Dua meselesinde iki ifade vardır; biri cevap, diğeri de kabul. Yani ettiğimiz her duaya Cenab-ı Hakk'ın cevap vermesi ayrıdır, kabul etmesi ayrıdır. Allah her duaya cevap verir. Fakat her zaman istenen şeyin aynısını vermez.
Peki, ama Allahü teâlâ, ben duaları kabul ederim buyuruyor. Evet, kabul ediyor; ama o istenileni vermiyor, onun yerine başka şey veriyor. Belki de istediğimizden daha kıymetlisini veriyor. Ne kadar derdimiz, hastalığımız, başımıza gelecek bela varsa, o duaya karşılık olarak hepsini alıyor.
Çünkü O, haddi aşanları sevmez.” (el-A'râf, 7/55). Bir hadis-i şerifte ise şöyle buyrulmaktadır: “Allah'a kabul edileceğini gerçekten inanarak dua ediniz. Bilin ki Allah, ciddiyetten uzak ve umursamaz bir kalp ile yapılan duaları kabul etmez.” (Tirmîzî, Deavât, 66 [3479]).
Bizler dualarımızın hemen gerçekleşmesini isteriz. Ancak, bazen dualarımız hemen gerçekleşmez. Bu durumda aceleci olmamalı, sabırlı olmalıyız. Peygamberimiz (a.s.) “Acele edip “dua ettim de duam kabul olunmadı.” demedikçe dualarınız kabul olur.” (Buhari, Daavat, 21; Müslim, Zikr, 90) buyurmaktadır.
Bir şeyi çok istiyorsun, Allah'ım bu iş olsun diye temenni ediyorsun, dua ediyorsun, yüce Allah'a yöneliyorsun bu dinen sakıncalı değildir. Yani kişinin bir şeyi çok arzu etmesi onun imanına onun ameline onun Müslümanlığına zarar vermez.
İlgili 27 soru bulundu
Dua görünmezdir ama imkansızı mümkün kılar. Harikalar yaratmak Allah'ın İşidir.
Nasip olmayanı, Allâh ne dile düşürür, Ne kalbe düşürür, Ne de Duâ'ya düşürür.
Allah her duaya cevap verir. Fakat her zaman istenen şeyin aynısını vermez. Çünkü hikmeti bunu gerektirmektedir. Bu durum, doktor çocuk misaline benzer.
Dolayısıyla Yüce Allah nezdinde böyle bir ayrıcalıklı konuma sahip oldukları için anne babaların, evlatları hakkında yapacakları dualar, geri çevrilmeyen dualar kategorisinde yerini almıştır.
Resulullah (sav) buyurdular ki: "Beş gece vardır ki onlarda yapılan dualar geriye çevrilmez. Bunlar Recep'in ilk Cuma gecesi, Şaban'ın ortasında bulunan Berat gecesi, Cuma gecesi, Ramazan ve Kurban Bayramı geceleridir."
Allah'a inanmayan kafirlerin duası kabul olmaz. Münafıklar için yapılan dualar kabul olmaz. Duanın yalnız Allah'a yapılması gerekir.
ALLAH ARACISIZ İŞİTİR
Cenâb-ı Allah, Semi'dir. Yani mahlûkatının seslerini, duâlarını, niyazlarını, yalvarışlarını, yakarışlarını harfiyen işiten; herkesin her âhını, her sözünü, her çağrısını, her çığlığını eksiksiz duyandır.
Peki, kimdir onlar? Duası kabul olmayacak kişilerden birisi; hanımı zina ettiği halde onu boşamayan kocadır. Tabii, burada fuhşun tespiti için adil ve güvenilir olan 4 tane Müslüman erkeğin, olayı açıkça görmeleri gerekir.
Allah kabul etmeyeceği duayı kuluna ettirmezmiş. Bir şeyi istemek ona nail olacaksınız demektir. Yani Allah size dua etmeyi nasip ettiyse duanızı da kabul edecektir.
Ali (a.s) cevaben şöyle buyurdular: “Dualarınızın kabul olmamasının sebebi, kalplerinizin sekiz şey hususunda hiyanet etmesinden dolayıdır: Birincisi: Siz Allah'ı tanıdınız fakat size farz kıldığı şekilde hakkını eda etmediniz. Bu yüzden bu tanıyış size bir şeyi kazandırmadı.
Allah dua eden kullarına uc sekilde cevap verir. Evet der. istedigini verir, hayır der daha iyisini verir, bekle der en. iyisini verir...
Sual: Hangi kişilerin duası makbuldür? Hacıların, mücahidlerin, dertlilerin, hastaların, gariplerin, mazlumların, yolcuların, ana babanın, bela gelmeden önce dua edenin, çok zikredenin, Müslümanlıkta saçlarını ağartanın, oruçlunun, salih âlimin ve adil idarecinin duaları makbuldür.
Hadis-i şerifte; (Duanın kabul olması için, iki şey lazımdır: Birincisi, duayı ihlas ile yapmalıdır. İkincisi, yediği ve giydiği helalden olmalıdır. Müminin odasında, haramdan bir iplik varsa, bu odada yaptığı duası, hiç kabul olmaz) buyuruldu.
Allah'a en büyük ismiyle dua etmek, dualar içerisinde en hayırlı olanlardandır. Dolayısıyla Esmâ'ül Hüsna içerisinde yer alan bu isimle yapılan duaya, anında kabul olan mucize dua diyebiliriz. Yani bir dileği olan kimse, bu duayı okuyup ''Yüce Allah'ım İsmi Azam hürmetine'' diye isterse duası kabul olur, muradına erer.
Seher vakti, yalvararak dua etmek, bid'atlerden sakınmak, gafil olmamak, uyanık olmak, helal yemek, haramlardan kaçmak... Cuma günü ve gecesi, Recebin ilk, Şabanın 15. gecesi, Bayramın birinci geceleri, Arefe günü, Ramazan gün ve geceleri, iftar zamanı edilen dualar makbuldür.
Sonsuz rahmet, hikmet ve kudret sahibi olan Allah'ı -haşa- eleştirmek, duasının kabul olmadığını ileri sürerek isyan etmek çok çirkin bir saygısızlık ve bir günah olmakla beraber, önceki makbul olmuş duaların da reddedilip imha edilmesi, diye bir şey söz konusu değildir.
Esasen konuyla ilgili sahih rivayetler dikkate alındığında, bunların dua ederken hapşırmaya değil, aksırma anında yapılacak duanın makbul olduğuna ve bu esnada Allah'a hamdetmenin gereğine dikkat çekilmiştir; İlave bilgi için tıklayınız: - "Dua ederken hapşırmak duanın kabul olduğuna işarettir." Bu hadis ...
Allah her an bize uyarılar gönderir fakat biz anlamayız. Bazense daha belirgin işaretler gönderir. Bunların birçoğu doğru yola gir diye veya yanlışa çok meylediyorsun diye olabilir.
Eğer o kimse, iyi amel yapıp, duası kabul olursa, o kaza değişir.” Hadis-i şerifte buyuruldu ki: (Kader, tedbir ile, sakınmakla değişmez. Fakat kabul olan dua, o bela gelirken korur.) Duanın belayı def etmesi de, kaza ve kaderdendir.
Rüyada ağlayarak dua etmek, rüya sahibinin yaşadığı bir sıkıntıdan kurtulmaya çalışması anlamını taşımaktadır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri