Tek odaklı (unifokal) – Tek bir ektopik odaktan kaynaklanır; prematür atriyal kompleksler birbirinin aynısıdır. Çok odaklı (multifokal) – İki ya da daha fazla ektopik odaktan kaynaklanır; birden fazla P dalga morfolojisi mevcuttur.
Fokal (focal) kelimesi, fokus (focus=odak) ve lokal (local=bölgesel) kelimelerinden oluşur. Fokal infeksiyon vakalarında genellikle organizmanın bir yerinde kronikleşmiş ve gizli kalmış bir infeksiyon bulunur. Buna infektif odak denir.
Ultrafiltrasyon (UF), basınç veya moleküler difüzyon gibi kuvvetlerin yarı geçirgen bir membrandan ayrılmaya neden olduğu çeşitli membran teknolojisi kullanan filtrasyondur.
▶ Crus (L) (krus): Bacak. ▶ Patella (L) (patella): Diz kapağı kemiği. ▶ Tibia (L) (tibia): Kaval kemiği.
Tanım olarak varis, toplardamarın genişlemesi, uzaması ve ( tortuöz veya bükümlü ) şekil bozukluğuna uğramasıdır. Yaşla beraber görülme sıklığı artmakta, öyle ki, 60 yaşından sonra toplumun büyük kesiminde değişik şekillerde ve şiddette görülür hale gelmektedir.
İlgili 37 soru bulundu
Difüzyon (Geçişme veya yayılma olarak da bilinir.), maddelerin çok yoğun ortamdan, az yoğun ortama doğru kendiliğinden yayılmasıdır. Fiziksel kimyada ise moleküllerin kinetik enerjilerine bağlı olarak rastgele hareketlerine denir.
'Diffüz' kelimesi akciğerde yaygın tutuluşu ifade eder ancak her iki akciğerin tamamını tutması gerekmez. Direkt grafi bu hastalıklarda ilk tercih edilen yöntem olup, çok defa yön gösterici olsada %10'un üzerinde olguda normal olabilir.
Fokal Lazer Ablasyonu: Prostattaki kanserli alana bir prop yerleştirilir. Prop aracılığıyla Laser enerjisinin ısısını kullanarak kanserli doku yok edilir. High-Intensity Focused Ultrasound (HIFU): Yüksek yoğunluklu odaklanmış ultrason (HIFU), tümörleri yok etmek için tümöre yönlendirilen ses dalgalarını kullanır.
Sinsi seyreden ufak iltihap odaklarıdır. Mikroorganizmalar veya toksinleri kişinin direncinin düştüğü bir dönemde kan veya lenf yoluyla fokal odaktan uzaklara taşınırlar ve orda hastalık yaparlar.
Füzyon Nedir? Bir ya da daha çok vertebranın aralarında boşluk kalmayacak şekilde birbirine birleştirilmesine füzyon adı verilir. Füzyon kavramı sanayideki kaynak olayına benzer. Fakat spinal füzyon cerrahisi sırasında vertebralar birbirine kaynatılmaz.
Patolojide "fokal" terimi, dağınık bir şekilde yayılmak veya geniş bir doku alanını etkilemek yerine, lokalize veya belirli bir alan veya noktayla sınırlı olan bir şeyi ifade eder.
Tip IV: Diffüz-İnfiltratif (linitis plastika) (midenin geniş bir kısmını veya tamamını kapsayabilir. Mukozada pililer silinmiş olup yüzeyel ülserler ve lümene doğru kabaran tipde nodüller olabilir. Mide duvarı tümörün bulunduğu alanda diffüz bir kalınlaşma gösterir ve esnekliği azalır.)
Diffüz mide kanseri; daha fazla metastatik özelliğe sahip kanserler olup, hızlı progresyon ve kötü prognoza sahiptir. Mide duvarını daha fazla invaze eder, bazen de distal özofagus ve duodenuma da invaze olur, bazen de linitis plastikaya ne- den olur. İntestinal kanserler gibi, H. pylori ile indüklenebilir.
·Diffüz guatr: Her iki lob simetrik olarak büyümüştür. Muayenede tiroidin yüzü ele düz ve yumuşak olarak gelir. Bazen tek bir lob büyümüş olabilir. Normalde sağ lob soldan daha büyük olabilir.
Diffüz idiyopatik iskelet hiperostozu (DISH) esas olarak ligamanlar ve yumuşak dokuların kalsifikasyonu ve ossifikasyonu ile karakterize bir durumdur. 1948 yılında Forestier ve Rotes-Querol tarafından senil ankilozan hiperostozis olarak isimlendirilmiştir.
Minimal invaziv cerrahide amaç, cerrahi girişimi mümkün olan en küçük kesiler ile gerçekleştirmek ve bu sayede cerrahi alanda daha az ek travma yaratmaktadır. Bu sayede hastanın ameliyat sonrasında daha az ağrısı olmakta, rehabilitasyon kolaylaşmakta ve enfeksiyon riski azalmaktadır.
Forestier hastalığı, diğer adıyla diffüz idiyopatik iskelet hiperostozu (DISH), bağların omurganıza bağlandığı bölgelerde oluşan kemik sertleşmesidir.
Mide kanserinde hangi belirtiler görülür? Siyah dışkılama, kusmuk ve dışkıda kan, az yenmesine rağmen tokluk hissi, yutma güçlüğü, geğirme isteği yanı sıra hazımsızlık, şişkinlik, mide de ağrı, bulantı ve fazla kilo kaybı mide kanserinde görülen belirtilerdendir.
Düşük dereceli tümörler, iyi diferansiye, yani kaynaklandıkları dokuya daha çok benzerken, yüksek dereceli tümörler az diferansiyedir ve kaynaklandıkları dokuya benzerlikleri bazen yok denecek kadar az olabilir. Kanserin evresi ise vücuttaki yaygınlığını tanımlayan bir terimdir.
Adenokarsinoma: En yaygın olan mide kanseri tipidir. Mide iç yüzeyini örten glandüler yapıdan tümör oluşur. Lenfoma: Bağışıklık sisteminde görev alan lenfosit hücrelerinden köken alır. Sarkoma: Yağ doku, bağ doku, kas dokusu veya kan damarlarından köken alan kanser tipidir.
En kolay atlatılan kanser türü: Meme kanseri, prostat kanseri, testis kanseri, tiroid kanseri, melanom. Meme kanserinde yaşam oranı yüzde 99 olduğu için, en zararsız kanser türü olarak görülmektedir.
Tümör midenin dış tabakasını delip geçmiştir. Kanser hücreleri 1-15 lenf bezine yayılmıştır. Tümör karaciğer veya dalak gibi yakın organlara sıçramıştır. Lenf bezi veya uzak organ metastazları yoktur.
Kötü diferansiye tümör hücrelerinin midenin tamamını infiltre etmesi sonucu, reaktif fibrozise bağlı mide duvarı kalınlaşıp, sert bir hâl alır. Hastalık, lenfatik yayılım yoluyla ve komşu organların içine doğru lokal olarak genişleyerek ya da peritoneal karsinomatoza yol açarak erken dönemde hızla yayılır.
Enfeksiyon, bir veya daha fazla patojenik ajanın (bakteri, virüs, protozoa, mantar) bir konağın vücuduna girmesi ve çoğalması ile doku ve hücrelerin istila edildiği bir hastalıktır. Bu istilacı mikroorganizmalar, vücuttaki dokulara zarar vererek birtakım enfeksiyon hastalıklarına yol açar.
Kıkırdak, eklemi yapan kemiklerin ucunu kaplayarak kayganlığı ve yük aktarımını sağlayan sert sünger kıvamında bir dokudur.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri