Ses tonu etkili bir iletişimde önemli etkenlerden biridir. Konuşurken ses tonu çok iyi ayarlanmalı, güven verici ve tok olmalıdır. Fısıltı gibi monoton konuşma karşıdakini ikna edemediği gibi olumsuz bir izlenim de yaratır. İstikrarlı bir ses tonu, iyi ayarlanmış konuşma biçimi ikna edici olacaktır.
Ses tonu, bir kişinin coşkusunu, neşesini, üzüntüsünü ve hatta yorgunluğunu yansıtabilir. Bu nedenle, bir kişinin ses tonu, dinleyicilerin ona olan tepkilerinde belirleyici bir faktördür. Sonuç olarak, ses tonu, iletişim ve müzikal performanslarda önemli bir role sahiptir.
İşitsel çekicilik, fiziksel çekiciliğin önemli bir işareti olarak görülebilir. Yapılan araştırmalar, hem kadınların hem de erkeklerin duydukları çekici bir ses tonunu, çekici bir fiziksel görünüşle ilişkilendirdiğini gösteriyor.
Ses tellerimizdeki bu titreşimi sağlayan da soluk verirken akciğerlerimizden çıkan havadır. Bu havanın ses tellerimizi titreştirmesiyle oluşan ses dalgaları ağzımıza gelir. Ağzımızın içinde de özellikle dilimizin ve dudaklarımızın farklı hareketleriyle değişime uğrar. Bu sayede farklı sesler çıkarabiliriz.
Vücuttaki diğer değişimler gibi, ses değişimi uğramaya başlar. Ses tonu, ses tellerinin uzunluğu ile gırtlak yapısına bağlı olarak değişir. Büyüme devam ettikçe seste çatallaşma meydana gelebilir.
İlgili 34 soru bulundu
Ses tonu da tıpkı koku ve yüz simetrisi gibi kişinin genleriyle ilişkili olan bir özellik.
Genetik sesi gırtlak, boyun, yüz ve çene hatlarımız yani genetiğin yüksek payı olan vücut yapımızla ve gonozomlardan gelen genler ses tonumuzda çevresel faktörler gibi önemli bir rol oynar. İnsan genetiğinin seste etkili olduğu ortadadır fakat bunun çevresel etkiye göre ne kadarlık bir oranda olduğunu söylemek güçtür.
Sesimiz de tıpkı parmak izimiz gibi sadece bize özgü ve eşsizdir. Sesleri algılayan elektronik cihazlar, her bir insanın sesini bu nedenle rahatça ayırt edebiliyor. Ancak kulağımız bazen birbirine yakın renklerdeki sesleri aynıymış gibi duyabilmekte.
Kadınların seslerinin erkeklere oranla daha ince bir yapıya sahip olmasının nedeni ses tellerinin yapısı ile bağlantılıdır. Kadınlara ait ses tellerinin uzun olması, onların sesinin daha ince olmasına neden olmaktadır. Erkeklerin ses tellerinin kısa olması ise kalın bir yapıya sahip olmasına neden olur.
Bu faktörler arasında ses tellerinin titreşme frekansı, ses tellerinin uzunluğu, boğazın, dilin, dişlerin, çenenin, yanakların ve genel olarak ağzın hareketlerindeki farklılıklar, havanın durumu ve sıcaklığı, ses yolaklarında bulunan kimyasallar ve daha nicesi...
Bilime göre kadınlar, kendilerine eş ararken James Blunt'ınki gibi pes sesler yerine Barry White'ınki gibi derinden gelen tonları ve kalın sesleri tercih ediyor. İskoçya'daki St. Andrews Üniversitesi'nde yapılan bir araştırma, kadınların özellikle üreme dönemlerinde erkeksi sesleri tercih ettiğini ortaya koydu.
Ergenlik Döneminde Temel Frekans
Ergenlikte ses değişimi ortalama 3-6 ayda tamamlanırken en fazla 1 yıl sürer. Kızlarda ses değişimi 15 yaşında, erkeklerde 14-15 yaşında tamamlanır.
17 ile 18 yaşlarına gelindiğindeyse değişim tamamlanmaktadır ve yeni ses yapısına kavuşulmaktadır. Kadınlarda ses genel olarak 17 ile18 yaşlarına gelindiğinde ses değişimi tamamlanmaktadır ve yeni ses yapısına kavuşulmaktadır.
Ses şiddetinin yüksek olması kokleadaki tüy hücrelerinin hasar görmesine neden olabilir. Bu durum sesin şiddetine ve maruz kalma süresine bağlı olarak geçici ya da kalıcı duyma kaybına neden olabilir. Şiddeti 85 desibelin üzerinde olan sesler kulağa zarar verebilir.
Zor duyduğumuz ses tonuna FISILTI adı verilmektedir.
Erkeklerde; tenor, bariton, bas. Kadınlarda; soprano, mezzo-soprano ve altodur.
Böyle olunca nağmeli olması bir kenara Allah'ın, insanların iletişim kurabilmeleri için yarattığı kadın sesi bile erkeğe haram kabul edilmiştir.
Ses kısıklığını gidermek için küçük bir bardak suya 2 çorba kaşığı sirke ve bir çay kaşığı bal ekleyip tüketebilirsiniz. Papatya, zencefil gibi rahatlatıcı çaylar boğaz ağrınızın dinmesine vesile olup, sizi rahatlatacaktır. 1 tatlı kaşığı bala 4-5 damla limon damlatıp gargara yapıp tüketmek boğazınızı yatıştırır.
Alto, kadın ve çocuk seslerinin en kalın (pes) olanı. Kontralto da denir. Ses alanı sol ile ince fa arasında 2 sekizliden bir ses fazladır. Bu alan Türk müziğinde kaba rast (sol) muhayyer (la) arasında diye tanımlanır.
Ancak ses dalgalarını oluşturan ses telleri titreştiğinde bu titreşimler boynumuzdaki ve başımızdaki kemikler tarafından da iletilir. Kokleaya ulaşan bu titreşimlerin frekansı havada yayılan sesin frekansından daha düşüktür. Kendi sesimizi bu iki farklı yoldan ulaşan ses dalgalarının birleşimi şeklinde algılarız.
Kendi Sesimizi Başkalarının Duyduğu Gibi Nasıl Duyarız? Hava yardımıyla dış kulaktan gelen sesi titreşimsel olarak iç kulağa iletir. Konuştuğumuzda hem kendi sesimizi hem de havada oluşan yansımasını duyarız. Ses tellerinden çıkan titreşimler üç küçük kemikçiği yok sayarak direkt iç kulağa ulaşır.
Ses, kaynaklarından çıktığı zaman havada yayılıp kulağa kadar gelerek kulak zarını titreştirir. Kulak zarında oluşan titreşimler kulağın iç bölümüne iletilir. Bu titreşimler belli bir ileti taşır. Bu iletiler ise beyne ulaştığında ses duyulmuş olur.
İnsan sesi yaşlandıkça değişir.Bunun nedeni larenks (hançere, gırtlak), solunum sistemi, ağız ve boğaz dokusundaki anatomik değişiklikler. Bunların bir kısmı kas atrofisi (organların körelmesi), dokuların sertleşmesi ve zarların kuruması sonucu ortaya çıkar.
Özellikle erkeklerde ses telleri, daha uzun ve kalın bir yapıya bürünerek sesin kalınlaşmasına yol açarlar. Bu süreç yaklaşık olarak 18 yaşına kadar devam eder. Ses değişiminin ilk evresi başlangıç (pre-mutasyon) evresidir. Sonrasında ise değişim (mutasyon) ve değişim sonrası (post-mutasyon) evreleri yaşanır.
Yaşlandıkça ses telleriniz gevşiyor ve konuştukça hava sızdırıyorsunuz, böylece sesiniz hırıltılı bir hale geliyor. Bu aynı zamanda, neffessiz kaldığınız için çok uzun cümleler kuramamanız anlamına geliyor. Ayrıca, kaslar zayıfladığı için yaşlandıkça sesiniz inceliyor.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri