İşveren bildirim süresine ait ücreti peşin vermek suretiyle iş sözleşmesini feshedebilir.” olarak tanımlanmıştır. Yani sözleşmeyi, ihbar süresine uymadan fesheden taraf tazminat ödemek zarundadır.
İşçi işten ayrılacak ise işverene belli bir süre önce durumu bildirmek ile, işveren fesih yapacak ise işçiye belli bir süre önce durumu bildirmekle yükümlüdür. Bildirimin ne kadar önce yapılacağı kanun kapsamında işçinin iş yerinde ne kadar süre çalıştığı ile yani kıdem tarihi ile belirlenmektedir.
Haksız yere işten çıkarıldığını düşünen işçinin işverene karşı işe iade davası açma hakkı bulunuyor. Kanuna göre işveren tarafından geçerli sebep gösterilmeden veya geçerli olmayan bir sebep gösterilerek işçi işten çıkarılırsa işe iade davası açabiliyor.
İşçi önceden haber vermeksizin işten ayrılırsa işveren işçiden ihbar tazminatı talep edebilir; eğer işçinin işten ayrılması haklı bir nedene dayanmıyor ise, işverenin de işçiden ihbar süresine ilişkin ücret tutarında tazminatı talep etmesi yasal olarak mümkündür.
İşi 6 aydan az sürmüş olan işçi için 2 hafta (14 gün), İşi 6 aydan 1,5 yıla kadar sürmüş olan işçi için 4 hafta (28 gün), İşi 1,5 yıldan 3 yıla kadar sürmüş olan işçi için 6 hafta (42 gün), İşi 3 yıldan fazla sürmüş olan işçi için 8 hafta (56 gün)
İlgili 25 soru bulundu
Yukarıda da belirttiğimiz gibi işçi kanunun 24. maddesinde sayılan hallerden biri sebebiyle iş akdini feshedecekse, herhangi bir bildirim süresini beklemeksizin derhal ve yazılı olarak işverene bildirmek sureti ile iş akdini feshedebilir ve işverenden kıdem tazminatı talep edebilir.
Buna göre, haklı bir sebebi bulunmaksızın işten ayrılmak isteyen işçi, işyerinde 6 aydan az süre çalışmış ise iki hafta önce, 6 aydan 1.5 yıla kadar çalışmışsa 4 hafta önce, 1.5 yıldan ile 3 yıla kadar süren çalışmada 6 hafta önce, 3 yıl ve üzeri çalışmada 8 hafta önce işten ayrılacağını işverene bildirmek zorundadır.
Habersiz işten çıkarılma, işverenin çalışanına herhangi bir uyarı veya bildirimde bulunmadan işten çıkarılmasıdır. Bu durum genellikle çalışanlar için beklenmedik ve sarsıcı olabilir.
Konusu hem kamu hem özel sektör açısından ele alındığında tutulan tutanağın sicile işlemesi gibi bir şeyin söz konusu olmayacağını belirtmek gerekir. Burada söz konusu şey yasal olarak herhangi bir yaptırımı olan sicil söz konusu olamaz.
İşçinin devamsızlığı sebebiyle işverenin derhal feshi de İş Kanunu'nun 25/II-g bendinde düzenlenmiştir. Bu durumda işverenin, devamsızlık sebebiyle fesih hakkını kullanırken kanunda düzenlenen 6 günlük süreye riayet etmesi gerektiği söylenebilir.
Yazılı bir belge verilmezse, yapmanız gereken, hemen Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Bölge Müdürlüğü'ne giderek işten çıkartıldığınızı ve size yazılı bir belge verilmediğini bildiren bir dilekçe vermektir. Bunu yapmazsanız, patrona size “üst üste işe gelmeme” tuzağıkurma şansını vermiş olursunuz.
İşe gelmeme işverene fesih hakkı verir dedik. İşveren işe gelmeme nedeniyle fesih hakkını kullanmak istiyorsa bunu yazılı olarak yapmak ve işçiye tebliğ etmek zorundadır. İşçinin de savunmasını almalıdır. Bunlar gerçekleşmediği takdirde fesih geçersiz olur.
Kıdem tazminatı ve işçilik alacaklarına dayalı olarak işverene dava açmak için yetkili iş mahkemesine dava dilekçesi ile başvurmak ve harçlar ile gider avansını yatırmak gerekir. İş Mahkemelerinde görülen davaların çoğunun dava şartı arabuluculuğa tabi olduğundan dava açmadan önce arabulucuya başvurmak gerekir.
Kişi eğer ihbar süresini beklemeden işten ayrılmak istiyorsa uygun şartlar da sağlanıldıysa derhal fesih hakkı kullanılabilir. İhbar süresini beklememe durumu net bir şekilde belirtilerek dilekçe yazılmalıdır. (Örn. ihbar süresi içerisinde yeni bir iş bulma ve o işe başlama, askerlik, emeklilik, evlilik vb.)
İş akdinin feshinde işçi ve işverenin belli bir süre önce karşı tarafı yazılı bilgilendirmesi gerekir. İhbar süresi sadece işvereni değil, işçiyi de bağlar. İhbar süresine uymadan iş akdini fesheden, karşı tarafa tazminat öder.
Belirlenen bu süreye ihbar süresi denir. Böyle bir durumda ne işçi habersiz işten ayrılabilir ne de işveren haber vermeden işten, yaptırım olmaksızın işten çıkarabilir. Bildirim yükümlülüğüne uymayan taraf karşı tarafa ihbar süresi ile belirlenecek ihbar tazminatı ödeyecektir.
İşçi işten çıkış belgesini internetten görebilmek için, ya e-devlet üzerinden sorgulama yapmalıdır ya da tercih ettiği herhangi bir SGK şubesine şahsen giderek, konu hakkında bilgi edinmelidir.
Yargıtay'ın kararlarına göre, işyerinde uzun süreli çalışanların hiçbir haklı sebebi yokken istifa etmesi hayatın olağan akışına uygun bulunmamış, istifa dilekçesinin araştırılması gerektiği de ifade edilmiştir. Bu nedenle istifa dilekçesine ne yazıldığı azami öneme sahiptir.
İş hukukunda ibraname, işçinin işten ayrılırken ücret, fazla çalışma, yıllık ücretli izin alacağı, ihbar ve kıdem tazminatı gibi alacaklarını aldığına ve bir başka alacağı kalmadığına dair imzaladığı belgedir.
İşten kendi isteğiyle ayrılan (istifa) işçinin, herhangi bir tazminat hakkı oluşmamaktadır.
Buna göre; 10 yıl çalışmış bir kişi işten çıkarılırsa, alacağı kıdem tazminatı 153 bin 714 lira olacak. Herhangi bir iş sözleşmesinin kıdem tazminatını gerektiren bir nedenle feshi durumunda, çalışılan her tam yıl için 30 günlük brüt ücret tutarında kıdem tazminatı ödenmektedir.
İş Mahkemelerinde Avukat Olmadan Dava Açılabilir Mi? İş hukuku kapsamına giren kıdem tazminatı ve işçilik alacakları, işe iade gibi davalar uygulamada en çok açılan dava türlerindendir. Hukuk sistemimizde özel hukuk davalarının avukat aracılığıyla takip edilmesi zorunluluğu yoktur.
İcra işlemlerinden sonra tazminat ödemesini ister karşı tarafa isterse de karşı tarafın avukatına yapar. Bu sayede alınamayan tazminat ödemiş olur. Eğer icra takibi ile de her hangi bir şekilde tazminat ödemesi alınamaz ise kişiler ödemedikleri tazminat için hapis cezası da almaktadır.
Çalışanlar işverenleri için, Çalışma Bakanlığı'na ALO 170 ve www.alo170.gov.tr internet sitesinden ihbar/ şikayet bildirimleri yapmaktadırlar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri