Eğer apse boşaltılmazsa büyümeye devam eder ve şiştikçe daha fazla enfeksiyon ile ağrıya neden olur. Bir diğer neden ise apsenin geç farkedilmesi nedeniyle fazla büyümüş olmasıdır. Fazla büyüyen apsenin antibiyotik ile tedavisi zor olabilir.
Anal apse tedavi edilmezse ne olur? Anal apse mutlaka tedavi edilmelidir. Tedavi edilmeyen olgularda ciddi enfeksiyonlara ve o bölgede gazlı kangren gelişmesine sebep olabilir. Apse daha derinlere ilerleyerek komplike hale gelir ve sonrasında gelişecek fistülün sfinkter hasarını artırır.
Apsede fuluktiasyon denilen elle muayenede yumuşak olarak hissedilen derinin inceldiği gözlenen ve yüzeye doğru kabarık olan apse saptandığında artık bu apsenin içerisinde iltihap olduğu düşünülür. Bu iltihabın mutlaka boşaltılması gerekir. Sonrasında da mutlaka antibiyotik tedavisi başlanır.
APSE NASIL TEDAVİ EDİLİR? Küçük bir cilt apsesi doğal olarak drene olabilir veya herhangi bir tedavi olmaksızın küçülebilir, kuruyabilir ve kaybolabilir. Bununla birlikte, enfeksiyonu temizlemek için daha büyük apselerin antibiyotiklerle tedavi edilmesi gerekebilir ve irinin boşaltılması gerekebilir.
Anal apsenin boşaltılması için öncelikle cilt üzerinde çok ufak kesik açılır. Altta bekleyen ve dışarı çıkmak isteyen irin bu kesikten dışarı çıkar. Bu noktada apse drenajı kullanılarak kesik açılan bölgedeki apsenin tamamının dışarı atılması sağlanır. Bu sayede tekrarlama oranı en aza indirilir.
İlgili 38 soru bulundu
Perianal apse acil cerrahi müdahale gerektiren bir durumdur. Apsenin hızlı ve doğru cerrahi teknikle boşaltılması gerekir. Eş zamanlı uygun antibiyotikler ve ağrı kesici ilaç tedavisi başlanmalıdır. Doktora başvurmakta geç kalan hastalarda bazen apse dışarıya veya kalın bağırsağın içine kendiliğinden boşalabilir.
Akut enfeksiyon un antibiyotikler le kontrolü, Fistüle olmaya yakın bir apse söz konusuysa apsenin açılarak drene edilmesi ve dren uygulanması, Enfeksiyon kaynağı olan diş in çekimi veya Endodontik tedavi (Kanal tedavisi) ile iltihap kaynağının tamamen kurutulması.
Apse olan bölgenin temizlenmesi ve düzenli antibiyotik kullanımı sonrasında diş etinde oluşan apse yaklaşık 6 ila 7 gün içerisinde tamamen ortadan kaybolacaktır.
Apse, uzman bir doktor tarafından steril koşullar sağlanarak tedavi edilmesi gereken, kendiliğinden geçmesi mümkün olmayan bir hastalıktır. Apse tipine ve semptomların şiddetine göre farklı tedavi yöntemleri vardır. Diş Apsesi Boşaltılması: Apse drenajı olarak da bilinir ve apselerin esas tedavisidir.
Abse (apse; abscess; abscessus), irinli yangı bölgesinde doku erimesi vardır, oluşan boşluğu irin doldurur. Genellikle piyojen bakterilerin neden olduğu fokal bir yangı türüdür. Nötrofillerden kökenli proteolitik enzimlerin dokuları eritir.
Apse drenajı mutlaka anestezi altında yapılmalıdır. Anestezi olmadan direnaj son derece ağrılı olacaktır.Ayrıca yeterli direnaj için bu gereklidir. İnsizyon için anüse en yakın yer tercih edilmelidir. Müdahale sonrası antibiyotik tedavisi ve hastanın takibi gereklidir.
Soğuk kompres yapmak: Apsenin oluştuğu bölgeye uygulanan soğuk kompres şişkinliği indirdiği gibi ağrıyı da azaltır. Apsenin oluştuğu bölgeye taze sarımsak sürmek: Sarımsak antibiyotik özelliği taşıdığından bakterilerin ölmesini sağlar.
Çoğu vakada diş apsesi antibiyotik ile tam olarak tedavi edilmez. Bunun yerine apse için antibiyotik temizleme ve rahatlatma görevi görür. Bazı apse vakalarında antibiyotik tam iyileşme ile sonuçlansa da apse drenajı aslında kanal tedavisi ve cerrahi operasyonlarla mümkündür.
Diş apsesi tedavi edilmezse enfeksiyon çene ve boyun bölgesine yayılabilir. Hatta tedavi edilmeyen diş apsesi vücuda yayılarak hayatı tehdit eden bir enfeksiyon olan sepsis gelişmesine yol açabilmektedir.
Apse tedavi edilmez ise kendi kendine patlar. Kendi kendine patlayan apselerin neredeyse tamamı fistül oluşmasına neden olabilir. Ayrıca apsenin kontrollü bir şekilde boşaltılmaması cilt altında da doku hasarına neden olmaktadır. Boşaltma işlemi ne kadar erken yapılırsa fistül oluşma riski o kadar azalacaktır.
Genelde iltihap boşalması ile birlikte hastalar durumun ortadan kalktığını düşünmektedir. Ancak diş köklerinde ya da diş aralarında oluşan bu iltihap kendiliğinden patlasa dahi tedavi edilmesi gerekir. Aksi durumlarda iltihap tekrarlanması mümkündür. Apse patladığında en kısa sürede diş hekiminize başvurmanız gerekir.
Apseyi patlatmak, enfeksiyonun diğer bölgelere yayılma riskini artırır. Enfeksiyon, çevre dokulara, diş etlerine, çene kemiğine ve hatta çevredeki damarlara ve sinirlere yayılabilir. Bu durum daha ciddi sağlık sorunlarına yol açabilir ve tedavi sürecini daha zorlu hale getirebilir.
Anal apse vakalarının yaklaşık %30'u tekrar eder.
Apse oluşumunun ilk belirtisi, dokunulduğunda ağrıyan, sert, kırmızı bir bölgedir. Apse konumlanmaya ve irin oluşmaya başlayınca, bu kırmızı alanın sınırları belirginleşir ve merkez noktası yumuşamaya başlara. Genellikle irin, direnci en az olan bölgeye doğru ilerler, bir çıkıntılı nokta oluşturur.
Antibiyotiklerin düzenli olarak kullanılması çok önemlidir. Bunun sonucunda diş apsesi nedeniyle oluşan ağrı birkaç güne kadar rahatlamaya başlayacaktır.
Klindamisin: kemikte veya yumuşak dokuda oluşan dental apseler için kullanılır. Dişçi bunu genellikle, penisilin ve benzeri denendiği ve başarısız olunduğu durumlarda ikincil tedavi olarak önerir.
Ağız ve diş hijyeni yeterli sağlanmadığında bakteri, diş ve diş eti arasındaki boşluğa yerleşir. Tedavi uygulanmadığında kendi yolunu bulacaktır. Yayıldığı alanda iltihap (irin) ve şişmeye sebebiyet verecektir. Bu şişkinlik ve irine apse adı veriliyor.
Anal apse tedavisi cerrahi yollarla yapılabilen bir hastalıktır. Cerrahi anal apse ameliyatı ile üç ile beş hafta arasında tam iyileşme beklenmektedir.
Bir de çürümeye başlayan dişlerde gerekli önlemler alınmadığında yani dolgu ve kanal tedavisi yapılmadığında da yine iltihabın apseleşmesi durumu söz konusu olur bu da yine kist oluşumuna neden olur.
Apseler ağız içinde çıkabildiği gibi vücudun herhangi bir yerinde de çıkabilir. Oluşan apseler ağrı ve kızarıklık gibi şikâyetlere yol açabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri