Pıhtı atmasını önlemek için sağlıklı yaşam önerileri Damarlara baktırmak çok etkili. Rutin tetkikleri yaptırıp düzenli beslenmek ve yağsız gıdalarla, şeker tuz alımını minimale indirgeyerek beslenmek gerekir. Egzersiz, yürüyüş ve spor yapmak kolesterol ve yağ oranını azaltıyor.
Hızlı müdahale edilmezse felç oluşabilir. Beyne pıhtı atması, bilişsel düzeyde algılama bozukluklarına ve algı kaybına, şuurda bozulmalara da yol açabilir. Bu gibi olası sonuçlar gerekli fizik tedaviler ile desteklendiğinde hastada iyileşme görülebilir.
Derin ven trombozunda başlangıçta toplardamar içinde taze, yumuşak bir pıhtı bulunur ve ilk günlerde toplardamarın içerisine kateter yerleştirilmesi ve bu kateterden pıhtı eritici ilaç verilmesi ile pıhtı 24-48 saat içinde eritilebilir.
Kanda fibrin adı verilen proteinler, trombositlerle biraraya gelerek kan pıhtısını oluşturur. Bu süreç kan kaybını yavaşlatıp, aşırı kan kaybını önlediğinden vücut için hayati önem taşır. Kanama durup, vücuttaki tehlike sinyali geçtikten sonra, kandaki pıhtılar parçalanır ve vücuttan uzaklaştırılır.
Beyne pıhtı atması durumunda ciddi bir fizik tedavi programı uygulanır. Bu fizik tedavi programı da yaklaşık olarak 10 - 12 ay arasında gerçekleşmektedir. Beyne pıhtı atması tedavisinin ardından iyileşme sürecinde dikkat edilmesi gereken en temel noktalardan biri rehabilitasyon programına uyum sağlayarak aksatmamaktır.
İlgili 28 soru bulundu
Pıhtı atması; beyin damarlarının tıkayıcı (trombo-embolik) hastalıkları, felç, konuşma bozuklukları, görme bozuklukları, duyusal etkilenmeler ve psikokognitif (algılama ve değerlendirme) bozukluklar gibi nörolojik kayıplara ve vücutta sistemik etkilenme ve işlev bozukluklarına hatta bazen ölüme yol açabilir.
Beyne pıhtı atması riski, kalp hastalığı, yüksek tansiyon, yüksek kolesterol, diyabet, obezite, sigara içme, aşırı alkol tüketimi ve hareketsiz yaşam tarzı gibi risk faktörlerine sahip olan kişilerde daha yüksektir.
Kan Sulandırıcı İlaçlar vücutta yeni bir pıhtı oluşmasını engeller ama engelleme bu yüzde yüz değildir. Seyrek olarak kan sulandırıcı alan birinde pıhtı oluşabilir. Bu ilaçlar pıhtı oluşmasını ve oluşan pıhtının büyümesini engeller. Ancak daha önceden oluşmuş pıhtıları eritmez.
Damar pıhtılaşması tanısı konduğu anda kan sulandırıcı ilaç başlanması gerekir. Bu tedavi en az 3-6 ay devam eder. Kan sulandırıcı ilaçlar kanı sulandırarak yeni pıhtı oluşumunu engeller ve pıhtının akciğere atma ihtimalini en aza indirir. Kan sulandırıcı ilaç tedavisi var olan pıhtıyı temizleyemez.
Pıhtı atma sorunu aniden gelişebileceği gibi zamanla da etki gösterebilir. Beyin, kalp ve böbreklere giden damarlarda meydana gelen pıhtı atması hayati risk taşır. Bu pıhtı vücudun her noktasında gerçekleşebilir. Kan dolaşım yolu ile de bir organa sıçrayabilir.
En önemli belirtiler ani başlayan nefes darlığı, sık soluk alma, göğüs ağrısı, çarpıntı ve kan tükürme şikâyetidir. Göğüs ağrısı hastanın nefes almasını engeller ve bıçak saplanır tarzdadır. Öksürük nadir de olsa görülür. Yine bacakta ağrı, şişlik ve ısı artışı olabilir.
Derin Toplardamar Pıhtısı (DVT) ve Akciğer Embolisi
Vücudunuzun içinde, cildinizden uzakta derin toplardamarlar vardır. DVT esas olarak bacağınızda veya kalçanızda (alt ekstremite trombozu) olur fakat kolda ya da omuzda da (üst ekstremite trombozu) gelişebilir. Küçük pıhtılar bazen kendi başlarına çözülürler.
Koroner arterlerde (kalp atardamarlarında) oluşan pıhtı, kalbi besleyen damarların tam tıkanıklığına ve tedavi edilmezse kalp krizine neden olur. Koroner anjiografi laboratuarında girişimsel yöntemler ile kan akışının tekrar sağlanması ve yardımcı ilaç tedavisi ile kalp fonksiyonlarının korunmasını sağlanır.
İbrahim Saraçoğlu kanda pıhtılaşma sorununa karşı limon suyunu önermektedir. Yarım bardak suya ekleyeceğiniz 1 yemek kaşığı limon suyunu her gün düzenli tüketebilirsiniz. Kanı en çok ne sulandırır diye düşünüyor ve ekşi tadı seviyorsanız limonu ve limon suyunu tüketmeniz gayet keyifli bir seçenek olacaktır.
İnme veya geçici inme geçiren kişiler, inme tekrarlaması açısından risk altındadır. Bu nedenle koruyucu tedavi yaklaşımları ile önlem almak gerekir. Her yıl meydana gelen inmelerin %25'i tekrarlayan inmedir. İnmeden sonraki 5 yıl içinde ikinci kez inme oluşması riski %40'a kadar yükselebilir.
Beyne pıhtı atmasının en önemli belirtileri; Yüzde tek taraflı kayma, vücudun bir tarafında, aniden ve daha önce olmayan kuvvetsizlik, bir kolu ve bacağın tutmaması, uyuşma ve karıncalanma, konuşmanın bozulması ve görmede kayıp yani geçici körlük oluşmasıdır.
Aspirinin de arasında bulunduğu antiplatelet ilaçlar, plateletlerin birbirlerine bağlanma yeteneklerini azaltarak pıhtı oluşumunu engelleyen ilaçlardır. Aspirin pıhtı oluşumunu engelleyerek arterlerde kalp krizini tetikleyebilecek kümelenmelerin oluşumunu da engeller.
ECOPİRİN enterik kaplı tabletlerin her biri 150 mg asetilsalisilik asit adlı etkin madde içerir. Asetilsalisilik asit, trombosit olarak adlandırılan pıhtılaşma hücrelerinin kümeleşmesini önleyerek etkisini gösterir.
İşte yukarıda sayılan neden veya nedenlerle kan sulandıcı tedavisi altında iken veya bir iki günlük kan sulandırıcıyı herhangi bir nedenle bıraktığı zaman vücut otomatik olarak pıhtılaşma sistemini artırmaya başlar ve bu durum ani gelişen pıhtı, emboli veya trombüslere yani damarların tıkanmasına yol açar.
Pıhtı atmasını önlemek için sağlıklı yaşam önerileri
Damarlara baktırmak çok etkili. Rutin tetkikleri yaptırıp düzenli beslenmek ve yağsız gıdalarla, şeker tuz alımını minimale indirgeyerek beslenmek gerekir. Egzersiz, yürüyüş ve spor yapmak kolesterol ve yağ oranını azaltıyor.
Kan sulandırıcı bitkiler arasında zencefil, zerdeçal, ıhlamur, kırmızıbiber, üzüm çekirdeği, papatya ve tarçın en önde gelenlerdir. Bu bitkilerin taze formları, toz halindeki baharat formları ya da bitki çayı formlarının hepsinde kan sulandırıcı etki olup çok dikkatli kullanılmalıdır.
Bacakta meydana gelen pıhtılaşmadan dolayı toplar damar boyunca meydana şişlik gelir. Yürüme ve hareket etme sırasında bacakta ağrı ve yürüme zorluğu meydana gelebilir. Bacakta meydana gelen pıhtılaşmanın olduğu bölgede sıcaklık artışı yaşanır. Bacak derisinde renk değişikliği ya da morarma medyana gelebilir.
Beynin kan akımı tekrar sağlanırsa hastalık hafif atlatılabilir. İlk inme belirtilerinin oluşmasından sonra 4-5 saate kadar trombolitik tedavi denilen pıhtı eritici ilaçların uygulanması yararlı olabilmektedir. Diğer bir tedavi seçeneği ise mekanik pıhtı çıkarımı denilen işlemdir.
İnme veya geçici iskemik atak (GİA) sonrası ikinci kez inme geçirme riski, ilk 6 saatte yaklaşık %1, 12 saatte %2, 2. günde %3, 7. günde %5 ve 10. saatte %10 artmaktadır. Bu nedenle, inme veya GİA, acil tanı ve tedavi gerektiren tıbbi bir acil durumdur.
Beyne pıhtı atarak felce hatta ölüme kadar giden bu tehlikeli durum ise öncesinde kendini baş dönmesi ve unutkanlık gibi şikayetler ile belli ediyor.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri