Kahvenin acılığı, mide asidi üretimini uyarabilir. Bu yüzden birçok kişi kahvenin mideyi tahriş ettiğine, irritabl bağırsak sendromu gibi rahatsızlıkların semptomlarını kötüleştirdiğine, ülsere, mide ekşimesine, asit reflüsüne ve hazımsızlığa neden olduğuna inanıyor.
Uyarıcı etkiye sahip olduğu için dikkat toplamada ve konsantrasyon artırmada önemli bir görev üstleniyor. Aşırıya kaçmadan tüketilen mırra, baş ağrısına, selülite ve karaciğer hastalıklarına iyi geliyor.
En Sağlıklısı Sade Kahve
Granül kahveler, daha ziyade kalitesi düşük Robusta türü kahve çekirdeklerinden yapılırken, Türk kahvesi ve Espresso denilen Arabika cinsi ise oldukça kaliteli kahve çekirdeklerinden üretilmektedir.
Kahvenin içeriğindeki antioksidan kalp sağlığına iyi gelir. Günde 1 fincan Türk kahvesi kalp dostu. Araştırmalar düzenli olarak tüketilen Türk kahvesinin, damarların iç yüzeylerindeki hücrelerin yapılarını korumaya destek olarak kalp rahatsızlığına yakalanma riskini düşürebildiğini ortaya koyuyor.
"Filtrelenmemiş (Türk kahvesi, Espresso, French press vb.) kahveler kolesterolü artıracak kimyasallar içermekte. Kullanacağımız filtre ise erken ölüm ve kalp krizi riskini azaltıyor" şklinde ekleme yapan profesör, filtre kahvenin sağlık için daha faydalı olacağını belirtti.
İlgili 45 soru bulundu
Kalp, tansiyon, mide şeker hastalığı, su kaybı, migren, vitamin ve mineral kaybı, doğurganlık, hamilelik, baş ağrıları, karaciğer ve safra kesesi gibi alanlarda kahvenin aşırı tüketimi tehdit oluşturmaktadır.
En iyi çekirdek kahve olarak bilinen arabica, %1-2 oranında kafein içerir. Arabica, kahve içmeyi seven ama vücuduna fazla kafein yüklemek istemeyenlerin tercihidir. Farklı tatlardan hoşlananlar ise aromalandırılmış veya kavrulmuş filtre çekirdek kahveleri deneyebilirler.
Yapılan yeni bir araştırma sonucunda, kahveyi acı tercih etmek ile birtakım kişilik bozuklukları arasında bir bağlantı olduğu ortaya çıktı. Araştırmaya göre psikopat eğilimler gösterenler ve sadistler kahveleri acı tercih ediyor. Her yiğidin yoğurt yiyişi farklı olduğu gibi, herkesin kahve içişi de farklıdır.
Kahvenin acılığı, mide asidi üretimini uyarabilir. Bu yüzden birçok kişi kahvenin mideyi tahriş ettiğine, irritabl bağırsak sendromu gibi rahatsızlıkların semptomlarını kötüleştirdiğine, ülsere, mide ekşimesine, asit reflüsüne ve hazımsızlığa neden olduğuna inanıyor.
Sabah aç karna bu kahveleri tüketmek kalp atışlarını hızlandırır, bu sayede vücutta yağ ve şeker yakımı sağlanır ve sabah aç karna kahve içmek metabolizmayı hızlandırması sebebi ile kilo vermeye yardımcı olmaktadır.
Kahve tesirini tam gösteremez ve vücut birçok yapay-zararlı madde almış olur. Bu yüzden sabah kahvesi tercih ederken çekirdekten çekilmiş doğal kahveler tercih edilmelidir. Filtre kahve, espresso gibi kahve türleri makine yahut french press gibi aletler yardımıyla demleme yöntemiyle hazırlanır.
Günde 3 fincanın üzerinde kahve tüketiminin doğurganlığı olumsuz etkileyebildiği, 5 fincanın üzerinde kahve tüketiminin de kemik erimesine yol açabildiğini gösteren bilimsel çalışmalar mevcuttur. Yine aşırı kahve tüketimi uykusuzluk, gerginlik, sinirlilik ve hassasiyet gibi olumsuzluklara yol açabilir.
British Journal of Nutrition'da Haziran 2020'de yapılan araştırma, sabahları aç karnına sade kahve içmenin insanların kan şekeri kontrolünü önemli ölçüde bozduğunu ortaya koydu. Önceden kahvaltı yapan kişilerde kan şekerinde bir artış görülmedi.
Uzmanlara göre kahve tek başına asla kilo aldırmaz. Ancak kahvenin içine eklenen şeker, krema, tatlandırıcı, şurup ve süt tozu gibi şeyler kilo aldırabilir. Asıl kilo aldıran kişinin yaktığından fazla kaloriyi vücuduna almasıdır. Bu yüzden kahve tüketirken bu göz önünde bulundurulmalıdır.
Laktasif ve diüretik özelliğinden dolayı kahve kabızlığı önler, bağırsakları çalıştırır ve sık tuvalete çıkmayı sağlar.
Robusta kahvesi, aracia ile karşılaştırıldığında daha acı tada sahiptir. Ancak çekirdekler daha büyüktür. Dünyada yetiştirilen kahvelerin yaklaşık dörtte üçlük kısmı arabica türüne aittir.
Kahve, içinde bulunan kafein maddesiyle uyku kaçırma özelliğine sahiptir.
Sabah aç karnına tüketilen kahve; mide rahatsızlıklarına, uykusuzluğa ve sinire neden olabilir.
Mırra. Arapça'da acı anlamına gelen mırra, Güneydoğu Anadolu bölgesinde oldukça popülerdir. Klasik Türk kahvesinden farklı olarak kahvenin birkaç kere demlenmesi ile yapılan mırra, alışık olduğumuz Türk kahvesi tadından daha sert bir tada sahiptir.
Son yapılan araştırmalara göre kahveyi sütsüz ve şekersiz tercih edenlerin psikopat ve sadist olma riskinin daha fazla olduğu açıklandı.
Filtre ve kafeinsiz kahve tüketilmesi bazı insanlarda midede şişkinlik gibi durumlara yol açabilmektedir. Bu rahatsızlığı yaşayanların kahve tüketimini azaltması gerekmektedir.
Endonezya'nın ünlü Bali adası, ziyaretçilerine dünyanın en pahalı kahvesini deneyimleme imkanı sunuyor. Misk kedisinin midesinde fermantasyona uğrayan kahve çekirdeğinden elde edilen "Luwak kahvesi" bin dolara kadar alıcı buluyor.
Eğer geleneksel lezzetlerden vazgeçmemek istiyorsanız Türk kahvesi sizin için doğru bir seçim olacaktır. Ana vatanı İtalya olan ve yüksek basınçlı su ile hazırlanan, diğer pek çok kahve çeşidinin de ana malzemesi olan espresso güne farklı başlamak ve gün içindeki yorgunluğunu atmak isteyenler için idealdir.
Kolombiya, kahve üretim hacmi bakımından rakip ülkelerin gerisinde kalmış olsa da, dünyanın en iyi kahvesinin üretildiği yer olarak ün yapmış bir ülke.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri