Ne zaman bir olayın vücuda gelmesinde, bir sonucun ortaya çıkmasında bir başka irade, ikinci bir irade devreye girerse bu olay artık bir nasip değildir, bir kaderdir. Nasiple kaderin de benzer tarafları vardır. Nasip olan şey, ulaşılan neticenin adıdır.
Nasip, birinin, önceden kaderinde, yani, alnına yazılmış olan pay, payına düşen anlamında olduğu gibi, “Bir insanın elde edebildiği şey”e de denir. Kısmet ise, Allah'ın her kişiye, her canlıya uygun gördüğü şey, durum. Kader, olmuş ve olacak her şeyin planlanması ve yazılmasıdır.
Nasip de Allah'ın takdirine ve dilemesine bağlıdır. Bu yüzden kadere iman edip teslim olan ve kısmetine rıza gösteren kişi, kederden emin olur. Nasip meselesinde insan cüz'i iradesini kullanıp üzerine düşeni yerine getirmekle mükelleftir, neticeyi vermek ise Allah'ın takdiridir.
Zira insan için takdir edilmiş bir nasip mutlaka ona gider. Başkası için tayin edilen bir şey ise yanlışlıkla o insana gitmez. Bu konuda hadis rivayetleri de vardır. Allah, her şeyi daha olmadan önce, olacağı şekilde bilmiş, nasıl olacaksa öylece tespit ve takdir etmiştir.
- Bir insanın elde edebildiği, sahip olabildiği şey. Dini literatürde ise "Allah'ın bir kimse için önceden belirlediği mutluluk payı" anlamında kullanılan bir terimdir. Kişinin kendi iradesini kullanarak yaptığı işteki 'nasip' ifadesi; yapılacak olan iş her ne ise, işin bitiminde elde edilen sonuç anlamı taşımaktadır.
İlgili 42 soru bulundu
“ALLAH, NASIP ETMEYECEĞI ŞEYIN HAYALINI KURDURMAZ.” HZ. OSMAN.
İnsanın nasibinde varsa olur. Mevlana da şöyle demiştir, "Nasibin dağın altında da olsa sana isabet eder."
Allah'ın bir kimse için önceden belirlediği mutluluk payı anlamında bir terim.
İnsana bir şeyin azı veya tamamı nasip olmamışsa bunun tek sebebi, Peygamber Efendimiz'e tam olarak uyma hususunda bir kusurunun olmasıdır. Bir defasında gaflete düşerek abdesthâneye sağ ayağımla girdim. (Sünnet'e uymayan bu davranışım sebebiyle) o gün birçok mânevî hâlden mahrum kaldım.”
Kısmet kelimesi, nasip anlamına gelmektedir. Türk dil kurumuna göre kısmet kelimesi; talih, şans ve kader olarak bilinmektedir. Sözlükte kısmet, evlenme talihi olarak da ifade edilebilir. Tanrı'nın her kişiye uygun gördüğü yaşama durumu da kısmet olarak bilinir.
Eğer o kimse, iyi amel yapıp, duası kabul olursa, o kaza değişir.” Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Kader, tedbir ile, sakınmakla değişmez.
Kader, herkesin kendi iradesiyle ne yapacağını, kiminle evleneceğini, Cenab-ı Hakk'ın, ezelî ilmiyle önceden bilmesi demektir. Zorla yaptırması demek değildir. Biz, kiminle evlenmeye karar vermişsek, o bizim kaderimiz oluyor. Allahü teâlâ, olacak her şeyi bilir.
Mümine düşen ise, kaderini bilmediğinden dolayı her çeşit bela ve musibete karşı tedbir almak, bunlara maruz kalınması durumunda ise sabredip kadere inanarak teslimiyet göstermektir. Şunu unutmamak gerekir ki Allah sonsuz rahmet ve inayet sahibidir.
Kur'an-ı Kerim'de de belirtildiği gibi kader kişinin eğilimlerine, bilinçli tercihleriyle ortaya koyduğu tutum ve davranışlarına bağlıdır. Dolayısıyla insanın kaderi kendisine; kişiliğine, genel davranışlarına ayrılmaz bir biçimde bağlıdır.
Dünyaya geleceğimiz yer, annemiz, babamız, şeklimiz, kabiliyetlerimiz ızdırari kaderimizin konusu.
Kader değişir mi? İnsan, kaderinin ne olduğunu bilmemektedir. Dolayısıyla insana düşen Allah'ın verdiği akıl, irade ve imkânlar çerçevesinde görevini en iyi şekilde yapma şevki ve gayreti içinde olmasıdır. Allah, ezelî ilmiyle herşeyi bildiği için O'nun ilminde ise bir değişiklik olmaz.
Nasipli kişi; sabah namazını camide cemâatle kıldıktan sonra güneş doğduktan yarım saat sonra iki rek'ât işrak namazı kılarak nafile ibadet sevabına nâil olacağını bilendir. Nasipli kişi; fazileti çok büyük olan Duha (kuşluk) vaktinde iki rekat Duha namazı kılabilendir.
Yani “Nasibin dağın altında da olsa sana isabet eder.” Arapça atasözünde işaret ettiği gibi payımıza düşen bizi bulur. Bunun sırrını da Allah'u Teala Kuran'ı Kerim'de boşa vakit geçirmeyin diyerek bizi uyarıyor. Bir iş istediğimiz gibi olmadığı zaman başka hayırlı bir işe yönelmemizi istiyor.
Nasipsiz TDK sözlük anlamı şu şekildedir: sıfat Nasibi olmayan, kısmetsiz. İstediğine ulaşamayan.
Nasip sözlükte, “birinin payına düşen şey, kısmet, talih, baht” anlamlarına gelir. Dini literatürde, “Allah'ın bir kimse için önceden belirlediği mutluluk payı” anlamında kullanılan bir terimdir.
sıfat Nasibi olan, kısmetli. Her istediğine kolayca ulaşan.
Sözlük tanımına göre de, bir şeyden kendi payına düşen miktar, kader ve kısmet demektir nasip… Bizim toplumumuzda ve inancımızda nasip, Allah'a teslimiyetin tam karşılığıdır. Zira bizler birer fert olarak istediğimiz, ya da olmasını beklediğimiz bazı şeyleri, elimizden geldiğince yapmanın derdinde oluruz.
Nasip; Gayret ister, vefa ister, çilesine sabır ister. Kader; Dua ister, tevekkül ister, şükür ister Allahım; Nasibimi dua'ya, Kaderimi rızana emanet ettim.
Kader, Allah'ın ilminin bir unvanıdır. Evliliğin kader olmaması için, Allah'ın evlenen o iki kişiden habersiz olması gerekir. Bu ise ilmi her şeyi, her mekânı ve her zamanı kuşatan Allah hakkında düşünülemez. O hâlde sorumuzun cevabı, “Evlenmek elbette kaderdir.” olacaktır.
Bireylerin elde edebildiği veya sahip olduğu şeyleri ifade eden bir sözcüktür. Günlük kazanç veya kısmet anlamında da kullanılabilen bir sözcüktür. "Nasipte varsa olur." cümlesi nasip kelimesinin kullanımına örnektir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri