Küf, birçok sağlık sorununa neden olabilen mikroorganizmaların bir türüdür. Bu nedenle, tavanda oluşan küf zararlı olabilir. Küfün bazı türleri solunum yolu rahatsızlıklarına, alerjik reaksiyonlara, astım semptomlarının kötüleşmesine ve diğer sağlık sorunlarına neden olabilir.
O yüzden bu koşulları sağlayan kapalı ortamlarda, nemli duvar, tavan ve parkelerde kolaylıkla çoğalabilir. Bu zehirli küf, yoğun olarak mikotoksin üretir. Mikotoksine maruz kalan insanlarda baş ağrısı, baş dönmesi, astım, eklem ağrısı gibi önemli sağlık sorunları ortaya çıkabilmektedir.
Mantar ve Küf Tehlikesi
Bu mikroorganizmalar odadaki duvarlarda tavanlarda zeminde ve hatta yataklarda bile büyüyebilir. Mantar ve küf zararlı kimyasallar ve toksinler salgılar. Bu toksinler insan sağlığına ciddi zararlar verebilir ve uzun süreli maruziyet durumunda solunum yolu deri ve göz tahrişine neden olabilir.
Küf, hem estetik hem de sağlık sorunlarına yol açabilir. Küf, kötü koku, lekeler ve yüzey hasarı gibi estetik sorunlara neden olabilir. Ayrıca, küf sporları havaya yayıldığında, alerjik reaksiyonlar, solunum yolu rahatsızlıkları, astım atağı ve diğer sağlık sorunlarına neden olabilir.
Küf mantarı sporları solunum yoluyla alınırsa hapşırma, kaşıntı, gözlerde sulanma, burun akıntısı, burun tıkanıklığı veya burun, ağız ve dudaklarda kaşıntı gibi belirtiler, ve/veya öksürük, nefes darlığı, hırıltı gibi astım belirtileri tetiklenebilir.
İlgili 41 soru bulundu
Rutubetli odalarda uyumak, boğazda tahriş, öksürük ve solunum yolu enfeksiyonları riskini artırabilir. Rutubetli ortamlar ayrıca mantar ve bakteri büyümesi için ideal bir zemin sağlar.
Bazı zehirlenmelerde belirtiler 30 dakika ile 1 saat içinde görülürken, gıda zehirlenmelerinin çoğunda belirtiler 6-12 saat içinde meydana gelir. Diğer türlerde ise belirtilerin görünmesi için birkaç gün ile bir haftaya kadar süre geçmesi gerekir.
Rutubetin zararları arasında küf alerjisi yer alır. Rutubetli duvarların küflenmeye başlamasıyla birlikte küf alerjisi baş gösterir. Küf alerjisi ile birlikte burun akıntısı, göz yaşarması ve hapşırma belirtileri yaşanır. Bu alerji daha sonra öksürük, nefes darlığı ve hatta astıma kadar ilerleyebilir.
Odadaki Rutubet Kokusu Nasıl Giderilir? Rutubet kokusunun geldiği odayı belirledikten sonra kokuyu gidermek için yarı yarıya hazırladığınız beyaz sirke ve su karışımını tüm dolap, pencere ve yüzeylere püskürtüp silin. Odadaki perde, kilim, yatak takımları gibi diğer eşyaları yıkayın ve mümkünse açık havada kurutun.
Boş bir sprey şişesine sirke ve karbonat koyun. (Sirkenin karbonatla etkileşime girip köpürüp taşmaması için sirkeden sonra karbonat koyabilirsiniz.) Sirke ve karbonat oranını lekenin durumuna ya da kullanım alanınıza göre belirleyebilirsiniz. Küflü bölgelere karışımdan sıkarak yarım saat bekletin.
Nem ve küf, solunum yollarına ciddi şekilde zarar verebilir ve bu hasar astım krizine yol açabilir. Tüm bu hastalıkların yanı sıra romatizma ve eklem ağrısı özellikle yaşlı insanlarda yaygındır. Aynı zamanda küf kokusu ve yüksek nem de uyku bozukluklarına neden olabilir.
Tavanda rutubet oluşumunun temel sebeplerinden biri yoğuşmadır. Isı farklılıklarının yarattığı su buharı iç yağmurlama dediğimiz suya dönüşür ve aslında akmayan bir terasınız varsa bile siz sürekli su problemi yaşarsınız. Çatı arasına serilen ısı yalıtım ürünü cam yünü levhaların amacı da bu buharlaşmayı engellemektir.
Bir sprey şişe içinde bir bardak su ve beyaz sirkeyi karıştırın. Bu karışımı rutubetli odalara oda spreyi olarak sıkın ve kurumaya bırakın. Köşelerde oluşan rutubet izlerine de doğrudan uygulayabilirsiniz. Cam önünde oluşan rutubetler için de karışımı sıkıp bez ile silebilirsiniz.
Tavandaki küfün engellenebilmesi için belirli aralıklar ile evin havalandırılması evde yalıtım problemi varsa bir an önce bu probleimin çözülmesi gerekir . Tavanın temizlenmesi pek mümkün olmasa da küf oluşan kısımların çamaşır suyu ile temizlenmesi küfün üremesini ve yayılmasını engelleyecektir .
Özellikle banyo yapıldığı zaman, su buharı banyonun tavanına ve duvarlarına temas eder. Banyo duvarları genellikle fayans olduğu için su buharından etkilenmez ancak tavanda durumlar farklılık gösterir. Banyo tavanı sürekli su buharına maruz kaldığı için, tavan kararması meydana gelir.
Evde rutubet kokusu ile karşılaşmamanız için oda içerisinde çiçek bulundurmamanız öneriliyor. Rutubet kokusu giderici niteliği taşıyan su ve beyaz sirke karışımının da rutubetli alanda kullanılması gerekiyor. Peteklerinizin önünü açık tutarak da evde rutubet kokusuna karşı önlem alabilirsiniz.
İyi yalıtım: İyi bir yalıtım, dışarıdaki nemin içeri sızmasını engeller ve rutubet oluşumunu önler. Çatı, duvar ve zeminlerin doğru şekilde yalıtılması, iç mekanlarda nem seviyesinin kontrol altına alınmasına yardımcı olur. Düzenli temizlik: Rutubetin oluşabileceği alanları düzenli olarak temizlemek önemlidir.
Nemli ve sıcak ortamlar rutubete neden olur. Bu yüzden evlerimizde banyo, tuvalet gibi ıslak alanların havalandırılması çok önemlidir ayrıca evdeki su sızıntıları da rutubetin başka bir sebebidir. Çatı veya duvarlarda oluşan çatlaklar da su sızıntısı yaparak rutubete yol açabilir.
Rutubetli alanlarda yaşayan birçok insanda üst solunum yolu rahatsızlıkları veya eklem ve kemik hastalıkları görülebiliyor. Hassas yapıda olan solunum sistemi için büyük sorun teşkil eden rutubet, çocukların sağlıklı gelişimini de olumsuz etkiliyor.
Çocuklarda ve Bebeklerde Bronşit Belirtileri
Enfeksiyonlar harici sigara dumanı, küf/rutubet, kimyasal kokular ve hava kirliliği ile hastalığın semptomları artabilir. Bronşitin Sık Görülmeyen Belirtileri Bronşit genellikle balgamlı öksürükle tanınır.
Astım, nefes darlığı, öksürük ve ateş gibi çeşitli hastalıklar; nemli havayı solumaya bağlı olarak gelişebiliyor. Neme bağlı olarak gelişen küf mantarların sporları ise akciğerde iltihaplanmaya varacak kadar büyük bir etki gösterebilir. Aspergillus denilen mantar, akciğerde zatürre ve pnömaniye davetiye çıkarır.
Diğer taraftan, sıcak ve rutubetli ortamlarda ev tozu akarları ortaya çıkabilir ve alerjik reaksiyonlara (astım semptomları, egzama ve rinit gibi) yol açabilirler. Akciğer sorunları olanlar, bebekler, çocuklar, yaşlılar ve bağışıklık sistemi zayıf olanlar daha fazla risk altındadır.
Sindirim yoluyla: En sık rastlanan zehirlenme yoludur. Sindirim yoluyla alınan zehirler genellikle ev ya da bahçede kullanılan kimyasal maddeler, zehirli mantarlar, bozuk besinler, ilaç ve aşırı alkoldür.
Rutubetli ortamlarda bulunan küf ve bununla birlikte salgıladığı toksinler kanser riskini artırabilir. Özellikle akciğer kanseri gibi solunum yoluyla ilgili kanserlerle ilişkilendirilen küf türleri uzun süreli maruziyet durumunda sağlık sorunlarına yol açabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri