Herhangi bir durum karşısında olayı anlatmak amaçlı kullanılan muğlak kelimesinin TDK üzerinden anlamı, 'Karışık, çapraşık, anlaşılması zor ve anlaşılmaz' şeklinde ifade bulunmaktadır. Yani herhangi bir durum ya da olayın karmaşık bir halde olduğunu anlatan sözcüktür.
anlaşılması güç olan, bir anlam verilemeyen, karışık, muğlâk.
"Muğlak" kelime anlamı olarak anlaşılması zor, anlaşılmaz, çapraşık, karışık demek.
Meramını anlatmak deyimi sıklıkla kullanılan bir deyimdir. Meramını anlatmak deyiminin anlamı ise, derdini, İsteğini anlatmak şeklinde ifade edilebilir.
Arapça ġlḳ kökünden gelen muġlaḳ مغلق “kapalı, kilitli” sözcüğünden alıntıdır.
İlgili 18 soru bulundu
Türk Dil Kurumu açısından ele alındığı zaman muğlak, 'anlaşılması zor olan ya da anlaşılmaz' ifadeler üzerinden karşılık bulmaktadır. Bu durum herhangi bir söz, iş ya da konu üzerinden ele alınabilmektedir.
(مُ لَ) [ ع . ] (اِمف .) مشکل ، دشوار، غامض .
Kelime Anlamı: Müphem kelimesi, anlaşılması zor, belirsiz veya açık olmayan bir şeyi ifade eder. Genellikle net olmayan veya anlamı belirsiz olan bir konuyu tanımlamak için kullanılır. Kökeni: "Müphem" kelimesi Arapça kökenlidir.
(Osmanlı Dönemi) Hürmet ve tâzim edilen. İkram olunmuş. Muhterem.
arapca "kapali, kilitli" demek olup dilimizde mecaz anlami olan "anlasilmaz, anlasilmasi guc, carpasik" yerine kullanilir.
Dilimize Arapçadan geçmiş olan alelade kelimesi, her zaman gerçekleşen ya da gerçekleşme ihtimali bulunan demektir. Bu kelime, kimsede hayret ve şaşkınlık uyandırmayan, sıradan ve gündelik olaylar ve durumlar için de kullanılır.
Anlamı: "Mütemadi," devamlı, sürekli, aralıksız veya düzenli bir şekilde gerçekleşen bir şeyi ifade eder. Bu kelime, belli bir düzen içinde tekrar eden olaylar veya davranışlar için kullanılır.
"Firâset" kelimesinden türetilmiştir ve "sezgi, anlama, öngörü" anlamına gelir. Türkçedeki kullanımıyla feraset, olayları veya insanları iyi anlama ve öngörme yeteneğini ifade eder. Kelimenin Anlamı: Feraset, olayların veya insanların özündeki gerçekleri anlayabilme ve sezgiyle hareket edebilme yeteneğini ifade eder.
Spesifik sözcüğü; özellikli, sadece bir çeşide, bireye, olaya has olan ve o çeşidin kendine has yanlarını oluşturan veya özel, özgül, ayrıt edici manalarını taşımaktadır.
Muallak, herhangi bir sonuca bağlanmayan, bir diğer ifadeyle sürüncemede kalan durumlarda kullanılan bir ifadedir. Bilinmeyen durumlarda günlük hayatta kullanılır. Muallak, çeşitli işlemler için söz konusu olduğu gibi, sigortacılık işlemleri için de söz konusu olan bir terimdir.
Soyut, varlığı duyu organları algılanamayan, somut karşıtı. Soyut sanat, biçimler ve renklerin, temsili olmayan veya öznel kullanımı ile yapılan sanat.
Müşerref kelimesi Arapça kökenli bir kelimedir. "Şerf" kökünden türetilmiştir ve "şerefli, saygın" anlamına gelir. Türkçedeki kullanımıyla müşerref, saygın, onurlu ve yüksek bir statüye sahip olan kişiyi ifade eder.
İcra ve İflas Kanunu (İİK) Madde 72 uyarınca Menfi Tespit Davası, gerçekte var olmayan bir borç ya da geçersiz bir hukukî ilişki nedeniyle hakkında icra takibi yapılmış veyahut icra takibi yapılma tehdidine maruz kalan bir kimsenin (borçlunun) gerçekte borçlu bulunmadığını ispat için açabileceği davadır.
MÜKELLEF KİMDİR? İslam dini, mükellef olan insanlardan bazı şeyleri yapmalarını, bazı şeyleri yapmamalarını istemiş, bazı şeyleri de yapıp yapmamakta onları serbest bırakmıştır. Böylece, dinin emrettiği şeyleri yapmak ve yasakladığı şeylerden sakınmakla yükümlü olan, ergenlik çağına gelmiş akıllı insana mükellef denir.
Allah'ı cisim olarak düşünenleri veya O'na cismanî özellikler nisbet edenleri ifade eden bir terim. Allah'ı yaratıklara veya yaratıkları Allah'a benzetme sonucunu doğuran inançları benimsemiş gruplara verilen ad.
Savaşta yapılan çarpışmalardan her biri. Güçlü tartışma.
İşte detaylar. Türk Dil Kurumunca tutkun, gönül vermiş, vurgun anlamında kullanılan meftun kelimesi Arapça kökenlidir. Osmanlı döneminde sıklıkla kullanılan meftun kelimesi, aşk konsepti içerisinde kullanılır. Meftun nedir sorunun yanıtı genellikle tutku ve ele geçirmek kelimeleriyle birlikte düşünülebilir.
Tutulmuş, yakalanmış, bağlanmış. 2. Kötü bir alışkanlığa sahip olmak.
"Tılsım" gizli sır anlamındadır; buna göre, "tılsım-ı muğlak" kapalı, muğlak olan, bilinmeyen sır, "tılsım-ı hayretfeza", son derece hayret edilecek bir sır demektir.
ölü, ölmüş anlamında osmanlıca sözcük.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri