Yengi-kend veya Yenkend (Arapça: Al-Qarjat al-haditha, Farsça: Dih-i Nau), en az 10. yüzyıldan beri Oğuz Yabgusunun kışlağı olan şehir.
Yengi TDK sözlük anlamı şu şekildedir: isim Birçok emek ve tehlikeli uğraşma pahasına erişilen mutlu sonuç, utku, galibiyet, galebe, zafer.
arapçadaki muzafferin türkçe karşılığı sayılabilir. yengi= zafer, yengin= muzaffer.güzel bir isim bence.
Dilimize Arapçadan geçmiş olan müzmin kelimesi, ''izman'' kökünden türetilmiştir. İzman, üzerinden hatırlanmayacak kadar çok zaman geçmiş olan demektir. Müzmin ise ne zaman sonlanacağı tam olarak bilinmeyen durumlar için kullanılır. Müzmin ne demek, TDK sözlük anlamı nedir?
sıf. (Kökü belli değildir) Ağrılı ve çıplak görünüşlü, kirpikleri dökülmüş (göz): Çipil kara gözlerinden kocaman yanaklarına yaşlar akıyor (Hâlide E. Adıvar). Kapıdan başını uzatan sarı yüzlü, çipil mâvi gözlü sıska bir gence bağırdı (Mahmut Yesâri).
İlgili 41 soru bulundu
[1] Atın biniciyi sarsmayan yürüyüşü.
Jeotermal (jeo-yerküre, termal-ısı anlamına gelir) yerkabuğunun çeşitli derinliklerinde birikmiş ısıya verilen genel addır.
ajun kelimesi Sogdca “hayat, canlı varlık” anlamına gelmektedir (ED 28). Eski Türkçede “varlığın durumu; doğumdan ölüme uzanan süreç yani reenkarnasyon içerisindeki bir hayat dizisi” anlamında “bu dünyada” (ETü. Bud. bo ajunta), “görünür dünyada” (ETü.
Yontu, bir ya da daha fazla insanı veya hayvanı temsil eden, kendi başına ayakta duran, normal olarak tam uzunlukta veya daha büyük olan bir heykel türüdür.
Türkçede kullanılan sözcük, Türkçeye Fransızca géologie sözcüğünden gelmiştir. Fransızca sözcük ise Latince geologiadan türemiştir.
Türkiye Türklerinde, genel olarak atlarda dört temel yürüyüş vardır. Bunlardan biri de rahvan yürüyüştür. Rahvan, atın tek ayak koşma stiline verilen addır. Atın aynı taraftaki ayaklarının birlikte hareket ettiği, binicisini sarsmayan, yürüme ile koşma arasında bir koşu şeklidir.
Alpagu, eski Türklerde bir rütbenin ismidir. Ayrıca Alpagu isminin TDK sözlük anlamı yalnız başına düşmana saldıran yiğit anlamına gelir. Güçlü bir anlamı olmasından dolayı erkek bebeklerde sıkça tercih edilmesi normal kabul edilmektedir.
12. yüzyılda literatüre giren ve günümüzde de sıklıkla kullanılan yavuklu kelimesi, sözlü anlamına gelir. Bunun dışında, kelimenin bir diğer anlamı nişanlıdır. Yavuk kelimesinin sözlük anlamı ise yakın ve hısımdır.
Kubbealtı Lugatı (ﻣﺠّﺎﻧﺎً) zf. (Ar. meccān “bedelsiz verme”nin tenvinli şekli meccānen) Parasız, ücretsiz olarak, bedâva: “Meccânen yatılı.” Müste'men tercümanları ve hizmetkârlarının nâil oldukları imtiyaz, emniyet ve müsâade ve riâyet, meccânen bunların hakkında bilâ-istisnâ icrâ kılınması… (Mec. Um. Bel.).
[1] Kalın, kısa ağaç. [2] Toprağı bir yana yatırmak için saban eğeğinin üstüne takılan kalınca tahta. [3] Çinili ve sert topraklar için kullanılan saban.
Naman "kötü, şerir, fena-sert, felâket, ayıp, kusur" (Sag. Rad., Ver.). verin.]
Kahraman, savaşçı anlamlarını taşıyan Barlas ismi, erkek çocuklar için kullanılmaktadır. Ayrıca eski hükümdar ve müjde getiren anlamlarını taşıyan Barlas isminin kökeni Türkçedir. Barlas ismini taşıyan kişiler genel olarak mantıklı düşünme ve duygu seviyesi oldukça gelişmiş kişilerden oluşmaktadır.
Göktuğ ismi, "gök" yani gökyüzü ve "tuğ" yani eski Türklerde hükümdarlık alameti olan ve sancak anlamına gelen sözcüklerin birleşmesiyle oluşur. Bu isim, "gökyüzünün sancağı" ya da "hükümdarın gök gibi yüce ve ulu sancak taşıyıcısı" gibi anlamlar taşıyabilir.
Tek başına düşmana saldıran yiğit. 2. Eski Türklerde bir rütbe adı.
Alaturka Nedir TDK:
Eski Türk gelenek ve törenlerine uygun olan tutum, bu töre hayatını benimsemiş kimse, Doğuluca, alafranga ve alaturka saat olarak tanımlanır.
Günlük yaşam içinde en fazla duyulan kelime ve gerçekleştirilen eylemlerden birisi de sebilden su içmektir. Günümüzde sebil kelimesi halk arasında özel malzemeler kullanılarak yapılmış olan su cihazı olarak geçmektedir. Sebilden su içmek ise bu cihaz üzerinden su tüketmek anlamına gelmektedir.
"Vız gelip tırıs gitmek" deyimi, bir olayın, durumun veya kişinin beklenen bir etkiyi yaratmadan, önemsiz veya etkisiz bir şekilde sona ermesini anlatır.
Ağaç yetiştirir gibi bilim insanı yetiştirilmiyor.
Ardından yurda dönerek İstanbul Üniversitesi Fen Fakültesi Jeoloji Enstitüsü'nde asistanlığına başladı. 1938 yılı Ekim ayında göreve başlayan Ketin, Osmanlı Devleti sınırları içinde doğup, doktora alan ilk jeolog oldu.
Jeoloji bilimi, deprem, tsunami, volkan patlaması, sel, su taşkını, heyelan, zemin sıvılaşması, çökme, kaya düşmesi, çığ, göktaşı yağmuru, erozyon, çölleşme, toz fırtınaları gibi doğa tehlikelerini inceleyerek, araştırarak insanların yaşamlarının tehlikeye girmemesi için sezinleyip, görerek önceden uyarı görevini yapar ...
Yer bilimi olarak da bilinen jeoloji biyoloji, kimya, fizik ve matematikten gelen yöntem ve bilgilerle Dünya'nın nasıl çalıştığını inceler. Jeoloji, sahada çok fazla zaman harcamanızı gerektiren uygulamalı bir derecedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri