, sır saklayamayan, geveze.
Sır sözlüklerde “Varlığı veya bazı yönleri açığa vurulmak istenmeyen, gizli kalan, gizli tutulan şey” ve “Aklın erişemediği, açıklanamayan veya çözülemeyen şey, giz, gizem” olarak tanımlanmaktadır.
Sır, çamurun üzerini kaplayıp, yüzeyi dış etkenlerden koruyan tabakadır basitçe tanımlamak gerekirse. İçeriğinde ise Kaolen, Kuvars, Feldspat, Kalsit, Magnezit gibi hammaddeler bulunur.
Göklere ve yere sığmayan Hak Teâlâ'nın mümin kulunun kalbine sığdığını düşünerek O'nu burada ararlar, gönül âleminde buldukları keşif, ilham gibi bilgilere/marifetlere ilahi sır ve hikmetlere, vecd, cezbe ve benzeri hâllere hakikat derler.
Sır basitçe tanımlamak gerekirse, çamurun üzerini kaplayıp, yüzeyi dış etkenlerden koruyan tabakadır. İçeriğinde ise Kaolen, Kuvars, Feldspat, Kalsit, Magnezit gibi hammaddeler bulunur.
Kaynaklarda genellikle ّر ِّسلا ُنا مْتِك terkibiyle ifade edilen söz konusu özellik, kişinin kendisine veya başkasına ait olan bilgileri kendi sinesinde saklı tutması ve onları başkalarıyla paylaşmamasıdır. Sır saklamak, birçok âyet ve hadiste teşvik edilen ahlakî bir meziyettir.
anadolu'nun gizli karanlık kültüründe birine ev eşyanı ödünç yahut hediye olarak vermek. en küçük ev eşyası dahi buna dahildir. genelde verilmez, alınır çünkü sır vermek demek, zenginliğini paylaşmak ve hatta zenginliğini vermek demektir.
Aklın eremeyeceği biçimde ortadan kaybolmak.
İnsandaki sır denilen şey ise; daha çok adı ve mahiyeti bilinmeyen duygular anlamında kullanılmıştır. Birçok his ve duygular bilinirken, bir çoğunun da varlığı hissedildiği halde mahiyet ve keyfiyeti bilinmiyor. İnsan, hayatın en cami ve mükemmeline mazhar olduğu için, birçok hisler ve duygular ile donatılmıştır.
Dame, erkekler için kullanılan sir unvana karşılık gelen, kadınlara özel bir hitap biçimidir.
Kimseye de söylememesi lazım. Gidiyor bir kör kuyuya haykırıyor. Sesi, oradan yankılanıyor ve herkes duyuyor. İşte o yüzden bu kitabın bir mottosu var: Sır, tek kişiliktir, mahrem iki kişi arasındadır, üç kişi kalabalıktır!
Baylor Tıp Fakültesi'nden Dr, Asim Shah sır tutmanın neden bu kadar zor olduğunu anlattı. “Sırlar insanların başkaları tarafından bilinmesini istemediği bilgiler içerir. Bu nedenle onları sadece güvendiğimiz insanlara söyleriz, çünkü sırlarımız ortaya çıkarsa itibarımıza zarar verebileceklerinden korkarız” diyor Dr.
Ayrıca "iki kişinin bildiği sır değildir" sözü Abdullah Çatlı'ya aittir.
bir sırrı açığa vurmamak, başkasına söylememek.
Sır sözcüğünün bilinen iki adet eş anlamları vardır. Gizem ve giz sözcükleri sır sözcüğüyle aynı anlamı taşıyan sözcüklerdir.
gergin bir ağızla sessizce gülmek. genellikle menfi anlama çekilir. sırıtanlara sırıtma diye ikaz edilir.
geçişsiz f. (Kökü belli değildir) Reddedilmiş olmasına aldırmadan isteğinde rahatsız edecek derecede ısrar etmek, sırnaşıkça davranmak: Ali Rızâ Bey, artık eskisi gibi yalvarmaktan ve hakāret görmekten korkan bir adam olmadığı için sırnaşmaya başladı (Reşat N. Güntekin).
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri