Beslenme ve Diyet Uzmanı Ceyna Uysal, mayalanmış (fermente) bir süt içeceği olan kefirin mucizevi yararlarının saymakla bitmediğini belirterek, özellikle kanser hastalarına günde 1 bardak kefir tüketmelerini önerdi.
Kefir bileşimindeki selenyum; E vitamini, katalaz ve süperoksitdismutaz enzimleri ile birlikte hücreler üzerine antioksidatif etki gösteriyor. Bu da kanser hücrelerinin büyümesini yavaşlatabiliyor. Günde 1 bardak kefir tüketmek, kansere karşı korunmada destek sağlıyor.
Kefir ve benzeri probiyotik/prebiyotik içeren ürünlerin tüketimi kısıtlanmalıdır.
Sağlıklı bir içecek olan kefiri emziren ve hamile kadınların tüketmeleri uzmanlar tarafından önerilmez. Bağışıklık sisteminden kaynaklı bir hastalığı olan, sindirim sorunu yaşayan kişilerin de kefir tüketmemeleri gerekir. Günümüzde evde laktozsuz kefir yapmak mümkün olsa da geneli laktozludur.
Tüm bu faydalarının yanında, kanser hastalarında, savunma sistemimizin elemanları olan beyaz kan hücreleri (lökosit ve nötrofil) sayısının aşırı düşük olduğu lökopeni ve nötropeni durumlarında kefir tüketilmesi önerilmez.
İlgili 22 soru bulundu
işte Kafkaslardan gelen doğal antibiyotik olarak kabul edilen kefir ile ilgili her şey… Kefir Ne Zaman İçilir? Kefir günün her saatinde içilebilir, bunun için herhangi bir zaman dilimi yoktur.
Bunun yanı sıra kefir aktif bir şekilde büyüyen maya ve bakteri içermektedir. Bu nedenle kefir bağışıklık sisteminden kaynaklanan hastalıkların tedavi sürecinde enfeksiyonlara neden olabilir. Özellikle hamile ve emziren anneler için kefir tüketimi önerilmez.
Yüksek kalsiyum oranı sayesinde kemik ve diş sağlığını korur. Kilo vermeye yardımcı olur. İyi bir biotin kaynağı olarak sağlıklı saçlar ve güzel bir cilde sahip olmayı sağlar. Vücutta fazla tuz tutumunu önleyerek böbrek hastalıkları, safra bozuklukları, sarılık, çeşitli enfeksiyonlar ve egzama tedavisinde de etkilidir.
Günün her saati bir bardak kefir içilebilir. Ancak her faydalı içecekte olduğu gibi kefirin tüketimi de abartılmamalıdır. Kefir günde maksimum 2 bardak içilmelidir. Büyüme çağındaki çocuklarda kefirin yatmadan önce tüketilmesi tavsiye edilir.
Markette satılan yoğurt, peynir, kefir, boza, turşu gibi fermente gıdalar probiyotik olarak kabul edilemez. Kefiri evde mayalamak daha faydalıdır. Pastörize sütten yapılmış; ısıtılmış, kaynatılmış veya ızgarada pişirilmiş peynirde yararlı mikroorganizma bulunmaz.
Beslenme ve Diyet Uzmanı Ceyna Uysal, mayalanmış (fermente) bir süt içeceği olan kefirin mucizevi yararlarının saymakla bitmediğini belirterek, özellikle kanser hastalarına günde 1 bardak kefir tüketmelerini önerdi.
İçerisinde yapay madde bulunduran besinlerden ve içeceklerden uzak durun. Çorba, yoğurt gibi sıvı besinlerin tüketimine yönelin. Sebze, kurubaklagil, kırmızı et, beyaz et (tavuk, balık) haftanın günlerinde dengeli olarak dağıtın. Kola, gazoz ve portakal suyu gibi gazlı ve asitli içeceklerden uzak durun.
Yağlı besinler, kızartmalar, çiğ sebze, salata, fındık, fıstık, ceviz, kabuklu yemişler, çekirdek, brokoli, kuru baklagiller, bezelye, kabak, mısır, karnabahar gibi liften zengin sebzeler ve kayısı, armut, erik gibi meyvelerden uzak durunuz.
Günlük olarak tüketildiğinde metabolizma üzerinde rahatlatıcı bir etkisi olduğu düşünülen kefirin aynı zamanda karaciğer ve böbrek fonksiyonları üzerinde olumlu etkisi olduğu görülmüştür. İçeriğindeki yoğun mikroorganizmalar ve probiyotik özelliğiyle bağırsak florasının düzenlenmesinde de önemli bir rol oynar.
Kanserle mücadele için tahin -pekmez
Özellikle tahinin DNA hasarını önleyen yapısıyla kanserle mücadele eden bir besin olduğu bilinmektedir. Yüksek ısılarda işlem görmeyen tekniklerle üretilmiş tahin ve pekmezin tercih edilmesi daha sağlıklıdır.
Kanser tedavisi sırasındaki beslenmenin, aslında sağlıklı beslenmeden bir farkı bulunmuyor. Yalnız kanser teşhisi konulan bir kişinin protein ihtiyacı normalden fazla olabiliyor. Bu nedenle süt, yoğurt, peynir, et ve benzeri ürünlerin tüketimi artırılmalı.
Kefir doğru miktarda tüketilip bireyin istediği zaman diliminde tüketilebilir. Sabah aç karnına tüketmek sindirim sistemine daha fazla fayda sağlayabilir. Kefirin içeriğindeki probiyotikler aç karnına tüketilen kefir ile birlikte bağırsakları daha iyi çalıştırmış olur.
Meyveli kefirde kalori oranı sade kefire göre yüksektir. Buda kilo vereyim derken almaya neden olabilir. Özellikle meyveli kefirin sahip olduğu tadı beğenen kişiler daha çok bu üründen tüketmektedirler. Bunun için meyveli kefir yerine sade kefiri tercih etmek daha mantıklıdır.
Yatmadan önce kefir içmek hem rahat uyumanıza yardımcı olacaktır hem de bağırsaklarınızı çalıştırarak sindirimi geliştirecektir. Yapılan araştırmalara göre, günde az yağlı süt ürünleri tüketen kadınlarda kilo verimi görülmüş ve bel çevresinde incelme kaydedilmiştir.
Kefir, yoğurttan daha fazla yağ içerir, ancak daha fazla protein ve daha fazla probiyotik içerir. Kefir, daha incedir ve sıklıkla bir içecek olarak tüketilir. Yoğurt daha kıvamlı olduğu için bu sıcak yaz günlerinde ayran yapılarak içilebilir.
1 su bardağı ( 200 ml ) kefirde; 104 kalori, 5-6 gram protein, 6-7 gram karbonhidrat ve 6-7 gram yağ vardır. Kefirde, sindirim sistemi için çok faydalı probiyotiklerin yanında A, B1, B2, B6, B12, C ve D vitaminleri bulunmaktadır.
Yüksek tansiyonu düzenler ve dengeler. Kan bozukluklarını giderir ve kanı temizler.
Dogal antibiyotik olarak bilinen altinkiliç kefir, pastörize inek sütünden üretilen fermente bir süt içecegidir.
İçim Kefir, dengeli bir yaşam için gerekli vitamin ve mineralleri içerir. Ayrıca bağışıklık sistemini desteklemeye ve sindirim sistemini düzenlemeye de yardımcı olur.
Kefirin süt ve yoğurttan daha fazla besleyicilik özelliğine sahip olduğunu söyleyen Uzman Diyetisyen Pınar Kural Enç, “Çünkü protein, temel mineraller ve B vitaminini kapsar. B1, B12 ve K vitaminleri yönünden de zengindir. Kalsiyum ve magnezyum içeriği sayesinde sağlıklı bir sinir sisteminin temelini oluşturur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri