Tarihte Osmanlı Mutfağında atıştırmalık olarak karşımıza çıkan midye dolmanın, o zaman ki adıyla "Midyayi dolma ",Osmanlı'ya Bizans döneminde Ermeniler tarafından geçtiği tahmin edilmektedir. Osmanlı halkı arasında Ermeni mezesi olarakta bilinen midye dolma sokak lezzeti olarak günümüze kadar gelmiştir.
Osmanlı'da midye Dolmacıların genel olarak Ermeni kökenli oldukları yazmaktadır. Hatta halk arasında bu lezzet Ermeni mezesi olarak da bilinmiştir. Bu lezzet genel olarak camekan içerisinde tencerelerde Çingeneler ve Ermeniler tarafından satılmıştır.
Midye dolması, kara veya mavi midyenin pişirildikten sonra iç pilav ile doldurulmasıyla yapılan bir çeşit dolma. Türkiye'nin özellikle Ege ve Marmara Bölgelerinin bazı illerinde yapılır. Özellikle İzmir ilinde meşhurdur. Genellikle bu işi Mardinliler yapmaktadır.
Osmanlı mutfağına ait bir lezzet olan midye dolma, hayvanlar aleminde yumuşakçaların “Bivalvia” -“Midyeler” sınıfında yer alan deniz ürünlerinin içerisine baharatlı iç pilav konularak doldurulması ile elde edilen ve çok beğenilen bir Türk sokak lezzetidir.
MARDİNLİ MİDYECİLER
Mardin'de deniz yok ama Türkiye'nin dört bir köşesinde nerede bir seyyar midye tezgahı görseniz sahibi %98 Mardinlidir.
İlgili 27 soru bulundu
Midye Adet Görür mü ? Adet, memeli hayvanlarda döllenmeyen dişi hücresinin kanla birlikte vücuttan dışarı atılmasıdır. İnek, koyun, keçi vb. gibi etini tükettiğimiz hayvanlarda yani memelilerde adet görülür. Midye ise omurgasız bir canlıdır dolayısıyla adet görmesi gibi bir şey söz konusu değildir.
Yoksulluk ve yıllardır yaşanan savaş nedeniyle köyleri boşaltılan, göç eden Mardinlilerin yoksul kesiminin Ermenilerle tanışmaları sonucu midyeci olurlar. Mardinlilere midye dolma işinde Ermenilerden sonra kıyı kesimine Mardin ve civarından göç eden Süryanilerin de katkısı unutulmamalıdır.
Çünkü midye, balık suretinde değildir ve de o sınıfına girmez. Dolayısıyla balık suretinde olmayan bir deniz hayvanının etini yemek, caiz olmamaktadır. Suda yaşayan ve suda barınan hayvanlardan, her tür balığın eti ise yenilebilir.
Yani may, june, july, august (mayıs, haziran, temmuz, ağustos) aylarında denizlerde üreyen zehirli yosun türlerinin bulaştığı midyeler bağırsak rahatsızlıklarına yol açar, daha ağır durumlar da olabilir. Mayıstan eylüle kadar yenmemesi tavsiye edilen midyeler ülkemizde en çok bu aylarda açık tepsilerde satılır!
Midye denizlerde yaşayan, yassı solungaçlılar ailesinden, solungaçla solunum yapan, boyları 5 ila 60 cm arasında, yaklaşık 12-14 yıl yaşam süresi olan omurgasız canlı türüdür.
Diyanet, Kur'an'da Maide Suresi'nde denizden elde edilen yiyeceklerin helal olduğunun ifade edildiğini bildirdi. Ancak İslamiyet'te Hanefi mezhebinde midye, kalamar, yengeç, ıstakoz, karides gibi deniz canlılarını yemenin helal olmadığını aktardı.
iki parçalı kabuğu olan yumuşakçadır. omurgasızlardandır. midye ve istiridye olarak adlandırılırlar. sindirim yapmazlar. omurgasız denildiğine göre böcek değil hayvanlar grubuna girerler. midyeler hayvanlar aleminin yumuşakçalar şubesine ait bir sınıftır.
Türkiye'nin önde gelen zincir midyecilerinden Yasin Midye'nin sahibi Yasin Çıvak, “16 yaşımdan beri namaz kılarım.
Midyelerin içinde bulunan etsi besin, bakteri, virüs, mantar ve balık dışkılarının öğütülmüş halidir.
Midyeler ayrı eşeyli olup, olgun erkeklerde gonadlar krem-beyaz, dişilerde ise portakal sarısı tonlarındadır. Kabuklar kapalı iken cinsiyet ayrımı yapılamaz. Ancak midye kabuğunu su içinde hafif açtığında renklenme fark edilebilirse cinsiyetleri hakkında konuşulabilir.
Diyanet İşleri Yüksek Kurulu, bir soruya verdiği yanıtta midye, karides, kalamar, yengeç, ıstakoz gibi deniz hayvanlarının 'helal olmadığını' söyledi. Diyanet İşleri Başkanlığı, midye, karides, kalamar, yengeç, ıstakoz gibi deniz hayvanlarının 'helal olmadığını' belirtti.
Bir istiridye türü olan midyenin tadı ise, hafif tuzlu bir lezzete sahiptir.
Midyenin ağır metal içeriği yüksek olduğu için sağlık açısından zararlı bir besin olduğunu ifade eden Diyetisyen Deniz Zünbülcan, "Midyeyi çok fazla kişi severek ve çok fazla sayıda tüketiyor. Aslında sağlık için oldukça zararlı bir besin. Çünkü ağır metal içeriği oldukça yüksek.
En güzel midyeyi Mardinliler yapar. Ben bazen soranlara latife olsun diye 'Diyarbakırlıyım, İzmirliyim' diyorum, inanmıyorlar. 'Sen Mardinlisin' diyorlar. Midyeyi Mardinliler yapar çünkü.
Benim midye hikayem, 1980'li yıllarda Mardin'den İzmir'e göç eden ailemden bu işi öğrenmemle başladı. 7 yaşımdan itibaren İstanbul'da okul önlerinde tezgahta midye satmaya başladım. Hiç okula gitmedim ama hep okul çevrelerindeydim.
Midyelerin deniz suyunu süzerek beslendiklerini ifade eden Ersü, "Bu şekilde beslendikleri için sudaki her türlü madddeyi bünyelerinde barındırabiliyorlar. Bu canlılar özellikle şehirleşmenin yoğun olduğu bölgelerde atık suların denize deşarj edildiği bölgeleri tercih ederler.
Tüketimde aşırıya kaçılması kolesterol, kan şekerinde dengesizlik ve kilo artışına neden olabilirken, midyenin sürekli ve aşırı tüketimi ayrıca ağır metal içeriği sebebiyle zehirlenmelere, alerjik reaksiyonlara, böbrek, karaciğer yetmezliklerine yol açabiliyor.
Midyenin içerisinde bulunan ve biriken bakteriler çeşitli nörotoksinler salgılayarak gıda zehirlenmesine yol açabiliyor.
Midyeci Ahmet kimdir, şubeleri nerede? sorularının yanıtları aranıyor. Midyeci Ahmet, Yunanistan ve İstanbul'daki çalışanlarına 712 euro maaş vereceğini duyurdu. 9'dan fazla ülkede şube açan Midyeci " Yunanistan'daki fabrikamızda çalışan arkadaşlarımız 712 euro alıyor.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2025 Usta Yemek Tarifleri