Çay demlediğiniz demlikte bitki çayları ya da farklı şeyler demlemeyin. Çaylar demlendiği kabın kokusunu çeker. Eğer demlikte farklı şeyler demlerseniz çayınız demlediğiniz şeylerin kokusunu alacak ve tadında bozulma yaşanacaktır.
Nemin bakterileri içine çekme özelliği sayesinde kötü kokuyu önlemek oldukça kolay olacak. Çay poşetini birkaç dakikalığına kaynayan suyu içine koyun ve soğumasını bekledikten sonra ayakkabının içine yerleştirin. Bu kullanılmış çay da olabilir. Bir adet poşet çay alın ve 24 saat boyunca ayakkabınızda bırakın.
Çay; tein, kafein, teofilin ve antioksidanlar için doğal bir kaynaktır. İçinde bulunan mineraller nedeniyle kemik ve diş sağlığına faydalıdır. Ancak neredeyse hiç karbonhidrat, protein ve yağ içermez, Şeker ya da diğer katkılarla tatlandırılır.
Bir kase içine 1 ölçü yumuşatıcı deterjan dökün ve 1 ölçü de su ekleyin. İkisi sıvıyı karıştırarak yeni bir karışım elde edin. Hazırladığınız karışımı bir bez yardımıyla alın ve koltuk, tezgah ya da masa gibi eşyalarınızı silin. Bu yöntemi denediğinizde, evinizin içinde oluşan yanık kokusunu temizlemiş olacaksınız.
Bir sprey şişesine beyaz sirke ve ılık su koyun. Bu karışımı duvarlara püskürtün ve silin. Karışım, hem duvarları temizler hem de kötü kokuları giderir. Leş kokusu nasıl giderilir: Bunun yanı sıra lavaboya kahve telvesi ve sonrasında kaynar su dökebilirsiniz.
İlgili 24 soru bulundu
Çayı sıcak ve nemli ortamlardan özellikle uzak tutun. Bunun yanı sıra mutfakta güneş görmeyecek bir yerde muhafaza edin. İyi işlenmiş siyah çaylar, vakumlu ambalajlarda ya da kapalı kutularda iki yıla kadar dayanabilmektedir. Çayı koyu renkli ve hava almaz bir kap içinde, rutubet tehlikesi olmayan bir yerde saklayın.
Beklemiş, bayat çay kesinlikle tüketilmemeli. Demir eksikliği anemisi olan kişiler lütfen hiçbir şekilde yemek sonrası çay tüketmesinler.
Siyah çaylar, yeşil ve beyaz çeşitlerden daha fazla kafein içerir ve çay ne kadar uzun süre demlenirse, kafein içeriği de o kadar yüksek olur. Her ne kadar bazı insanlar kafeine diğerlerinden daha duyarlı olsa da, çalışmalar günde 200 mg'ın altındaki dozların sayılan bu negatif etkilere neden olmadığını göstermektedir.
Durgun hava. Durgun hava, toz, küf sporları ve hatta giysilerinizdeki tütün dumanı gibi havadaki parçacıkları hapseder. Bu durum özellikle sıcak nemli günlerde daha da geçerlidir. Odanız eğer yeterli miktarda ve şekilde havalandırılmıyorsa, hava bu kirleticileri tutar ve ortamda kötü koku oluşmasına sebep olur.
Bir su bardağının içerisine bir paket kabartma tozunu dökün ve elma sirkesini yavaş yavaş hamur kabartma tozunun üzerine ekleyin. Bu karışımı sigara kokan odaya koyun ve karışımın buharlaşmasını bekleyin. Birkaç gün sonra karışım tamamen buharlaşacak ve odanızdaki sigara kokusu yok olacaktır.
Araç içine sinen kokularda kurtulmaksa çok daha kolay. İhtiyacımız olan tek şey bir kavanoz veya kaseye koyduğumuz un veya kahve. Kokunun yoğun olduğu bölgenin merkezine yerleştirilen un veya kahve kısa sürede kötü kokuları emer.
Bir tencereye veya tavaya su koyup kaynatabilirsiniz. Ardından içine portakal, muz ya da elma kabuğu koyabilirsiniz. Eğer varsa evinizde lavanta gibi hoş kokan bitkiler de olabilir. Hazırladığınız bu karışımı evin içinde gezdirirseniz evinizdeki kötü kokunun gittiğini ve ferah bir koku olduğunu göreceksiniz.
Karbonat ve Tuz
Ardından suya 1 çay kaşığı tuz ve 1 çay kaşığı karbonat ekleyin. Daha sonra yarım bardak sirke ekleyerek karışımı çaydanlıkta kaynatın. Kaynama işleminden sonra suyu dökün ve ılımasını bekleyin. Çaydanlığın içini sünger yardımıyla ovun ve bol suyla durulayın.
Etkili yöntemlerden biri de sirke ve limonlu su kaynatmak. Yemekten sonra sinmiş olan kokuyu yok etmekiçin bir cezveye 1 bardak su, bir miktar elma sirkesi ve bir adet limonu sıkarak kısık ateşte kaynatın. Bu yöntem ile eve sinmiş kokular tamamen yok olacaktır.
Çay yapraklarının şekli: Çayın kalitesi yaprağın kıvrımından da belli olur. En kaliteli çay yaprakları, bükük, kıvrımlı ve parlaktır. Beyaz bir peçeteye döktüğünüz yaprakların rengi koyu boyutları aynı ve kıvrımlı aynı zamanda da renklerinin koyu olması gerekir.
Bir tutam çayı soğuk suyun içine atın. Eğer sahte çay ise suyun içerisine attığınız çay sararır ve renk değiştirirse o çay boya veriyordur. İlk dakikada hemen boya vermesi o çayın kalitesiz olduğunu gösterir. Eğer suyun rengi yavaş bir şekilde 15-20 dakikada sarıya dönüyorsa bu çay kaliteli ve boyasız demektir.
Uzmanlar, sağlık için günde 5 bardak çay içilmesini öneriyor.
Klozet ve lavabolara yarım bardak karbonat veya limon suyu dökmek, sonra bol suyla durulamak kötü kokuların emilmesini sağlayacaktır. Aynı işlemi beyaz sirkeyle de yapabilirsiniz. Bunun yanı sıra lavaboya kahve telvesi ve sonrasında kaynar su dökebilirsiniz.
İçerisinde asitli bileşenler taşıyan sirke de kötü kokuları yok etmek için oldukça uygundur. Ev temizliğinde sıkça tercih edilen sirkeyi kötü kokularınızı gidermek için de kullanabilirsiniz.
Lavabo kokusu karbonat ve sirke kullanılarak giderilebiliyor. Akla ilk gelen bu yöntemde öncelikle lavabo deliklerinin üzerini kapatacak şekilde yarım ya da bir su bardağı karbonat boşaltmanız gerekiyor. Ardından asidik özelliğe sahip bir miktar sirkeyi karbonatın üzerine dökerek köpürmeleri izleyebilirsiniz.
Sabah uyandığında her sağlıklı bireyin ağzı kokar. Bunun sebebi gece boyunca biz uyurken çalışan sindirim kanallarımızda biriken gazlar ve dilimizin üzerinde biriken bakterilerdir. Dilimiz işlevi gereği özelleşmiş bir yapıya sahiptir bu da üst yapısının engebeli ve tutucu olmasına neden olur.
Dışkı, bakteri ve bileşikler nedeniyle doğal olarak gaita kokar. Ancak normalden daha kötü kokuyorsa ve ishal, karın krampları veya mide bulantısı gibi başka semptomlarla birlikte geliyorsa, bu bir enfeksiyon belirtisi olabilir. Bazı bakteriler, virüsler, parazitler ve mide bakterilerine yol açabilir.
Yeteri kadar su içmediğiniz zaman, idrar daha yoğun hale gelir ve bu, rengiyle kokusuna yansır. İdrar koyu ve yoğun bir kokuya sahipse, bu sıvı kaybının bir işareti olabilir. Düşük sıvı alımından kaynaklanan çok yoğun idrar genellikle yoğun kokar. İdrar çok yoğunsa, mesane dokusunu da tahriş eder.
İçerdiği yüksek antioksidan ileri yaşlarda görülme ihtimali olan kemik zayıflamasını engeller. Özellikle Osteoporoz adı verilen ileri yaşlarda ortaya çıkan kemik kaybı rahatsızlığına faydası olduğundan günde 20 bardak içilmesi gerektiği uzmanlar tarafından vurgulanıyor.
Çay, kahve, bitki çayları gibi içecekler vücuttan su attığı için suyun yerine tüketilmemelidir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri