- Marksizm'e, sosyalizme ve materyalizme bağlı bir akım olan toplumcu gerçekçi şiir; işçi, emekçi ve köylü sınıfının ezildiği temel düşüncesinden hareket eder. - Ancak Atatürk ilkelerinden özellikle halkçılık ve köycülük anlayışından da yararlanırlar.
Toplumcu gerçekçi hikaye anlayışı, büyük şehirlere göçün beraberinde getirdiği sorunlar ve sosyalizm üzerinde durmuştur. Bu eserlerde genellikle de siyasi ideolojiler ön plana çıkar. Bu akımı savunan sanatçılar, sanat toplum içindir anlayışını benimser.
Toplumsal gerçekçilik ya da sosyal gerçekçilik, 19. ve 20. yüzyılda üretilen gerçekçi tarzdaki yapıtlar arasında, toplumsal ya da siyasi içeriği olan örnekleri tanımlamak için kullanılan bir terimdir.
Toplumcu Gerçekçi Şiir Özellikleri Nelerdir? 1920'li yıllarda Nazım Hikmet öncülüğünde başlayan bir şiir anlayışıdır. Genellikle yoksulluk, yaşam mücadelesi, eğitimsizlik, işçi ve köylülerin ezilmesi, sömürülme, eşitsizlik ve baskı gibi toplumsal konuları ele almışlar ve şiirlerini de bu konular hakkında yazmışlardır.
Öz. Marksist estetiğin ikinci devresi Toplumcu-gerçekçilik olarak bilinir. 1934'teki Sovyet Yazarlar Birliği Kongresi'nde kararlaştırılan bazı ölçütler bu anlayışın içeriğini belirlemiştir. Sanatçıdan sosyalist devrime hizmet etmesini isteyen toplumcu anlayış angaje bir edebiyat kurmaya çalışmıştır.
İlgili 31 soru bulundu
Sanatın işlevini “yansıtma” olarak belirleyen hayata marksist bir pencereden bakan toplumcu gerçekçiler, sadece süregiden durumu eleştirmekle kalmazlar aynı zamanda topluma bir yol da gösterirler. Toplum gerçekliği, eserlere bu anlayış çerçevesinde neden-sonuç bağlamında yansır.
1 - Kuyucaklı Yusuf (Sabahattin Ali)
Günümüzde daha çok Kürk Mantolu Madonna romanıyla tanınsa da, Sabahattin Ali Türk Edebiyatı'nda toplumcu gerçekçiliğin erken dönem temsilcilerinden bir tanesidir.
Şairler "toplum için sanat" doğrultusunda toplumsal kaygı güderek eserler vermiş ve gelecekçilik (fütürizm) akımından etkilenmişlerdir. Bu anlayışta eser veren şairler, şiirde önemli olanın "içerik" olduğunu savunup sanatsal kaygı gütmeden ölçüsüz ve uyaksız şiirler yazmışlardır.
Cumhuriyet döneminin başında halkçılık, köycülük ve sosyalist bir dünya özlemi etrafında şekillenen, Anadolu insanına yönelme düşüncesi paralelinde filizlenen ve Nazım Hikmet'in fikirleri-şiirleriyle gelişmeye başlayan toplumcu gerçekçi şiir, 1940'lı yıllarla birlikte geniş bir şair kadrosu tarafından savunulan ve ...
Öz (saf) şiir, Cumhuriyet dönemi Türk şiirinde özellikle 1930'lardan sonra şiirde ses güzelliğine önem veren, anlamı ve anlatmayı arka plana atmayı tercih eden şairleri anlatmak için kullanılır, retorik önemsenmez. Sembolizmin ciddi etkileri görülür. Öncüleri Ahmet Haşim ve Yahya Kemal Beyatlı olmuştur.
NAZIM HİKMET'TEN SONRA: TOPLUMCU GERÇEKÇİ ŞAİRLER
1911-), Cahit Irgat (1916-1971), Suat Taşer (d. 1919), Ömer Faruk Toprak (1920- 1979), Arif Damar (d. 1925), Mehmet Başaran (d.1926), Hasan Hüseyin Korkmazgil (1927-1984) ve Ahmed Arif (1927-1991) dikkati çekerler.
Sanatta ve edebiyatta gerçeği yansıtma ve gerçeklik duygusunu oluşturmayı ana ölçü olarak gören yaklaşım tarzıdır. Eski Yunandan beri sanatın temel unsuru kabul edilen “taklit” kavramı sanat ve gerçeklik arasındaki ilişkiyi açıklamaya çalışan tüm yönelimlerin belirleyicisidir.
Toplum Gerçekçi Şiir Özellikleri
Toplumcu gerçekçi şiir, serbest nazım şeklindedir. Genellikle sol ideoloji içerir. O güne dek görülmeyen ve denenmeyen bir görselliği, karmaşık biçimde teknikler kullanarak yansıtır. Sanat, toplum içindir.
TOPLUMCU GERÇEKÇİ ŞAİRLERİN ORTAK ÖZELLİKLERİ 1) Biçimden çok içeriğe önem vermişlerdir. 2) Serbest nazımla şiirlerini yazmışlar 3) Sanat toplum içindir. 4) Baskı, başkaldırı, sömürü, emek, yoksulluk halkın sömürülüşü, özgürlük isteği ve barış özlemi gibi temaları ele almışlar.
Yazarlar genel olarak konuşma dilini kullanarak toplumsal konular işlemişlerdir. Ayrıca bu dönem şiirinde olduğu gibi roman anlayışında da milliyetçilik teması sık işlenmiştir. Bu dönem romanlarında realizm ve natüralizm akımlarının etkisi görülür.
1934'te toplanan Birinci Sovyet Yazarlar Birliği Kongresi'nde alınan kararlar doğrultusunda ise Toplumcu-gerçek- çilik adı verilen yöntem doğrultusunda oluşturulur. Sovyet Rusya'nın resmî sanat görüşü olarak kabul edilen Toplumcu-gerçekçilik, sanata ve sanatçıya ideolojik açıdan çeşitli görevler yükler.
Ro- manda Don Kazaklarını anlatan Şolohov, onların yaşamlarını, gelenek-göreneklerini, alışkanlıklarını, trajedileri- ni, köy ve bozkır hayatını, devrimi, savaşı, ölümü birçok açıdan ele alır.
- Toplumcu gerçekçi şiirler eğitsel bir işlev ile yüklü olmaktadır. Bu şiirlerin ana amacı sosyalist bireyselliğin gelişmesidir. - Toplumcu gerçekçi şiirde sanat dinsel ve töresel bağlardan kurtulmayı amaçlamaktadır.
- Toplumcu gerçekçi hikayelerde şehirleri olan göçler anlatılır. - Sosyalizm en baş konular içerisinde bulunur. - Bu hikayelerde siyasi ideolojiler ön planda yer alır. - Eserlerde genelde köylü ağzı ile konuşulan çok fazla diyalog ve etki bulunur.
Bir yönüyle toplumun dinamiklerini kavramaya çalışırken diğer yönüyle de normlar, de- ğerler, ahlâk, toplumsal ilişkiler, dinî arayışlar, bireyin toplum içinde konumu ve rolü gibi konular etrafında toplumu hem yatay hem de dikey olarak anlamaya çalışır.
Orhan Kemal toplumsal gerçekçi anlayışla oluşturduğu hikâye ve romanlarıyla tanınmaktadır. Romanlarıyla ön plana çıkmaktadır. Anadolu ve şehir hayatı eserlerinde önemli yer tutmaktadır. İlk başlarda hece ölçüsüyle şiirler yazan Orhan Kemal, daha sonra öykü ve roman türlerine yönelmiştir.
Toplumcu gerçekçi yazarlar, kapitalizmin dayat- tığı toplum biçimine karşı, Marksist felsefeye dayalı toplum biçimini idealize ederler. Bu sebeple, toplumcu gerçekçi eserlerde ideolojik kaygı, estetik kaygı- nın önüne geçer.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri