Hastanın yaşam kalitesini oldukça olumsuz bir şekilde etkileyen hemoroidin ilaçla, girişimsel tedavi yöntemleriyle ya da cerrahi operasyonlar ile tedavisi bulunmaktadır. Erken dönem adı verilen birinci ve ikinci evre olan hemoroid tedavisinde genellikle ilaçla tedavi yöntemi tercih edilmektedir.
Diğer tedavi yöntemlerinde birinci evreden dördüncü evreye kadar medikal tedavi ile kendiliğinden geçmesi mümkündür. Tamamen iyileşme görülmez fakat boyutları ilaçlarla ve diyet uygulamaları ile bol lifli yiyeceklerle küçülebilmektedir.
1. derece hemoroidler lastik bantla bağlama, sklerozan ilaç enjeksiyonu, halk arasında LASER olarak bilinen infirared ışık koagülasyonu gibi konservatif tıbbi yöntemlerle tedavi edilebilir; ameliyat gerekmez. Bazan sadece melhem, uygun diyet, ılık su oturma banyosu ve istirahat yeterli olabilir.
Dışkılama sırasında bu belirtilerle karşılaşan çoğu kişi ise dış hemoroid kendiliğinden geçer mi şeklinde araştırma yapmaktadır. Kanama ve ağrıların düşük seviyede olduğu vakalarda yaşam tarzında yapılan değişiklikler basurun kendiliğinden geçmesini sağlamaktadır.
Basur belirtileri arasında ilk evrede makatta ve/veya dışkıda kanama. 2. evrede anüs bölgesinde kaşıntı 3. evrede akıntı ve ıslaklık hissi. 4. evrede diğer belirtilere ek olarak ağrı veya sızlama basurun en yaygın belirtileridir.
İlgili 17 soru bulundu
HEMOROİD AMELİYATI - TABURCULUKTAN SONRA
Taburculuktan sonra ilk birkaç hafta hafif derecede de olsa ağrı, ara sıra ufak kanamalar ve akıntılar olağan kabul edilir. Çünkü birkaç günde sosyal yaşama dönülebilmesine rağmen yara iyileşmesi 2-3 hafta sürebilir.
Grade I hemoroid
Hemoroid memesinin, anüs dışına çıkmayıp ancak anoskop ile içeriye girince görülmesi halinde, 1.derece hemoroid söz konusudur. Kendini kanama ile belli eder. Genellikle küçük olup, ağrısız kanamaya hazır, gergin, ince duvarlı damar paketleri şeklindedir. Konservatif tıbbi yöntemlerle tedavi edilebilir.
Kendiliğinden geçen dış basur memesi bazen makat bölgesinde ağrı ve kanamalara neden olabilir. Böyle durumlarda kişilerin mutlaka uzman bir doktora gitmesi gerekir. Doktorlar dış basur memesi tedavileri için kremler verebilir. Bunun yanında fitil veya pomad tedavisi de uygulanmaktadır.
Halk arasında basur olarak da bilinen bu hastalığı olan kişilerde, makatta kanama ya da dışkıda katran benzeri görünüm olması durumunda mutlaka sağlık kuruluşlarına başvurulmalıdır. Özellikle makatta kanamanın görülmesi, basur dışında birçok ciddi hastalık nedeniyle oluşabildiği için göz ardı edilmemelidir.
İşlem sırasında belirgin ağrı olmaz. Lastikle boğulan hemoroid günden güne küçülür. 10-15 gün içerisinde hemoroid yastıkçığı normal boyutlara geriler. İşlem sonrası ağrı, lazer ve Radyofrekans işlemlerine göre daha fazla olabilmektedir.
2. DERECE: Şişlikler ıkınmakla dışarı çıkıp, kendiliğinden kolaylıkla içeri geri döner. 3. DERECE: Şişlikler ıkınmakla anal kanaldan dışarı çıkar ancak kendiliğinden geri dönüşü zordur. Bazen elle içeri itmek gerekebilir.
Uzun süre oturmak hemoroide neden olabilir, bu nedenle mümkünse uzun süre oturmamaya özen gösterilmelidir. Stres, her hastalıkta olduğu gibi hemoroit hastalarında da hastalığı şiddetlendirebilir.
Tedavi edilmezse hastalık ilerler, şikayetler artar. Kanama bu hastalarda önemli bir şikayettir. Tedavi edilmezse can sıkıcı kanamalar sürer gider; çok miktarda kan kaybı olduğunda, kansızlık gelişebilir. Tedavi edilmemiş hemoroidlerde, boğulma (akut tromboze hemoroid) dediğimiz şiddetli ağrılı şişlik gelişebilir.
Hemoroid hastalığından mustarip kişiler ağrı ve kanama şikâyetleri dolayısı ile cinsel ilişkiden kaçınabilmektedir. Hemoroid hastalığının derecesine göre cinsel ilişki performansı veya cinsel ilişki isteğini etkileyebildiği bilinmektedir.
Toplumda oldukça sık görülen basur, çoğunlukla uzun süren kabızlığa ve tuvalette fazla vakit geçirmeye bağlı olarak oluşur. Dışkılama sırasında zorluk yaşanması, bölgedeki kan akışı etkiler. Zamanla damarlardaki kan, bölgede havuzlanarak hemoroid oluşumuna yol açar.
Aktif hemoroidal hastalığı olan hastaların havuza girmesini önermiyoruz. Havuz suyun da bulunan klor perianal bölgeyi olumsuz etkileyecektir. Havuz yerine denize girmek daha sağlıklı olacaktır.
Hemoroid teorik olarak herkeste olabilir ancak çocuklarda makat bölgesindeki bağ dokusu daha sağlam olduğundan ve 18 yaşından önce doku yıpranması olamayacağından hemoroid görülmez. Genel olarak orta yaş ve üzerindeki kişilerde görülür. Erkeklerde görülme olasılığı kadınlara kıyasla biraz daha fazladır.
Dış hemoroid memesi genel olarak kendiliğinden ortadan kalkar. Bu noktada kişinin rahatsızlık durumu oldukça önemlidir. Eğer kişi herhangi bir ağrı sızı hissetmezse herhangi bir müdahalede bulunulmaz. Dış hemoroid memeleri çoğunlukla 1 haftalık süre içerisinde geçmesi gerekiyor.
Ancak aniden çok fazla posa alımına geçmek fayda yerine zarar getiriyor. Karın ağrısı ve aşırı gaz oluşumu sorunlarını ortaya çıkarabiliyor.
Basura en iyi gelen kremler ise genellikle en fazla önerilen ilaçlardır. Proctolog ve Procto Glyvenol ismindeki iki ilaç aynı etken maddeye sahiptir. Kaşıntıyı ve şişliği indirebilen ilaçlar, basura en iyi gelen kremler arasında gösteriliyor.
Basur memesi patlarsa kişiye ağrı ve acı verebilir. Bir başka deyişle tromboze basur olarak tabir edilen bu meme kişilerin rahatsız olmasına neden olur. Basur memesinin patlaması ile her dışkılamada kanama oluşması hastada kansızlığa sebep olmaktadır.
Ameliyatsız hemoroid tedavisi ya da lazerle hemoroid tedavisi, hastalarda kesi yapılmadan sonuçlandırılmaktadır. Lazer ışınları hemoroid oluşumunun gerçekleştiği bölgeye girerek şişen damara müdahale eder. Lazer yolu ile bu damar içerisinde bulunan hemoroid pakesi yakılarak yok edilir.
I. Evre Hemoroid: Kanamaya yol açan ve makat dışına çıkmayan iç hemoroid. II. Evre Hemoroid: Makat dışına çıkan, ancak kendiliğinden içeri giren iç hemoroid.
Hemoroid dereceleri
Birinci derece hemoroid: Bu evrede hastada görülen en tipik belirti kanamadır. İkinci derece hemoroid: Birinci evreye ek kaşıntı şikâyeti ortaya çıkmaktadır. Üçüncü derece hemoroid: Kanama, kaşıntı ve makat bölgesinin etrafında ıslaklık mevcuttur.
Hemoroid hastaları tuz kullanımını sınırlandırmalı ve aşırı tuzlu gıdalar tüketmemelidirler. Hemoroid hastaları lifli gıdalar tüketmelidir. Hemoroid hastaları doktorları tarafından reçete edilen ilaçları düzenli olarak kullanmalıdırlar. Hemoroid hastaları günde en az 2 ila 3 litre su tüketmelidir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri