Kadem-i şerif, İslam Peygamberi Muhammed bin Abdullah'ın ayak izi. Dünyanın birkaç yerine dağılmıştır. İstanbul'da dört yerde sergilenmektedir.
Peygamber'e izâfe edilen bütün ayak izleri sahtedir ve onlarla teberrük etmek de itikadî açıdan sakıncalıdır (Mecmûʿu fetâvâ, XXVII, 13, 135; İḳtiżâʾü'ṣ-ṣırâṭi'l-müstaḳīm, s. 318, 427-428).
Hadislerden gelen bilgilere göre Muhammed'in şemaili şöyledir: Boyu ne çok uzun ne de çok kısaydı, kırmızıya çalan duru parlak beyaz tenli, yuvarlak ve ayın ondördü ışık saçan parlak yüzlü, gözleri iri ve simsiyah, kirpikleri uzun ve sık idi. Gözlerinin siyahı ve beyazı birbirinden iyice ayrılmıştı.
♣ Doğmadan önce babası, 6 yaşındayken annesi, 8 yaşındayken de dedesi vefat etti. ♣ Annesi vefat ettikten sonra dedesi Abdulmuttalip‟in yanında, dedesi vefat ettikten sonra da amcası Ebu Talip‟in yanında kalmıştır.
Kademi Şerif taşıyan kişi duasını okuduktan sonra uyursa rüyasında Peygamber Efendimizi görür. Kademi Şerif'i, sürekli olarak üzerinde taşıyan kişi etrafındaki ve evresindeki tüm insanlar tarafından büyük bir saygı kazanır ve aynı zamanda da kabul görür.
İlgili 25 soru bulundu
Şerif, İslam Peygamberi Muhammed'in kızı Fatıma'nın büyük oğlu ve On İki İmamların ikincisi olan Hasan'ın soyundan gelenlere denir. Hasan'ın kardeşi Hüseyin'in soyundan gelenlere ise Seyyid denmektedir. Abbâsilerden itibâren İslam devletlerinde, Şeriflerin ve Seyyidlerin kaydı tutulmuştur.
Hazreti Peygamberimizin (ASM) Sandalet ve ayakkabıları için kullanılan terim.
Peygamber'in (s.a.s.) özel bir durumu olduğu şüphesizdir. O'nun hayatının sonlarına doğru dokuz hanımını bir nikâh altında toplamış olması, bazıları tarafından dünyevî zevklere düşkünlükle yorumlanmak istenmiştir.
Peygamber ile evlenmeden önce iki evlilik yapan Hatice, ilk evliliğini Ebû Hâle Hind b. (Nebbâş b.) Zürâre et-Temîmî ile yaptı. Bu evlilikten, Resûl-i Ekrem'in şemâiline dair rivayetiyle tanınan ve onun terbiyesinde yetişen Hind adlı oğlu doğdu.
Bir rivayete göre peygamberler içinde en uzun ömürlüsü Nûh'tur; kendisine 350 yaşında vahiy gelmiş, 950 yıl kavmini davetle geçirmiş, dolayısıyla 1300 yıl yaşamıştır (a.g.e., VI, 30). Hz. Nûh'un kabrinin nerede olduğu bilinmemekte, çeşitli yerlerde ona nisbet edilen makam ve kabirler bulunmaktadır.
Peygamber'i (Allah'ın salât ve selamı onun üzerine olsun) vasfettiği zaman şöyle buyurdu: Hazreti Peygamber'in boyu ne çok kısa ne de çok uzundu, orta boyluydu. Ne kıvırcık kısa, ne de düz uzun saçlıydı; saçı kıvırcıkla düz arasındaydı. Değirmi (yuvarlak) yüzlü, duru beyaz tenli, iri siyah gözlü ve uzun kirpikliydi.
Peygamberimizin şemaili nasıldı? Hazreti Ali'nin (r.a.) beyanına göre Peygamberimiz Efendimiz (s.a.v.): Uzuna yakın orta boylu, iri kemikli, iri yapılı, güçlü kuvvetli ve yakışıklı bir insandı. Cildi yumuşak, teni kırmızıya çalan beyazdı.
Peygamber'in yüzü daima peçeyle gösterilmiştir. Çünkü yüzünün tam olarak aksettirilemeyeceği, bir fotoğraf gibi olamayacağına inanılır. Tıpkı Hz. Ali'nin de çizildiği gibi olmadığı gibi...
İnanışa göre 1468-1488 yılları arasında inşaa edilen bu kiliseye gelen şeytan, kilisenin penceresiz yapılacağını duyuyor. Bu fikirle çok eğlenen şeytan neşeyla ayağını yere vurunca da bu iz oluşuyor... Türkiye'de de şeytanın ayak izi var. Ayvalık'a hakim tepenin üzerinde eski bir lav birikintisinde halen görülebilir.
Yavuz Sultan Selim'in 1517'de Mısır'ı fethinden sonra İstanbul'a getirilmiş, bir bölümü de İslam ülkelerinden derlenmiştir. Kutsal emanetler Topkapı Sarayı içerisinde bulunan Has Oda'nın Mukaddes Emanetler Dairesi'nde korunmakta ve sergilenmektedir.
Peygamberimiz (asm)'in resmi yapılmadığı gibi, Hz. Ali (ra)'nin resmi de bütünüyle bir hayal ürünüdür. Peygamberimiz (asm)'in zamanında insanların resmini çizme gibi bir alışkanlık yoktu.
bütün malını bizim yolumuzda harcamıştır. Teala'nın cennetten kendisine hediye ettiği kefendir. sarılıyor,sonra Cebrail'in getirdiği kefene sarılıyordu. Böylece Hz.Hatice iki kefenle kefenlenmiş oluyordu.
önce dedim ki ahirette kadınlara şefaatçi sen olcaksın. buna sevindi ve gülümsedi. sonra benden sonra birini sevecek misin diye sorma. ben de günahlarına kefaret olsun diye evet dedim. ve buna ağladı. peygamber efendimiz hazreti hatice.
Hazret-i Âişe validemiz 9 yaşında iken nikahlandı, daha sonra evlendi. Resulullah efendimize, Hazret-i Âişe'den başka, hiçbir zevcesinin yatağında (vahiy) gelmedi. Bu da, Hazret-i Âişe'nin Allahü teâlâ indinde kıymetinin pek çok olduğunu göstermektedir.
*Aile hukuku ve kadınların değişik halleri ile ilgili bütün ayrıntıların ortaya çıkıp cevaplandırılması için, Resulullah'ın çok evlenmesi bir ihtiyaçtı. Müslüman kadınlar, bir erkeğe sormaktan çekinecekleri değişik halleri konusunda, Hz. Peygamber'in hanımlarına müracaat ederek bilgi sahibi olmuşlardır.
Peygamberimizin en sevdiği eşi Aişe - Nihat Hatipoğlu ile Sahur 12 Mayıs 2021 - YouTube.
Zeyd onunla beraber olduktan sonra, mü- minlere evlâtlıklarının -kendileriyle beraber olup ayrıldıkları- eşleriyle evlenmeleri hu- susunda bir sıkıntı gelmesin diye seni o kadınla evlendirdik. Allah'ın emri elbet yerine getirilecektir.” Ahzâb, 33/37.
Peygamber (sav)'e olan sevgisinin bir tezâhürü olarak Osmanlı'da ortaya çıkmıştır. Kesin olmamakla birlikte levha olarak ilk Hilye-i Şerîfe Hat- tat Hâfız Osman (1642- 1698) tarafından tasarlanarak yazılmıştır. Hattat Hâfız Osman'dan sonra hattatlar çok farklı tasarımlarla hilyeler yazmışlardır.
Hilye-i şerîf, hilye-i nebevî, hilye-i saâdet, ve hilye-i şerîfe gibi isimlerle de anılan hilye, İslâm edebiyatı ve hat sanatında Hz. Muhammed'in fiziksel, insanî ve ahlâkî özelliklerini, tavır ve hareketlerini anlatan eserlere verilen isimdir. Hz. Muhammed, kızı Hz.
Divan edebiyatının yaygın türlerinden biri olan Hilye, peygamber efendimizin fiziki özelliklerinin anlatıldığı manzum veya mensur eserlerdir. Kelime anlamı olarak süs, zînet, cevher, güzel sıfatlar, güzel yüz anlamlarına gelen hilye Hz. Muhammed'in mubârek vasıflarını anlatan manzum veya mensur eserdir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri