Hayır, günah olmaz, ama çocukları sünnet ettirmek İslam'ın şiarı bir sünnettir.
İslam âlimlerinin çoğunluğu, sünnet olmanın vacip olduğunu söylerken Hanefiler bunun meşru bir mazeret olmadıkça terk edilmemesi gereken bir sünnet-i müekkede olduğunu vurgulamışlardır. Bu itibarla sonradan Müslüman olan ya da küçükken sünnet olamamış bir kimsenin sünnet olması gereklidir.
Uzmanlar, üç yaşına kadar çocuk sünnet ettirilmez ise, yedi yaşına kadar beklenmesini ve yedi yaşından sonra olmasını tavsiye ediyorlar. Çocuk üç yaşından önce olanları çok fark edemiyor, ancak üç-yedi yaş arasında kendisinden bir parçanın koparıldığını fark ediyor ve bu travmaya sebep olabiliyor.
Sünnet Peygamberler ile Başlamıştır
Çünkü bütün peygamberler kavimlerine sünneti öğütlemiş ve bazı peygamberlerin de sünnetli doğmuş olduğu bilinmektedir. Sünnetli doğan peygamberler; Adem, Şit, İdris, Nuh, Hanzele, Hud, Salih, Lut, Yusuf, Musa, Şuayb, Zekeriya, Yahya, Süleyman, İsa ve Muhammed (aleyhimüsselâm)dır.
Her ne kadar idrar yolları enfeksiyon oranı erkeklerde az olsa da sünnetsiz erkeklerde sünnetli erkeklere göre daha sıktır. Buna ek olarak cinsel yolla bulaşan hastalıklar sünnetsiz erkeklerde daha yaygın olarak görülür. Sünnetsiz peniste penis ucunda fimozis adı verilen darlık sorunu görülebilir.
İlgili 22 soru bulundu
Sünnet İçin En Uygun Yaş Nedir? 18 ay öncesi ve 6 yaş sonrası en uygun dönemdir. 18 ay öncesinde çocuklar bilinçsiz dönemde oldukları için yapılan operasyonu hatırlamazlar. Dolayısıyla çocuk cerrahları ve çocuk ürologları ameliyat için en çok bu dönemi tercih ederler.
Sünnet olmak meşhur bir sünnettir. Bilmeyen müslüman yoktur. Hatta müslümanlıkta sünnet olduğunu bilmeyen kâfir bile yoktur. Gayrimüslimler bile namazın, tesettürün ve sünnet olmanın İslam dininin esasları arasında olduğunu bilirler.
Sünnetin kökeni ve ilk olarak ne zaman uygulanmaya başladığı kesin olarak bilinmemektedir. Arkeolojik araştırmalara göre eski Mısır'da, İbranilerde, Fenikelilerde, hatta Amerika kıtasındaki eski Azteklerde sünnetin var olduğuna dair bulgulara ve kabartma resimlere rastlanmıştır.
Sünnet olmak Kur'an'da yer almamıştır.
İlk sünnet olan kişi İbrahim Peygamber olarak bilinmektedir. O Rabb'ın emriyle ilerlemiş yaşlarda sünnet olmuştur. İbrahim peygamber daha sonra yine Rabbının emriyle oğlu İsmail ve İshak'ı sünnet etmiştir.
Hz. Peygamber'in sünnetli doğduğuna dair (bk. İbn Haldun, Mukaddime, İstanbul 1970, II, s. 400; Cevdet Paşa, Kısas-ı Enbiya, İstanbul 1972, I, 59). Bazı rivayetlere göre ise doğumunun yedinci gününde dedesi bir ziyafet vererek onu sünnet ettirmiştir.
Özel bir ayrıştırma yöntemi ile ayrıştırılan Sünnet Derisi Kök Hücreleri gerekli kalite kontrol testleri tamamlandıktan sonra, ailenin aksi bir beyanı olmadığı sürece -196oC azot saklama tanklarında yıllar boyunca saklanır.
Peygamber (s.a.s) torunları Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin'i doğumlarının yedinci gününde sünnet ettirmişti.
Sünneti terk etmek günah değildir. Sünnetleri özürsüz olarak kılmamakta ısrar etmek, küçük günah olur. Sünnete önem vermeyen ise kâfir olur.
Buradaki hijyenik koşullar, çocuğunuzu olası mikroplardan koruyarak onun fiziksel sağlığını riske atmayacaktır. Ayrıca evde yapılan sünnette, cerrahi müdahaleye uygun ilaç ve araç gereç eksikliği mümkünken sağlık kuruluşu size uygulama için tüm koşulları sağlar.
Evlilik konusuna gelince sünnetsiz erkekle evlenmek kişilerin kendi tercihidir ve kimse karışamaz. Ben dinen değil estetik açısından sünnet olsun derim.
Tevrat'ta yer alan nakillerde Hazreti İbrahim'in 99 yaşında İlahî Hitap'la karşılaştığı, kendisi, erkek evlatları ve neslinden olanların Allah'a ahitlerinin bir sembolü olarak, sünnet olmasının emredildiği yer alır. Bu sünnet Yahudilerde de yaygındır, sünnet olmamanın çok çirkin bir durum olduğuna inanılır.
Diğer bazı uygulamalarda olduğu gibi sünnet ibadetinde de Hz. İbrahim'in uygulamasını devam ettiren İslâm Peygamberi, bu ibadete verdiği önemin bir göstergesi olarak hadislerinde sünneti fıtrat gereği yani insan tabiatına/doğasına yakışan davranışlardan biri olarak görmüş ve ümmetine sünnet olmayı emretmiştir.
Sünni İslam içerisinde yer alan Hanefilik, Hanbelilik ve Mâlikîlik fıkıh mezheplerine göre kadın sünneti zorunlu değildir, ancak uygulanması makruma (sevap) olarak yorumlanmıştır. Şâfiîlik mezhebine göre ise vâcib, yani uygulanması zorunlu (farz) olarak ele alınmıştır.
Uygulamanın kaynağı, tarihin derinliklerinde kaybolmuştur. Sünnete dair en eski illüstrasyon Mısır'da bulunmuştur ve tarihi MÖ 2400'e kadar gitmektedir. Erkeklerin sünneti Yahudi inancında mecburidir, pek çok Müslüman topluluğu ve bazı Hristiyan topluluklarında ise gelenekselleştirilmiştir.
Erkek sünneti, tüm dünyada fimoz, parafimoz gibi sünnet derisi rahatsızlıkları ve penis kanseri gibi olumsuz tıbbi durumların tedavisi için yapıldığından, erkek sünneti yaygınlığının sıfır olduğu bir ülke bulunmamaktadır. Bazı ülkelerdeki sünnet oranları şöyle: ABD yüzde 71.2. Birleşik Krallık yüzde 20.7.
Klasik olarak eski çağlardan beri sünnet bıçakla, usturayla, neşterle (bistüri) veya makasla yapılmıştır. Ancak günümüzde modern tıp alanında meydana gelen gelişmeler sonrasında çağdaş ve uygun alet ve dikiş materyalleriyle sünnet işlemi daha kolay ve sorunsuz yapılabilmektedir.
Sünnet olmamak, penis kanserlerinin en önemli nedenidir. Sünnet olmak, AIDS, gonore, sifilis gibi cinsel yolla bulaşan hastalıklardan korur. Sünnetli olan erkeklerin eşlerinde genital herpes ve rahim ağzı kanseri daha seyrek görülmektedir.
Daha kolay hijyen:Sünnet, penisi yıkamayı kolaylaştırır. Bununla birlikte, sünnetsiz penisleri olan çocuklara, sünnet derisinin altını düzenli olarak yıkaması öğretilebilir. İdrar yolu enfeksiyonunda azalan risk: 1 yaş altında erkek çocuklarda sünnet yapılması idrar yolu enfeksiyon riskini 8 ila 10 kat azaltmaktadır.
Sünnetten hemen sonra ilk 2 gün ağrı, penis ucunda kızarıklık ve şişme (ödem) görülebilir. Ağrı kesiciler ve çocuğun uzun süre ayakta kalmaması ile hızlı iyileşme sağlanır. İki gün sonunda banyo yapılabilir. Bazı sünnet vakalarında ameliyat sonrası hafif kanama görülebilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri