Yemeklerde pişmiş olarak arpacık, beyaz ve kuru soğan tercih edilirken taze yeşil, kırmızı ve mor soğan salata yapımında, kahverengi soğan ise soğan suyu kürü hazırlanmasında kullanılır.
Fırına girebilen tüm yemeklerde, tencere yemeklerinde kullanabileceğiniz, daha sert bir dokusu olan kuru soğan var sırada. Kuru soğan hem fiyat anlamında diğerlerine nazaran daha bir ucuz oluşuyla hem de çok da yoğun olmayan tadıyla mutfaklarımızda en çok kullanılan soğan türü.
Beyaz soğan kükürt bileşikler, kuersetin ve krom içerdiği için çok sağlıklıdır ancak kırmızı soğan da antosiyaninlere (kırmızı soğan beyaza göre daha yüksek miktarda flavonol ve en az 25 farklı antosiyanin içerir) sahip olan tek soğandır. Soğan, C ve B6 vitaminleri, fosfor, folat ve potasyumun çok iyi bir kaynağıdır.
Beyaz soğan
Sarı soğandan daha keskin bir lezzete sahiptir ve daha ince bir yapısı vardır. Sarı soğan gibi pişirilebilse de daha iyi doğranması gerekir.
Taze soğan olarak da bilinen yeşil soğan, soğanın oluşum aşamasında hasat edilerek tüketilen bir besindir. Yeşil soğanların olgun halleri kuru soğan olarak da tanımlanır. Yeşil soğan, kuru soğana göre farklı besin değerleri içerir.
İlgili 24 soru bulundu
BEYAZ SOĞAN
Keskin bir tatları ve yoğun kokuları olan bu soğan çeşidinin şeker miktarı oldukça düşüktür. Sarı soğana göre daha keskin ama piştiğinde yumuşayabilir ve tatlanabilir. O yüzden daha çok salatalarda, tavuk ve et sote, fajita gibi yemeklerde tercih edebilirsiniz.
Bunun dışında kısır, mercimekli köfte gibi aperitifler taze soğanla daha da lezzetlenir. Kuru soğana göre daha yumuşak ve sulu bir tadı olduğundan kahvaltılarda yeşil soğanlı omlet, krep veya yumurta yapımında tercih edilir. Bu leziz yanıyla mücver malzemeleri arasındaki yerini aldığını da söylemeden geçmemek gerek.
Bazı kaynaklarda bu kelimenin “kuru soğan” şeklinde bir kullanımı olduğu görülürken bazı kaynaklarda da “kurusoğan” şeklinde bir kullanımının olduğu görülür. Kuru soğan kelimesinin doğru yazılışı “kuru soğan” şeklindedir.
Lezzeti mor soğan gibi hem tatlı hem de yoğun olan arpacık soğanlar genelde vinegret gibi sosların yapımında kullanılır. Daha küçük oldukları için omlet, kiş gibi tariflere de yakışır. Ayrıca ince ince kıyıp sebze yemeklerinin üzerine de serpebilirsiniz.
Adı genelde mor soğan olarak bilinen kırmızı soğanı yemeklerde pişirip tüketmek yerine çiğ tüketmeniz daha doğru olur. Çünkü kırmızı soğan pişirdikten sonra lezzetini kaybediyor. Daha çok salatalar da çiğ olarak tüketmeniz gereken bu soğan çeşidini ayrıca Balsamik sirkeyle birazcık fırınlayıp da tüketebilirsiniz.
Antioksidan Deposudur
Antioksidan açısından oldukça zengin olan bu sebze, 25 farklı çeşit flavonoid ve antioksidan içerir. Kalp hastalıkları, kanser ve diyabete karşı koruyucu etkisi olan antosiyaninler ise özellikle kırmızı soğanda bol miktarda bulunur.
Kırmızı soğan
Kanser riskine karşı sarı soğana oranla daha koruyucudur. Yapılan bilimsel araştırmalara göre kırmızı soğan; mide, yumurtalık ve ağız kanserine karşı oldukça etkilidir. Demir yönünden zengin olan kırmızı soğan kan hücrelerini optimal tutmak için oldukça değerlidir.
Kırmızı soğan, vücuttaki sağlıklı hücrelere zarar veren serbest radikalleri ortadan kaldıran antioksidan maddeleri sarı soğana göre daha fazla içerir. Bu antioksidan maddelerden bir tanesi olan 'kuersetin' kansere karşı güçlü bir koruyucudur.
Yemeklerde pişmiş olarak arpacık, beyaz ve kuru soğan tercih edilirken taze yeşil, kırmızı ve mor soğan salata yapımında, kahverengi soğan ise soğan suyu kürü hazırlanmasında kullanılır.
Beyaz soğan vücuttaki iltihaplanmayı kurutmaya ve yok etmeye yardımcıdır. İdrar yolları enfeksiyonlarında ve Rahim iltihaplanmalarında etkilidir. Miyom oluşumunu engelleyerek adet sancısının oluşmasını engellemektedir. Beyaz soğan kalp rahatsızlıklarında ve damar yolu hastalıklarında oldukça önemli bir yiyecektir.
Beyaz soğan
Sulu, ince katmanlı, acı ve şeker oranı düşüktür.
Öncelikle şunu belirtelim, arpacık soğan adı üzerinde soğan ailesinin bir üyesi. Ancak biraz daha tatlı ve hafif bir tadı var. Üstelik içinde biraz sarımsak aroması da barındırıyor. En önemli özelliği ise sarı ve beyaz soğanlar kadar diri olmaması.
Kalp çarpıntılarını gideren mor soğan şeker hastalığına karşı da bolca tüketilmesi gereken besinlerden. Kesik ve yanıklarınıza doğal bir çözüm olabilecek besinlerden biri de mor soğandır. Mor soğan, yaraların mikrop kapıp iltihap oluşmasını önler. Safra kesesi salgısını arttırarak taş oluşumlarının da önüne geçer.
Soğan çeşitleri (Soğan türleri) arasında en yaygın olanları, taze soğan, arpacık soğan, kırmızı soğan, yazlık ve kışlık soğan olarak sıralamak mümkündür. Taze soğan, yeşil soğan diye de bilinen, her çeşit salatada veya tek başına kullanılan bir soğan türüdür.
Soğan dünya çapında yetiştirilmekte ve kullanılmaktadır. Bir gıda maddesi olarak, genellikle pişmiş olarak, sebze veya hazırlanmış tuzlu bir yemeğin parçası olarak servis edilir ancak çiğ olarak da yenebilir veya Soğan turşusu veya turşu yapmak için de kullanılabilir.
Yaz kış sofralarınızda yeri olması gereken kuru soğan bağışıklık sisteminizin dostudur. Vücudun bağışıklık sistemini güçlendiren kuru soğan özellikle kış aylarında mikroplara karşı vücut direnci arttırır ve soğuk algınlığı gibi hastalıklardan korunmanızı sağlar.
Taze soğan anlamına gelir. Bu kelime genellikle yeşil soğan şeklinde yanlış yazılmaktadır. Doğru kullanımı yeşilsoğan şeklinde olmalıdır.
Genellikle hamburgerle bağdaştırılan karamelize soğan bundan çok daha fazlası aslında. Sadece hamburgere değil her türlü köfte, kızarmış tavuk ve hatta balıkla çok iyi gider.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri