Papatya çayı etkileri arasında sinirleri yatıştırıcı özelliğinin olması, ruhsal sorunlar yaşayan kişilerin papatya çayını tercih etme sebeplerinden biridir. Özellikle asabiyet sorunu yaşayan kişilerin günde 1 fincan papatya çayı içmeleri, sinirlerinin yatışmasına yardımcı olur.
Papatya Çayı Uyku Getirir mi? Hafif yatıştırıcı ve kas gevşetici etkisi nedeniyle rahat uyumayı sağlar. Araştırmacılar papatya çayının sakinleştirici ilaçlara benzer bir etki göstererek kişinin endişelerini gidermeye katkıda bulunduğunu ve uykuya dalmayı kolaylaştırarak uyku kalitesini artırdığını öne sürmektedir.
Papatya çayının bu özelliği, eski tıp uygulamalarından beri bilinmektedir. Papatyalar, beyinde uykusuzluğu azaltan ve uykunun gelmesini sağlayan bazı özel reseptörlere bağlanan, apigenin adı verilen bir antioksidan içerir. Apigenin, kronik uykusuzluğa da iyi gelebilmektedir.
Papatya çayı
Hem antioksidan etkileri hem de sedatif özellikleriyle bu çay, sinir ve stresi yatıştırma, kaygı, huzursuzluk gibi olumsuzlukları azaltma konusunda da bize yardımcı olmayı ihmal etmiyor.
İlgili 32 soru bulundu
Sinirleri Yatıştırıyor ve Stresi Gideriyor
Papatya çayının etkisi sayesinde vücudunuzdaki serotonin ve melatonin seviyelerinde büyük bir artış gözlemlenebiliyor. Stres ve kaygıyı azaltabilen papatya çayı aynı zamanda migren ve baş ağrısı gibi problemlere de iyi geliyor.
Sinir hücrelerini uyararak kişilerin kendilerini daha rahat hissetmesini sağlıyor. Kasılma ve gerilme gibi durumları da engelleyen papatya çayı, sakinleştirici çaylar arasında oldukça popülerdir. Eğer kendinizi panik atağa karşı korumak isterseniz; papatya çayını sabah ve akşam olacak şekilde tüketebilirsiniz.
Papatya çayı ne zaman içilmelidir? Papatya çayı kan şekeri regülasyonu için öğünlerle, sindirim sistemini rahatlatmak amacıyla öğün sonrası veya rahat bir uyku için yatmadan 1-2 saat önce içilebilmektedir.
Papatya çayı içmek çoğu insan için hiçbir risk teşkil etmez ancak papatya ailesinden olan yakup otu ve krizantem gibi bitkilere alerjisi olan bireylerde, papatya alerjisi de ortaya çıkabilir. Ayrıca papatya içeren kozmetik ürünler, göz ile doğrudan temas ederse tahrişe neden olabilir.
Papatya çayı fazla tüketildiği takdirde; yorgunluk ve uyku hissine, kan şekerinde ani düşüşe, hormon bozukluğuna çeşitli mide rahatsızlıklarına sebep olabilir. Bunun yanı sıra sindirim sistemini etkilediği için epilepsi gibi rahatsızlığı olan bireyleri kötü etkileyebilir.
2) Nefesi Açar
Bu bitkisel yağ nefesi iyi derecede açar. Banyo suyunda ya da oda kokusu olarak kullanılan papatya yağı, burun tıkanıklığını geçirme konusunda etkili sonuçlar verir. Nefes darlığı sorunu yaşayanların papatya yağı ile tanışmasını tavsiye ediyoruz.
Panik Atak Nasıl Tedavi Edilir? Panik atak tedavisinde bazı medikal ilaçlar ve psikoterapi tekniği kullanılır. SSRI, SNRI, benzodiazepin türü ilaçlar, rahatsızlığın tedavisinde kişiye özel olarak reçete edilebilir. İlaç kullanımını takiben kişi kendisini iyi hissetse de ilaç kullanımına devam edilmelidir.
Fitoterapi Uzmanı Dr. Öğr. Üyesi Serhat Koran “Bitkisel çaylar şifalı olduğu kadar zararlı da olabilir. Örneğin adaçayının fazlası çarpıntı ve krampa yol açabilirken, papatya çayının da fazla tüketilmesi alerjik reaksiyonlara neden olabilir” dedi.
Sinir sistemini güçlendiren hareketler arasında; Derin derin nefes almak, yalın ayak toprak üzerinde yürümek, güneş ışığından faydalanmak, yoga yapmak, yeteri kadar magnezyum almak, omega 3 yağ asitlerini tüketmek, spor yapmak, yeşil çay içmek, papatya ve ıhlamur çayları tüketmek yer alıyor.
Kişi stres dönemlerinde odaklanma zorluğu yaşar, konsantrasyon problemleri görülür, Unutkanlık ve dalgınlık gibi sorunlarla sık karşılaşılır, Sinirli ruh hali görülür, kontrolsüzlük duygusu ortaya çıkar, Kişi kendini üzgün, kızgın, baskı altında hisseder.
Bu yöntemler dışında dans etmek, egzersiz yapmak, yoga yapmak, müzik dinlemek, kendinize biraz zaman ayırmak, rahatlatıcı banyolar, meditasyon, ve masaj sinir atakları ile savaşmaya yardımcı olabilir.
Beyin normalde kan-beyin bariyeri ile dolaşan moleküllerden korunur. Ancak tekrarlanan stres altında, bu bariyerde sızıntı oluşur ve dolaşan iltihaplı proteinler beyne girebilir. Beynin hipokampüsü öğrenme ve hafıza için kritik bir beyin bölgesidir ve bu tür durumlara karşı özellikle savunmasızdır.
Stres bizi sadece duygusal olarak etkilemez. Aklınıza gelebilecek her türlü sağlık sorununun sebebi olabilir. Araştırmalar stresin obezite, kalp hastalığı, Alzheimer hastalığı, diyabet, depresyon, sindirim sistemi hastalıkları, astım ve daha birçok durum için riski artırdığını gösteriyor.
Sarı Kantaron
Genel anksiyete bozukluğu için, St. John Wort en çok tercih edilen bitkisel tedavilerden biridir ve OKB hastaları üzerinde de olumlu etkiler göstermiştir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri