Sevgi eksikliği, çocuğun kendi egosuyla kuracağı sağlıklı ilişkiyi de zorlaştırabilir. Bu da çocuğun kendisine karşı yıkıcı, eleştirel bir tutum sergilemesine neden olabilir. Çocuğun kendisini yüksek bir standartta yargılaması, gelecekte öz güven problemi endişe ve depresyon gibi sorunlara işaret eder.
Sevgisiz insan nasıl davranır? Güvensizdir, çekiniktir, uzaktır, soğuktur. Sevilmediğini hisseden kişi kendisini korumaya alır. Çevresini kuşatan sevgisizliğe öfkelidir.
Sevgi yetersizliği sonucunda çocukta kendine ve çevreye karşı güvensizlik ve olumsuz duygular gelişebilmektedir, dünyanın korkutucu bir yer olduğunu ve kendisinin hep yalnız kaldığını düşünebilir, sevgisiz büyütülmüş çocuk acısını ve tedirginliğini dışarı vuracak davranışlar geliştirebilir.
Sevgisiz büyüyen çocuk, yetişkinliğinde, en küçük eleştiriye dahi aşırı hassasiyet gösterebilir. Çocukluk deneyimlerinin ağırlığını hep üzerinde taşıyor olabilir. Duygularını yönetmekte zorlanıp, fazla düşünme eğiliminde olabilir. Çocuk büyüdüğünde ebeveyniyle kurduğu bağı bilinçdışı şekilde tekrarlar.
İlgili 24 soru bulundu
İlgisiz Çocuk Sendromu Yaşayan Çocukların Davranışları
Daha çok içine kapanık, sessiz bir ruh hali içinde olurlar. Sosyalleşmek, dışarı çıkmaktan çok evde oturmayı tercih ederler. Konuşmakta zorlanırlar, kendilerini ifade etmekte oldukça zorlanırlar. Çoğunlukla televizyon izleyerek mutlu olurlar.
Anne sevgisi doyurulmamış çocuklar hayata güven duymakta zorlanırlar, etraflarına şüphe ile bakarlar, iş yerinde iş arkadaşlarına, evde eşine güven duyamazlar. Annelerinden alamadıkları, tamamlayamadıkları sevgiyi devamlı etraflarında ve başkalarında ararlar, kendilerinden istenen sevgiyi de başkalarına aktaramazlar.
Yeni doğanlar beslenip korunmalarına rağmen ilgi, şefkat ve sevgi görmezlerse gelişim geriliği yaşayabilirler. Hatta bu eksiklik nedeniyle ölebilirler dahi. Yetişkin bireyler için durum daha da karmaşıktır ama sevgisizlik onlar için de aynı etkileri gösterir. Tam da bu nedenle duygusal yakınlık oldukça önemlidir.
Öz sevgi eksikliği bir çok farklı alanda kendine kıymet vermeme, hatta zarar verme, zarar gördüğünü fark etmeme gibi sonuçları olabilen koşulları çağırır. Öz sevgi eksikliği olan kişi sürekli diğerlerinin ilgisine, dikkatine ve onayına ihtiyaç duyar.
İnsanın kendi içinde hissettiği o gerçek sevgi; kişiye ve nesneye kişinin bütün içtenliği ile davranmasıdır. Karşımızdaki kişiye onun isteklerine, hayallerine, umutlarına ve sıkıntılarına ortak olmak ve gösterilen bütün bu çabayı hiçbir karşılık beklemeden mutluluk içerisinde yapmaktır.
Sevgi, ilişki zenginleştikçe büyür.
Emek ister. Onu büyütmek size düşer. Tohumu ektikten sonra sulamaya, yeşeren filizlere özen göstermeye benzer. Ancak saygı ve şefkat ile bezenmiş, zengin bir ilişki kurulabildiği taktirde duygu güçlenebilir.
Sevgiye karşı doyumsuzdurlar. Sevgi Açlığı Neden Kaynaklanır, sevgi açlığı bebeklik döneminden itibaren bebeklik çocukluk ve gençlik dönemi hatta ve hatta yetişkinlikte de devam eden anne ve baba tarafında sevildiğini hissetmemekten kaynaklanan bir durumun sonucudur.
Sevgi, motivasyonun anahtarı; yaşamayı, yaratmayı, kendinizi ilerletmeyi ve başkalarına dokunma isteğinize olanak tanıyan şeydir. Yani sevgi de tıpkı beslenme gibi, bedensel ve ruhsal bütünlüğünüz için hayati bir ihtiyaç.
Sevgi, sevilen kişide anlaşıldığı, benimsendiği, önemsendiği duygusu yaratır, değerlilik duygusu verir. Sevgi seven kişide de mutluluk, huzur ve güven yaratır. Sevgi gelişen ve geliştirilebilen bir olgudur. Olgun sevgi, iki kişinin bireyselliklerini yitirmeden bütünleşmesidir.
Aşk madde bağımlılığı gibi olabilir.
Basit bir duygudan tehlikeli bir uyuşturucuya ve bir çeşit bağımlılığa dönüşebilir. Burada kişi aşık olduğu insanı tekrar tekrar aramak veya düşünmek zorundadır. Örneğin aşık olduğu kişi tarafından sürekli hakarete uğrayan ancak vazgeçemeyen kişilere sık rastlarız.
aşk 1. Bir kimse veya bir şeye karşı duyulan çok kuvvetli sevgi ve bağlılık, aşırı muhabbet.
Öz-şefkatli olun
Çok çalıştığımızda kendimize bir mola vermek ya da belki kendimize şefkat ve sevgi dolu bir mektup yazmak, başka birinin bize söylemesini istediğimiz şeyleri kendimize söylemek güçlü öz şefkat pratikleridir. Yöntemimiz ne olursa olsun, öz-şefkat uygulamak, öz sevgiyi geliştirmenin harika bir yoludur.
Öz Sevgi; kendinizi sevmek, kendinizi tamamen kabul etmeniz, kendinize nezaket ve saygıyla davranmanız ve büyümenizi ve refahınızı beslemeniz anlamına gelir. Kendini sevme, yalnızca kendinize nasıl davrandığınızı değil, aynı zamanda kendinizle ilgili düşüncelerinizi ve duygularınızı da kapsar.
sevgi ve saygının olmadığı bir dünyada adalet olmaz barış, huzur olmaz mutlu ve sağlıklı bir hayat yaşanmaz. saygı yoksa kavgalar savaşlar kaçınılmaz olur. kimse birbirini sevmezse hayattan tad alamazlar. robottan farkları kalmaz. cinayetler artar, kavgalar çoğalır, yani berbat bir dünya ortaya çıkar.
Özetlersek, sevgiyi bir yaşantı, somut bir yaşamsal süreç olarak değil de, soyut bir kavram olarak gören bu tanımlamalara göre sevgi, bir kişiye ya da bir şeye karşı duyulan ilgi, bağlılık, içtenlikli yakınlık duygusu, derin sevecenlik; o kişinin ya da şeyin iyiliğini isteme, ona içten bağlanmadır.
Sevgi kelimesinin içerisinde bir içtenlik ve aynı zamanda da karşıdaki kişiye karşı hissedilen duygu olduğunu belirten Prof. Dr. Nevzat Tarhan, “İnsana seni seviyorum dendiğinde aslında o insana senin hakkında sıcak dostluk, samimi duygular hissediyorum, senin dostunum gibi bir anlam da çıkıyor.
Bebek, hareket becerisi arttıkça ve dünyayı kendi başına keşfetmeye başladıkça, kendisini en güvenli hissettiği kişiden –yani annesinden- ayrılmanın da ne kadar kolay olabildiğini anlar. Bu sebeple bebek annesinden ayrılmaya hiç tahammülü yokmuşçasına tepkiler gösterir.
1-3 yaşındaki bir çok çocuk ısırma ve/veya vurma döneminden geçer. Bu yaşlardaki çocuklar duygularını kelimelerle ifade edemezler ve bu nedenle de ilgi çekmek ya da gerilimlerini ifade etmek amacıyla anne-babalarını, diğer çocukları veya bakıcılarını ısırabilir, onlara vurabilirler.
Bağımlı Anne Sendromu ve Zararları
1 ila 6 yaş arası çocuklarda sık görülen bağımlı anne sendromu, doğum sonrası artarak devam eden anne sevgisinin bazı çocuklarda aşırıya kaçması durumudur. Sosyalleşme becerilerinin artış gösterdiği 3 yaşına kadar çocuklar annelerine bağımlıdırlar.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri