Bu çalışmada, Yusuf Atılgan'ın üzerine en fazla düşünülen ve hakkında analizler yazılan romanı Aylak Adam varoluşçu bir bakış açısıyla ele alınacaktır.
Modernist anlayışın biçim ve anlatım olanaklarını, ağırlıklı olarak Aylak Adam, Anayurt Oteli'ndeki başkarakterler C. ve Zebercet etrafında şekillendiren Atılgan, salt modernist romanın değil aynı zamanda insanı birey olarak tanımlayıp merkeze almak ve söylemi tüm yönleriyle onun üzerine kurmakla da Türk edebiyatının ...
Yusuf Atılgan Aylak Adam romanında bilinç akımı, iç monolog, leitmotif, diyalog, mektup yazma ve günlük tutma gibi anlatım tekniklerini kullanır.
Türk edebiyatının ilk modernist romanları arasında bulunan Aylak Adam'ın kitap özeti, bizlere C. adlı bir karakter üzerinden yalnızlık, hayatın anlamsızlığı ve sıradanlığı temalarını anlatır.
Aylak Adam kitabının ana fikri ise toplumda yer alan ve dayatılan normlar hiçbir zaman kabul edilmeyecektir. Bundan dolayı toplumsal normlara kimse uymak zorunda değildir.
İlgili 23 soru bulundu
Makale boyunca modernist edebiyatın bir yaratısı olan aylak adam tipinin varoluşsal özellikleri felsefi bakımdan belirlenip değerlendirilir.
Roman, 60'lı yılların başında bizimle birlikte tüm dünyada da konuşulmaya başlanan kentli aylak aydın bireyi konu alıyordu. Bugün artık çağdaş klasiklerimiz arasında yer alan Aylak Adam'ın dikkat çektiği entelektüel sorunlar güncelliğini koruyor.
C. karakteri, Yusuf Atılgan'ın ünlü eseri Aylak Adam'ın merkezinde yer alan bir kahramandır. Küçük yaşta annesini kaybeden C., teyzesi tarafından büyütülür ve annesinin sevgisini arar.
Kemal'in evleneceği haberini aldıktan sonra, C. onun evinden ayrılır. Roman, C.'nin bir kez daha B.'yi görmesi ile sona erer. Eserin başından beri, “gerçek sevgiyi” arayan C., aradığı kişinin “o” olduğunu düşündüğünden B.'nin bindiği otobüsün peşinden koşmaya çalışır.
L'etranger 1942, Aylak Adam 1959 tarihli romanlar; yani tam olarak metropolleşmenin büyük bir ivmeyle arttığı yıllar.
1950 kuşağı yazarlarından biri olan Yusuf Atılgan, öykülerinde İkinci Dünya Savaşı'nın doğurduğu karamsarlığı; aynı dönemde yaygınlaşan varoluşçuluk akımının etkisiyle ortaya çıkan intiharı, saçmalığı, yabancılaşmayı ve isyan gibi izlekleri özgünlükten ödün vermeden işlemiştir.
“Yaban” hatıra defteri şeklinde yazılmış roman olması dolayısıyla bir “ben romanı”dır. Bu yüzden roman, kahraman bakış açısı ile nakledilmiştir.
Yusuf Atılgan (27 Haziran 1921, Manisa - 9 Ekim 1989, İstanbul), Türk yazar ve öğretmen. Türk edebiyatının ve Türk romanının modernist bir düzleme geçtiği 1950-1980 yılları arasında yazdı. Bu dönemin ilk modernist Türk yazarlarından birisiydi.
Aylak Adam, baştan sona ana karakter C.'ye yoğunlaşan bir eser olarak tanımlanabilir. Yazarın kullandığı edebi teknikler, okuyucuya hem C.'nin iç dünyasını gösterir, hem de ona yakın insanların gözünden, ona farklı bir bakış açısıyla yaklaşır.
Yusuf Atılgan, Aylak Adam'da “C.” isimli (belki de isimsiz) karakterin yaşamından bir yıllık kesit sunar bizlere. Romanı dört ana bölüme ayıran Atılgan, bu bölümlere de mevsim isimlerini verir: “Kış, İlkyaz, Yaz, Güz.” Roman, teknik olarak sunduğu yenilikle de adından söz ettirir.
Yusuf Atılgan ve Aylak Adam Romanı
İlk romanı olan Aylak Adam 1959 yılında basılmıştır.
➢ Modernizmde geleneksel olanı günün anlayışına uydurma, geleneksel yapıyı ve anlatımı reddederek yeniyi ortaya çıkarma anlayışı vardır. ir biçimde sembollerle anlatılır. ➢ Dil ve anlatımda geleneksel tekniklerin dışında arayışlara gidilir. ➢ Modernizmi esas alan metinlerde alegorik anlatıma önem verilir.
Ağaç dalı kompleksine tutulmuş kişi tedirgindir. İnsanların ağaç dallarını budayıp gövdeye yaklaştırdıkları gibi, yakınları onun içindeki bu Adako'yu da budarlar. Onu gövdeden ayırmamak için ellerinden geleni yaparlar. Kimi insana ne yapılsa yararı olmaz.
Zaman biçiminde ise 1960'lı yıllara atıflar yapılmaktadır. Kasabadaki Anayurt Oteli'nin katibi Zebercet, yaşam bunalımı ve yalnızlık çekmektedir. Otele gelip bir gece kalmakta olan esrarengiz kadın tekdüze geçen yaşamını değiştirir. Bu düşün peşinde bütün hayatı, bastırdığı duyguları, ve problemleri ortaya çıkar.
- Modernizm, geleneksel olanı yeni olana tabi kılma tavrı, yerleşik ve alışılmış olanı yeni ortaya çıkana uydurma eğilimi olarak tanımlanabilir. - Modernizmle birlikte özellikle gerçeklerin göründükleri gibi olmadığı, yerleşik kurallara ve toplumun bayağılığına aykırılık ağırlık kazanmıştır.
Modernizm ya da Çağdaşlık, 19. yüzyılın sonlarında ve 20. yüzyılın başlarında Batı toplumunda sanayileşme, kentleşme ve teknolojik ilerlemenin getirdiği hızlı değişimlere bir yanıt olarak ortaya çıkan kültürel ve sanatsal bir harekettir.
Özellikle Edebiyat alanında ortaya çıkan modernizm alanında pek çok eser ortaya çıkmıştır. Modernist yazarların temsilcileri arasında Franz Kafka, Albert Camus ve J.P Sartre yer alır. Bu yazarların varoluşçuluk akımından etkilendikleri de görülmüştür.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri