İfade ve sorgu ayrımı, işlemin yapıldığı evreye değil (soruşturma-kovuşturma) yapan makama ilişkin bir ayrımdır. İfade almayı savcı kendisi yapabileceği gibi savcının talimatıyla kolluk da yapabilir. Savcının ifade alma zorunluluğu yoktur.
Karakolda ı̇fade veren kişi soruşturmayı yürüten savcı tarafından bilgi alınma maksatlı çağırılır. Savcı yürüttüğü dosya üzerinde konuları aydınlatmak için çalışır. Buna göre de şüpheli gördüğü kimseleri çağırıp ifadesine başvurur.
Yani sorgu ile ifade alma işlemi arasındaki temel farklılık; ifade verme işlemi kolluk görevlileri (polis, jandarma, sahil güvenlik) veya savcılık tarafından yerine getirilirken, sorgu yapma işlemi mutlaka bir hakim tarafından yerine getirilir.
Bir ceza soruşturması kapsamında kişinin ifadesinin alınmasına karar verildiğinde savcılık kolluğa (polis, jandarma vs.) talimat vererek kişinin karakolda ifadesinin alınmasını ister veya bizzat adliyede kendisi ifade alır. Keza mahkeme aşamasında da kişinin beyanına başvurulabilir.
İfadeden sonra kişi genellikle savcı tarafından tutuklama veya adli kontrol istemiyle sulh ceza hakimliğine sevkedilir. Burada sulh ceza hakimi şüphelinin yargılama süresince tutuklu veya serbest şekilde yargılanacağına karar verir. Bu sorgunun konusu tamamen kişinin tutuklanmasının gerekli olup olmadığı üzerinedir.
İlgili 34 soru bulundu
Savcı, kanuna aykırı olarak gerçekleşen suçların araştırılıp değerlendirerek ihbar ve şikayetleri çeşitli kaynaklardan araştırmaktadır. Suça dair bilgi, ihbar ve konuları ayrıntılı olarak soruşturmaktadır. Savcı, hukuk temelinde suç oluştuğu ve haberi aldığı andan itibaren devlet adına soruşturma yapmaktadır.
İfadeye çağırma işlemi ya bir çağrı kağıdıyla ya bizzat kolluğun (polis, jandarma) ikamete gelmesiyle ya da uygulamada en yaygın usul olan telefonla çağırma yöntemiyle yapılmaktadır. Kişinin çağrıldığı an gitme gibi bir zorunluluğu bulunmamakta ancak uygun bir süre içerisinde ifade vermeye gitmesi tavsiye edilmektedir.
Cumhuriyet savcısı, hukuk davası açılması için gerekli şartların varlığı hâlinde, dava açmak zorundadır. Cumhuriyet savcısı, yer aldığı hukuk davalarında, dava açma, kanun yollarına başvurma, delillerin toplanmasını isteme gibi “taraf” olmaya bağlanan her türlü yetkiyi kullanabilir.
Adalet Bakanı Bekir Bozdağ, hakim ve savcıların kapılarının halka daima açık olması gerektiğini belirterek, sözlerini şöyle sürdürdü: "Hakim ve savcı, tarafsızlığını, bağımsızlığını, kapıları kapatarak, kapıların arkasına saklanarak, vatandaşla, avukatla görüşmeyerek temin edemez.
Avukat hazır bulunmaksızın kollukça alınan ifade, hâkim veya mahkeme huzurunda şüpheli veya sanık tarafından doğrulanmadıkça hükme esas alınamaz (CMK m.148/3-4).
Soruşturmanın yürütülmesinden sorumlu kişi Cumhuriyet savcısıdır. Cumhuriyet savcısı bizzat veya emrindeki polis ve jandarma görevlileri aracılığıyla soruşturmayı yürüterek tüm delillerin toplanmasını (suç aleti, kayıtlar, raporlar, müşteki, şüpheli ve tanık ifadeleri gibi) sağlar.
savcı soruşturmanın kralıdır, hakim ise kovuşturmanın. savcı yeterli şüpheye bakar, hakim tutuklamada kuvvetli şüpheye, kararda ise kesinliğe. savcı ifade alır, hakim ise sorguya çeker. savcı sevk edip hakim düşünsün gerisini der, hakim dosyayı inceler, düşünür, kararını verir.
Sulh ceza hakimliğindeki sorgu sırasında cübbe giymeniz gerektiğinden cübbenizi yanınızda taşımanızı öneririm. Mesai saatleri içinde adliyelerde bulunan baro odalarından 1 TL karşılığında cübbe kiralamak da mümkün.
Polis/savcılık bir suç duyurusu varsa tahmini olarak ne kadar sürede şüpheliyi ifade için çağırır? Savcılığın çalışma hızına göre ifadeye çağrılma süresi 1 hafta ile 1 ay arasında değişir. İfade sonrası savcılık delil toplar. Sonra kyok verir veya iddianame hazırlar.
Savcının ifade alma zorunluluğu yoktur. Savcı yalnızca kolluk tarafından alınan ifade üzerine veya şüpheli/sanığın ifadesini hiç almadan da iddianame düzenleyebilir. İfade ve sorgu usulü CMK. m.145-148 arasında ayrıntılı olarak düzenlenmiştir.
İfade verdikten sonra mahkeme ne zaman olur sorusu ifadeye çağrılan ve kolluk görevlileri tarafından ifadesi alınan kişilerin en çok merak ettiği konulardandır. İfade alma yalnızca polis, jandarma gibi kolluk görevlileri ya da savcılık tarafından yerine getirilen bir işlemdir.
“Bir hâkimin üstü ya da konutu- suçüstü durumunda ve ağır ceza halleri dışında- aranamaz ancak 'yoklama' yapılabilir. Yoklama, kişinin hissetmeyeceği şekilde elin dış yüzeyi ve hafif bir baskı ile, 'üzerinde yabancı bir cisim var mı yok mu' şeklinde bakılmasıdır. 'Arama' ise daha farklı- kapsamlıdır.
Bu kanunun 88. maddesinde, "Ağır ceza mahkemesinin görevine giren suçüstü halleri" dışında suç işlediği ileri sürülen hâkim ve savcılar yakalanamaz, üzerleri ve konutları aranamaz, sorguya çekilemez." denilmekte.
2802 sayılı Hakimler ve Savcılar Kanunu'nun 88. maddesine göre, “Ağır ceza mahkemesinin görevine giren suçüstü halleri dışında suç işlediği ileri sürülen hakim ve savcılar yakalanamaz, üzerleri ve konutları aranamaz, sorguya çekilemez.
(Değişik:RG-1/3/2014-28928) Cumhuriyet savcılarınca, adlî görevler ile ilgili emir ve talimatlar, kolluk birimlerinin aralarındaki işbölümü ile kolluk teşkilâtlarının görev ve yetki alanlarına göre verilir. Adlî kolluk, adlî görevlerin haricindeki hizmetlerde üstlerinin emrindedir.
Türkiye'de savcılık
Cumhuriyet başsavcısı cumhuriyet savcısının hiyerarşik amiridir.
Savcı mütalaasının beraat yönünde olması halinde, sanık ya da müdafii mütalaaya itiraz etmeyecektir. Savcının mütalaasında sanığın cezalandırılmasını istemesi halinde verilen süre içerisinde mütalaaya karşı mahkemeye verilecek bir dilekçeyle esas hakkında yazılı savunma yapılacaktır.
Savcılığa şikâyet edilmiş olan kişiler, mahkemeye gönderilmez ise ifadelerini emniyet müdürlüğünde verir. Şüpheli olan yani savcılığa şikâyet edilen kişiler, ifade verdikten sonra ifadeler savcı tarafından incelenir.
eğer ifadeye gitmezseniz bu süreçlerde, ilgili polis memurları çağrı yapıldığını, ancak belirtilen süreç içerisinde ifadeye gelinmediğini belirterek evrağı savcı'ya iade eder. o aşamadan sonra savcı ilgili karakol'a "yapılan çağrı sonrası ifade vermediğinden xx tarih ve saatinde yy adliyesinde bulundurulmasına" diye ...
Mahkeme Her Hangi Bir Konuda Karar Vermeden Önce O Konuda Müdafi veya Vekile Söz Vermek Zorundadır. CMK'nun 33'üncü maddesine göre duruşmada verilecek kararlar, Cumhuriyet savcısı, duruşmada hazır bulunan müdafi, vekil ve diğer ilgililer dinlendikten sonra verilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri