Kıskanç insan tanımında belirgin pek çok özellik bulunmaktadır. Özgüvensizlik, değersizlik hissi, ani agresyonlar bu kişilerde en sık görülen özelliklerdir. Ancak tam zıttı olacak şekilde; yüksek ego, Tanrı kompleksi ve sessizlik de kıskanç insanların kişilik özellikleri arasında yer alabilmektedir.
Kıskanç bir insan, yaptığınız hiçbir şeyi asla iyi olarak kabul etmeyecektir. Başarılarınızı ve gurur duyduğunuz her şeyi küçümseyecektir. Yani olur ya sevinirseniz ve paylaşırsanız bu sevinci, büyütülecek bir şey olmadığına kendilerini, çevrenizdekileri ve hatta sizi bile ikna edeceklerdir.
Kıskançlık genellikle toplumda bir sevgi göstergesi olarak görülmektedir Sevgi dolayısıyla olduğu durumlar olsa da kıskançlık genellikle kaybetme korkusu, sahip olma isteği, kendinde olmayana istek ve özlem duyma gibi nedenlerden kaynaklanmaktadır. Kıskançlık, bir aşamaya kadar normal sayılabilecek bir duygudur.
Genellikle kötü niyet, suçluluk, aşağılık hissi, düşmanlık, saldırganlık gibi duy- gularla karakterize edilen haset, negatif duygulardan kıskançlık ve başkasının zararına se- vinme, pozitif duygulardan gıpta ile yakından ilişkilidir.
Kıskançlık, bireylerin terk edilme ve beğenilmeme korkusu ile yoğun hissettiği bir duygudur. Bir ilişkinin içerisinde partnerini sürekli olarak kıskanan birey, birlikte olduğu kişiyi kendisinden daha üstün yeteneklere sahip kişilere kaptıracaklarını düşünerek kendilerini tehdit edilmiş hissederler.
İlgili 37 soru bulundu
Kıskançlık, insan ilişkilerinde tipik bir deneyimdir. Genellikle güvensizlik, korku ve aidat duygusunun eksikliğinden kaynaklanır. Her türlü ilişki türünde (romantik, aile, iş ve sosyal) gözlemlenebilir. Bu duygu kontrol edilemediğinde ilişkilerde yıkıcı etkilere sahip olabilir.
Bu durum, yoğun kaybetme korkusu ve bir etken nedeniyle sevginin azalacağı sonucunda ilişkinin zarar göreceği şüphesini barındırır. Bu durum genelde çiftler arasında görülmektedir. Şizofreni ve bipolar bozukluğa sahip kişilerde bu duruma eğilim olduğu bilinmektedir.
Başkasının sahip olduğu maddi veya manevi şeylerin, o kimsenin elinden çıkmasını veya kendisine geçmesini temenni eden, hatta bunun için çabalayan kişinin içinde bulunduğu bu ruhsal duruma, haset denmektedir.
Buna göre aşırı derecede kıskanç bir kadın, depresyonun ve aşırı kaygının eşlik ettiği duygusal dalgalanmalar, ağlama nöbetleri, eşini sürekli kontrol etme gibi belirtiler yaşarken; erkekler daha fazla öfke patlaması, partnerini takip etme, fiziksel şiddete başvurma gibi belirtiler göstermektedir.
Haset, bir başkasının sahip olduğu ve bizde olmayan bir şey ya da özellik karşısında hissettiğimiz duygu iken; kıskançlık, bizim için önemli bir ilişkinin üçüncü bir kişinin varlığı sebebiyle tehdit altında olduğunu düşündüğümüzde ortaya çıkan duygudur.
Kıskançlık kişilerin terk edilme ve beğenilmeme korkusu ile hissettiği yoğun bir duygudur. Bir ilişkinin içerisindeyken partnerini kıskanan kişi, birlikte olduğu insanın daha üstün olduğunu düşünerek (daha güzel, daha yakışıklı, daha çekici gibi) kendisini tehdit altında hisseder.
İnsan varolduğundan beri kıskançlık duygusu vardır. İnsan değer verdiği, sevdiği bir şey ya da kişiyi başkasıyla paylaşmak istemez. Kendisinde olanın başkasında olmasını da istemez. Dolayısıyla başkalarında olmasını istemediği için kıskanır ve korumaya alır.
Kıskançlık, içerisinde özgüven eksikliği ve yetersizlik duygularını barındırır. Kişinin özgüveninde eksiklik olduğu zaman, kişi kendini yetersiz, değersiz ve önemsiz hissetmeye başlar. Sahip olduğu sevgiyi hak etmediğini, eşini kaybedeceğini düşünür ve endişelenir.
Haset duygusu, bir şeyin başkasında olduğu görüldüğünde ortaya çıkan yıkıcı ve olumsuz bir duygudur. Kıskançlıkla yakından ilişkilidir ve hayatımızın belirli dönemlerinde ortaya çıkabilir. Haset, iki kişi arasında olurken kıskançlıkta üçüncü bir kişi ya da kavramın tehdidi söz konusudur.
Othello sendromu (patolojik kıskançlık), patolojik kıskançlık olarak da adlandırılan, kişide saplantılı düşüncelere neden olan tedavi edilmesi gereken hastalıktır. Patolojik kıskançlık, başkasında olup kendisinde de olmasını istemek haset dediğimiz hadisenin de öncülüğünü getiren ilk adımı olarak sayılmaktadır.
Arkadaşlıklarda kıskançlık çeşitli nedenlerle ortaya çıkabilir ancak çoğu zaman sebep kıskanç arkadaşın özgüveninin düşük olması veya bir şekilde tehdit altında hissetmesidir.
4-KISKANÇLIK. Tabi ki kıskanılmak birçok erkeğin hoşuna gider. Ancak ölçülü bir kıskanmadan bahsediyoruz. Ölçülü bir kıskanma onu sevdiğinizi belli etme yollarından biridir.
Gerçek bir aşık, sevdiği insanı bile bile kıskandırmaz. Fakat sevdiği insan onu yine de kıskanır, ilişkinin doğası gereği.
Kıskançlık duygusuna sık sık öfke, değersizlik, mutsuzluk ve çaresizlik gibi duygular eşlik etmektedir. Bu nedenle kıskançlık, duygular ve tepkiler karmaşasıdır. Kıskançlığın, her bireyin hayatı boyunca yaşayabileceği, karmaşık bir duygu olduğunu söylemek mümkündür (Akça, 2014).
Bireyin psikolojik iyi oluş hâline etki eden haset duygusu, bireyin iç dünyasında gerilim ve çatışmalara yol açabil-mekte, diğer yandan kontrol duygusunu zayıflatıp diğerine zarar verici birtakım davranış-lara neden olabilmektedir.
Allahü teâlâ fazlını dilediğine verir. Haset eden, niye ona verdin diye Allah'ın fazlı için cimrilik eder. Mal ve nimet sahibinin rüsvay olmasını, elindeki nimetlerin gitmesini ister. Haset eden her yerde zelil olarak anılır.
Dilimizdeki karşılığı, çekememezlik olan haset, insanları mutsuz ve huzursuz eden manevi hastalıklar arasında yer almaktadır. Gönlü haset ateşiyle yananlar, hem kendi rahatlarını bozar, hem başkalarını rahatsız ederler. Bununla da kalmaz ilahi takdire boyun eğmedikleri için günahkar olurlar.
Bebeklerde kıskançlık duygusunu öğrenilmesi anne karnında iken gerçekleşir. Ancak ilk belirtileri ise genellikle 3 -5 yaş aralığında görülmektedir.
Kıskançlık duygusunun altında yatan birçok sorun olmakla beraber, en sık gözlemlenenler özgüven eksikliği, karşı tarafa güvenmeme ve karşı tarafı kaybetme korkusudur. Kıskanan kişi geçmişte güveninin sarsılacağı bazı olaylar yaşamış olabilir.
Eğer kıskançlık bir paranoya halini aldıysa, kıskanılan kişinin hayatını kısıtlamaya ve zorlaştırmaya başladıysa bir bozukluğu yansıtabilir. Böyle bir durumda kıskanan aşırı kontrole, güvenmemeye, itham etmeye, senaryolar yazmaya başlar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri