Kapağı kapattığında iç basınç artacağı için kaynama derecesi 100'den 150 ye çıkacaktır. Ama kapağı kapattığında suyun ısısını etkileyecek etmenleri azaltacağın için 150 derecelik kaynama ısısına daha çabuk ulaşacaktır. Yani kapalı kaptaki su daha çabuk kaynar.
Örneğin deniz seviyesinde suyun buhar basıncı atmosfer basıncına eşit olduğunda su kaynar. Suya ısı verdiğimizde su moleküllerinin hızını yani kinetik enerjilerini artırırız. Moleküller hızlandıkça buharlaşma miktarı artar. Suyun buhar basıncı atmosfer basına eşit olduğunda ise su kaynamaya başlar.
Suyun kaynama derecesi deniz seviyesiyle doğrudan ilişkilidir. Ancak günlük hayatımızda bunu genelde deniz seviyesinin üzerinde olacak şekilde kullanılırız. Yani evde ocakta kaynattığımız suyun kaynama derecesi 100 derecedir ve ortalama olarak 20 dakikada kaynamaktadır.
Su kaynamaya başladımı fokurdar çünkü 100 dereceye ulaşan suyun buhar basıncı ile hava basıncı eş değer oldugundan sadece yüzeyden değil tümüyle buharlaşma olur dipteki su buharlaşınca gaz durumuna düşer ve baloncuk oluşturarak yükselir.
bir sıvının kaynaması için buhar basıncının, dış basınçla eşitlenmesi gerekir. Eğer bir kabın ağzını tamamen kapatırsan o hiç kaynamaz ama bir süre sonra basıncı iyice yükselir ve kap patlar.
İlgili 24 soru bulundu
Yemeğin buharını kaybetmeyip diriliğini koruması için pişirirken tencerenin kapağının kapalı tutulması gerekiyor.
Suyun birden fazla kaynatılması sonucunda arsenik, nitratlar ve florür açığa çıkar.
Su; kokusuz, renksiz, berrak ve içimi hoş olmalıdır. Sular fenolik madde,siyanür amonyak, nitrat içermemelidir. Kalsiyum, Magnezyum, Sodyum, Demir, Nitrat gibi diğer kimyasal maddeler yönetmelikte belirtilen sınırlarda olmalıdır. – Fiziksel özellikler: Renk, koku, sıcaklık vb.
Hidrojen iyonları fazla olduğunda su asidik hale gelir ve pH değeri 7'den azdır. Tersi durumda, yani hidroksit iyonlarının konsantrasyonları fazla olduğunda suyun pH değeri 7'nin üzerinde çıkar. Sağlıklı ve kaliteli içme suyunun pH değerinin 6.5 ila 9,0 arasında olması beklenir.
Dolayısıyla atmosfer basıncının yüksek olduğu yerlerde suyun kaynama sıcaklığı daha yüksek, düşük olduğu yerlerdeyse kaynama sıcaklığı daha düşük olacaktır. Saf su deniz seviyesinde (basınç=1013 milibar) 100ºC'de kaynarken Erzurum, Kars, Van gibi rakımı yüksek illerimizde (basınç 800-850 milibar) 94ºC'de kaynar.
Uzmanların araştırmalarına göre kaynatma işlemi sırasında sudaki ağır metaller ve klor ortadan kalkmaz. Doğal olarak bu da sağlıklı bir çözüm olmayacağı anlamına gelir. Kaynatma işlemi sırasında suyun içerisindeki partikül yoğunluğu değişmez, fakat suyun tadında da farklılaşma yani acıma dediğimiz durum meydana gelir.
Herhangi bir şekilde güvenilir suya erişim olmadığı takdirde çeşme suyunun daha güvenilir bir şekilde tüketilebilmesi için su kaynatılabilir. Ancak kaynatma işleminin sadece suda bulunan virüsler, parazitler ve bakteriler dâhil olmak üzere hastalığa neden olabilecek mikropları öldüreceğini unutmamak gerekir.
Sayıları ısındıkça artan bu su buharı kabarcıkları tabakayı bir süre sonra itmeyi başarır. Bu da taşmaya yol açar.
Musluk suyunun kaynatılması durumunda suyun içindeki kalsiyum, magnezyum, karbonat kireç halinde çökeceğinden ve su mineralini kaybedeceğinden musluk suyunun kaynatılarak içilmesi önerilmemektedir.
Mavi Kapaklı kaynak (memba) suları içinde de Niğde'de çıkan Tekir, Eskişehir'de çıkan Kalabak, Bolu'da çıkan Abant, Kocaeli'nde çıkan Kipa, Sakarya'da çıkan Efemsu, Aydın'da çıkan Karlık Madran, Sakarya'da çıkan Fuska ve Aydın'da çıkan Şırlan suyu sağlık standartları yönünden en iyi 8 su markası olarak tespit edildi.
Sert Suyun Özellikleri Nelerdir? Sert su halk arasında kireçli su olarak da bilinmektedir. Geçici sert su olarak kabul edilen bikarbonatların fazla olduğu su, kaynama sonrasında yumuşar ve içilebilir hale gelir. Bu da geçici sert suyun tadını içilebilir hale getirirken, içindeki minerallerin kaybolmasına da engel olur.
Kabarcıklar suyun içindeki gazlardan kaynaklanır. Nitrojen ve oksijen gibi atmosferik gazlar suyun içinde eriyebilir. Suyun içinde bulunan gazın miktarı suyun sıcaklığına ve hava-su arayüzündeki atmosferik basınca bağlıdır.
Ancak günümüzde hala suyun donma noktası olarak deniz seviyesinde 0 santigrat derece kuralı geçerlidir. Suyun donma noktası ile beraber aynı zamanda kaynama noktası yine deniz seviyesi üzerinden ele alınan derece eşliğinde ifade edilir. Bu konuda örneğin su deniz seviyesinde 100 santigrat derecede kaynar.
Hayır değişmez çünkü su 100 °C'de kaynar, eğer daha fazla kaynatırsak sıcaklığı değişmez sadece buharlaşma olur .
Örneğin deniz seviyesinde (1 atmosfer basınçta) su 100°C'de kaynarken, 8848 metre yükseklikteki Everest Dağı'nın zirvesinde yaklaşık 70°C'de kaynar. Deniz seviyesinin altındaki yerlerde ise suyun kaynama noktası 100°C'nin üzerindedir.
Suyun içerisindeki zararlı maddeleri temizlemenin bir diğer yolu ise suyu kaynatmaktır. Suyu 2 ya da 3 dakika boyunca kaynatarak içerisindeki bakteri ve mikroorganizmaları öldürmek mümkündür.
Suyu yaklaşık 2 dakika kaynatarak su içindeki tüm bakteri ve mikroorganizmaları öldürebiliriz. Suyu kaynatmak su içindeki faydalı minerallere zarar vermez. Ancak çok uzun süre kaynatmak, su içindeki diğer gazların uçmasına ve suyun tadının bozulmasına yol açar.
Dezenfeksiyon, kalan parazitleri, bakterileri veya virüsleri klor, kloramin veya klor oksit ile öldürmek. Bu nedenle, kaynar su sadece bakterileri, virüsleri ve protozoanları yok etmeye yardımcı olduğundan, genellikle musluk suyunu kaynatmanıza gerek yoktur çünkü evinize zaten mikroplardan arınmış olarak ulaşır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri