Bir arazi mâlikinin başkasına ait bir arazi ya da yoldan geçme hakkı anlamında hukuk terimi. Bir akar üzerinde bir diğer akar lehine kurulmuş sınırlı aynî hak anlamında hukuk terimi.
Menat veya Manah, Arap mitolojisinde bir tanrıça. İslam öncesi Arabistan'da tapılan tanrıçalardandır, özellikle Mekke şehrinin üç baş tanrıçasındandı. İslam dininin kutsal kitabı Kur'an'da da geçer.
Hukuki bir terim olan mürur hakkı ya da daha yaygın kullanılan hali ile geçit hakkı, sınırlı ayni haklardan biri olup, taşınmazlara dair irtifak hakları kapsamında değerlendirilir. Geçiş hakkı gerçek ya da tüzel kişi lehine veya taşınmaz lehine kurulabilir.
4. Mecrâ Hakkı (hakku'l-mecrâ, hakku'l-mesîl). Mecrâ hakkı, hâdim akarda veya onun ötesindeki bir kaynak üzerinde kurulu, kaynak hakkı sayesinde alınacak temiz suları başkasının akarından geçirme veya evin damında, arazi üzerinde vb. yerlerde biriken sularla atık suları dışarıya akıtma yetkisi veren bir irtifaktır.
Murabaha, “malı kârlı satma'' manasına gelmektedir. Katılım bankasının, müşterisinin talebi üzerine bir ürünü satıcıdan satın alıp üzerine kâr ekleyerek bu ürünü müşterisine vadeli satması işlemine verilen addır. Altın, gümüş veya paranın vadeli murâbaha sözleşmesine konu edilmesi caiz değildir.
İlgili 34 soru bulundu
Fıkıh literatüründe mufâvada terimi, ağırlıklı olarak Hanefî doktrininde ele alındığı şekliyle ortakların birçok bakımdan tam eşitliği esasına dayalı şirket tipini ifade etmek üzere kullanılır.
Tevliye, bir malı kâr veya zarar etmeksizin maliyeti hakkında müşteriyi bilgilendirerek satmaktır. Tevliye akdinde; alıcının, satıcının, akde konu malın mevcut ve belirli olması, faizsiz bankacılık ilke ve standartlarına ve vadeli satışa uygun olması ve tarafların irade beyanının (icap-kabul) bulunması gerekir.
(Media) Mecra Arapçada dere yatağı anlamına gelir. Pazarlama ve reklamcılıkta ise tüketicilerle iletişim kuran araçların genel adıdır. Başlıca mecralar radyo, televizyon gazeteler, dergiler, kataloglar, internet ve sosyal medyadır.
Yılın son panayırı olan Zülmecâz, Ukâz ve Mecenne panayırlarının ardından zilhicce ayının ilk günü kurulur ve sekizinci güne kadar devam ederdi. Hac ibadetinin yapıldığı günlerin hemen öncesinde ve Mekke yakınlarında düzenlenmesi sebebiyle bu panayırın ayrı bir önemi vardı.
Mecra Nedir? Mecra kural olarak elektrik, gaz, su gibi akıcı şeylerin nakil ve dağıtımı amacına yönelik teknik tesisatı ifade eder. Söz konusu özelliğe sahip bulunmayan bir teleferik veya dekovil hattı geçirmek için 4721 sayılı Medeni Kanununun 744. maddesine dayanılamaz.
Kelime anlamı olarak mürûr, “geçiş,” mürûr tezkeresi ise “geçiş belgesi” anlamına gelmektedir. Kullanım olarak baktığımızda bu belge, bir çeşit seyahat izin belgesi veya iç pasaport niteliği taşımaktadır.
Mürur TDK sözlük anlamı şu şekildedir: isim,eskimiş Geçme, bir taraftan girip diğer taraftan çıkma. Geçip gitme. Sona erme.
Müruru zaman ya da günümüz Türkçesi ile zaman aşımı hukukun kişilere getirdiği hakların ya da yükümlülüklerin, kanunlar tarafından belirlenmiş süre sınırını aşması durumudur.
Yeryüzü İslam ile tanışmadan önce özellikle Arap yarımadası putların yaygın olduğu bir bölgeydi. Hübel, Lat, Menat ve Uzza adlı putlara büyük saygı duyuluyordu.
Hz. Peygamber döneminde Mekke ve civarında Uzzâ'ya tapınma geleneği ve ritüeli yerleşmiş durumdaydı. İbnü'l-Kelbî'nin verdiği bilgiye göre Uzzâ'yı ilk defa Gatafân kabilesinden Zâlim b. Es'ad put edinmişti. Bu put, Mekke'den Irak'a giderken sağda kalan Nahleişâmiye bölgesindeki Hurâd vadisinde bulunuyordu.
Şer'î bir hükmün veya sebebinin gerçekleşmesini engelleyen vasıf ya da durum anlamında fıkıh usulü terimi.
Lügavî mecâz (dile dayalı mecâz):
Bir kelimenin bir ilgi sebebiyle asıl anlamının dışında kulanılmasıdır.
Sergi özelliği de bulunan yerel nitelikteki pazarlar. Panayırlar özellikle küçük yerleşim yerlerinde dönemsel olarak kurulurlar, değişik oyun ve eğlence araçları da bulunduğundan panayırlar lunaparklarla karıştırılmaktadır.
şairlerin, güzel söz söyleyenlerin sanat müsabakaları yaptığı mekke'de panayır yeri. cahiliye devri araplarının her yıl mekke yakınlarında kurdukları panayır. kabilelerin en iyi şairleri burada yarışır ve birinci seçilen şiir kâbe duvarına asılırdı.
Mecra kelimesi TDK'ya göre, akarsu yatağı anlamındadır.
Ücra kelimesi TDK'ya göre kıyıda ve kenarda anlamıyla kullanılıyor. Ücra kelimesi TDK'nın belirlediği kıyıda anlamına göre kullanılması gerekiyor.
mécra: 1-Yatak. 2-Bir işin gidişi.
Vedia verenin taşınır bir malı ücretsiz olarak saklanmak üzere vedia alana tevdi ettiği, tevdi alanın da bu malı istendiği zaman iade borcu altına girdiği akit vedia akdidir (saklama sözleşmesi – depositum).
Sözlükte “savmak, çevirmek, harcamak, değiştirmek, nakletmek, altın parayla gümüş parayı değiştirmek, bir para diğerine üstün olmak” gibi anlamlara gelen sarf kelimesi fıkıhta paranın para ile değişimini konu edinen akdi ifade eder. Sarf işini meslek edinen kişiye sayrafî veya sarrâf denir.
Sözlükte “indirim, zarar; haraç, öşür gibi vergiler” anlamlarına gelen vadîa, İslâm hukukunda bir malın alış fiyatı veya maliyetinden daha düşük bir bedelle satılmasını ifade eder.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri