Değerli kardeşimiz, Kayınvalide anne hükmüne olduğu için damadının yanında saçını açması caizdir. Nur sûresi 31. âyette geçen "kocalarının babaları" ifadesi ile Nisa sûresinde geçen "hanımlarınızın anneleri" ifadeleri bu meselenin aslını teşkil ediyor.
Fakat Ebu Hanife bir fetvada bulunuyor. (Bir damat) kayınvalidesinin elini öperken eğer kayınvalidesine bir şehveti olursa, eğer yaşlıysa ona kalbinde bir meyil olursa ya da eğer gençse vücudunda bir uyanma hali olursa eşi ebediyen ona haram olur.
Hanefî mezhebine göre cemaatle kılınan namazda, bir kadın veya ergenlik çağına gelen ya da yaklaşan bir kız, bir erkeğin önünde veya yanında kılacak olursa, aralarında bir örtü ve benzeri bir engel veya bir adam boyu kadar yükseklik farkı bulunmazsa arkasındaki ve yanlarındaki erkeğin namazı bozulur (İbn Âbidîn, Reddü' ...
tmk. m. 129 b. 2. hükmüne göre; kayın hısımlığı meydana getirmiş olan evlilik sona ermiş olsa bile, eşlerden biri ile diğerinin üstsoyu (anne veya baba) veya altsoyu(çocukları) arasında evlenme yasaktır.
Kayın valide de anne gibidir. Bu bakımdan kayınvalidenin elini öpmek caizdir.
İlgili 40 soru bulundu
Değerli kardeşimiz, Kişinin kayınbabası öz babası gibidir. Bu bakımdan gelinin kayınbabası ile yalnız kalması ve onun hizmetinde bulunması caizdir.
Kadın oğlu, babası, dedesi, kardeşi, amcası, dayısı, kayınpederi ve damadı gibi kendisine nikâhı ebediyen haram olan mahremleri yanında, ziynet yeri sayılan saçını, başını, boynunu, gerdanını, dirsekten aşağı kollarını, ayaklarını ve bacaklarının diz kapağından aşağı kısmını açık bulundurabilir.
Değerli kardeşimiz, Kayınvalide anne hükmüne olduğu için damadının yanında saçını açması caizdir. Nur sûresi 31. âyette geçen "kocalarının babaları" ifadesi ile Nisa sûresinde geçen "hanımlarınızın anneleri" ifadeleri bu meselenin aslını teşkil ediyor.
Soru: Kayınpederin yanında baş açık durma izni var mı? el Cevab: Başı açık durma izni yok.
-Gelinin, kaynana ve kayın babaya bakma zorunluluğu yok... Bakmazsa günahı da yok... Bu bakımdan kendi oğulları sorumludur... Gelinin bakması ise tamamen insaniyeti ile ilgili bir durum...
Aydın, gelin-kayınvalide arasındaki çekişmelerin belli başlı sebeplerinin ön yargılar, alınganlık, kişilik farklılıkları, gelin ve kaynananın haddini aşması, başkasını yönetme isteği, kıskançlık, ruhsal hastalıklar, bencillik, cahillik gibi konular olduğunu belirtti.
Diyanet İşleri Başkanlığı “gelin-kaynana fetvası” yayınladı.
Diyanet'in yayınladığı fetvaya göre gelinler, kaynana ya da kayınbabalarına bakmak zorunda değiller. Ancak bakacak kimseleri olmadığı zaman “doğal ihtiyaçlarına yardımcı olmaları” gerekiyor.
Peygamber (asm) şöyle buyurmuştur: "Kadınların yanına girmekten sakının." Bunlardan başka dede, amca, dayı, süt kardeş gibi kendileriyle sürekli olarak evlenmeleri yasaklanan hısımların yanına da kadın süs yerleri açık olarak çıkabilir.
Cevap. Kılabilir. Bir kadını namaz kılarken, elbisesi harice karşı mütesettir ise, bir başkası bile görebilir.
Dolayısıyla hasta olan kayınpederin bakımını yapabilecek eşi, oğlu veya erkek torunu ya da öz kızı olduğu hâlde söz konusu bakım ve hizmetin gelin tarafından yapılması dinen doğru olmaz. Onların bulunmaması hâlinde ise bu hizmetleri gelinin yapmasında dinen bir sakınca yoktur.
Buna göre kadın cenazeyi babası, oğlu, kardeşi, amcası, dayısı ve yeğenleri gibi bir yakınının, bir mahreminin mezara indirmesi tercih sebebidir. Bu açıklamalardan kocanın ölen karısını mezara indiremeyeceği hükmü çıkarılmamalıdır. Çünkü bu durumu yasaklayan ne bir ayet, ne de bir hadis vardır.
Sarkıntılık haramdır. Yüz kızartıcı bir suç ve günahtır. Evlilik kastıyla görüşmek caizdir. Başka bir sebeple görüşmek bakmak kadının avretini görmeye çalışmak caiz değildir.
Fıkıh olarak bir kadın, babasının yanında nasıl bulunabiliyorsa kayınbabasının yanın da o şekilde bulunabilir. Buna göre kural şöyledir: Bir kadın, babasının yanında büyük avretini yanı göbek ile diz kapağı arasını asla açamaz, dar bir kıyafetle açılmış gibi gösteremez.
Kanbağı olan akrabalardan torun, evlat, anne, baba, dede, nine, kardeş, teyze, dayı, hala, amca, yeğen. Evlilik yoluyla edinilen (sıhrî) akrabalardan kaynana, kayınbaba, eşlerin başkalarından olan çocukları, evlatların eşleri.
Tesettür de namaz gibi, zekât gibi, oruç gibi farz bir amel. Kadına da farz, erkeğe de. İki cins arasındaki fark, miktarında. Tesettür emrini uygulamamak günahtır ama insanı kafir etmez.
Kadınların, namaz dışında, yalnız iken, diz ve göbek arasını örtmesi farz olup, sırtını ve karnını örtmesi vacip, başka yerlerini örtmesi edeptir. Erkek erkeğin ve kadın kadının avret yerlerine de bakmaları haramdır.
Buna göre; Damat-kayınvalide ve gelin-kayınpeder birbirlerinin eline, koluna, saçına... bakabileceklerine göre, birbirlerinin buralarına dokunmaları dolayısıyla ellerini öpmeleri ve tokalaşmaları da helâldir.
Yani, bir hanım için kayınpederi, bir erkek için de kayınvalidesi gerçek baba ve annesi gibidir, aralarında ebedî mahremiyet vardır. Hiçbir şekilde oğlu ölse veya hanımını boşasa da kayınpeder geliniyle, damat da kayınvalidesi ile evlenemez.
Babanın veya annenin amcası, dayısı da kendi amcası, dayısı gibi mahremidir. Kadının mahremi önünde tam tesettürlü olması gerekmez.
Bu erkeklerin kimler olduğu her iki âyette de bildirilmiştir. Bu âyetleri incelediğimizde; kadın için mahrem olan erkeklerin başlıcaları şunlardır: Babası, kayınpederi, oğlu, kocasının eski hanımından olan oğlu, kardeşi, erkek ve kız kardeşlerinin oğulları, amcası, dayısı, süt kardeşi...
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri