Hastalıklı hayvanlardan elde edilen sütler veya bu sütlerle yapılmış besinler, çiğ olarak tüketildiği veya yeterince pastörize veya sterilize edilmediği zaman ölümle sonuçlanabilecek çeşitli gıda zehirlenmelerine neden olabilmektedir.
Çiğ sütü satın aldıktan sonra tüketmek için kaynatma işleminden geçirmek gereklidir. Kaynayan sütteki zararlı mikroplar kırılır ve tüketime uygun hale gelir. Doktorlar çiğ sütün kaynatılmadan tüketilmemesini defalarca vurgulamaktadır. Kaynatma işleminde ise dakikaya dikkat etmeniz iyi olacaktır.
Uzmanlar çok net bir şekilde uyarıyor: Çiğ süt tüketimi insan sağlığına tehdit oluşturacak sorunlara neden açtığı için kesinlikle tüketilmemeli. Kaynatma, sterilizasyon, UHT sterilizasyonu gibi ısıl işlemlerden geçmeyen çiğ süt tüketimi, birden fazla mikroorganizmaların vücuda girmesine neden olur.
Çiğ süt, pastörizasyon ya da homojenizasyon gibi bir işlem görmediği için pastörize sütlere göre içinde vücuda faydası olduğu belirtilen birtakım bakterileri içeriğinde barındırmaktadır. Raf ömrünü uzatmak adına herhangi bir kimyasal işlem uygulanmadığı için güvenle tüketebileceğiniz bir üründür.
Süt, kaynatmamak koşuluyla, tercihe bağlı olarak soğuk veya ılık içilebilir. Sütü vücut ısısına yakın, 35-40ºC de ısıtmak uygundur. Besin değerini koruması açısından sütün kaynamamasına dikkat etmek gerekiyor.
İlgili 28 soru bulundu
Elinizdeki pastörize sütü de ısıtıp kullanmak durumunda kalabilirsiniz. Bu gibi durumlarda kaynatmak gerekli mi diye düşündüğünüz olmuştur. Pastörize sütü kaynatmak zorunda kalmadan doğrudan kullanabilirsiniz.
Kaynatma işlemi yaklaşık 100 derece civarında en az 10 dakika sürecektir. Sütün yapısı gereği, 60 dereceden itibaren proteini bozulmaya başlar. Uzun lafın kısası günlük süt 72 derece 15 saniye boyunca ısıtılıyor, çiğ süt 100 derece 10 dakika kaynatılıyor.
'Çiğ süt kaynatılmadan içilir mi? sorusu ise en fazla merak edilen sorulardan biridir. Çiğ süt kaynatılmazsa, kısa süre içerisinde zararlı organizmaların üremesine yol açar. Bu organizmaların oluşmasını önlemek için, çiğ süt mutlaka ısıya tabi tutulmalı, yani kaynatılmalıdır.
Dr. Murat Baş, “Araştırma çerçevesinde sokakta satılan 1 mililitre sütün içerisinde tifo, dizanteri ve brusella gibi bulaşıcı hastalıklara neden olan 100 binden fazla bakteri ortaya çıktı.
Gece yatmadan önce süt içilmesi, gaz problemlerine ve şişkinliğe neden olmaktadır. Bunun yanında sindirim sisteminin işleyişini bozarak kabızlığa yol açabilir.
Sütün kesilmesinin sebebi, bakterilerin ürettiği asitlerin kazein adlı proteini etkilemesidir. Asit ile kazein arasında etkileşim meydana gelir ve kazein proteinleri topaklaşarak çözelti oluştururlar. Bu olaya süt kesilmesi denmektedir. Bazen süt, kaynatma esnasında da kesilmektedir.
Sütün bekleme süreci uzadıkça rengi mavi ve kırmızı renge dönüşmeye başlar. Ayrıca sütün üzerinde kendiliğinden köpükler oluşmaya başladıysa, bozulmuş olduğunu gösterir. Sütün kokusu; Süt bozuldukça kokusu da kötüleşmeye ve ekşimeye başlar.
İnsanlara çiğ süt ve çiğ sütten elde edilen ürünlerin tüketilmesi yoluyla bulaşan brusella ciddi sağlık sorunlarına neden olmaktadır.
Güvenilir yerden aldığınız açık sütü 10 dakika kaynatıp içtiğinizde zararı yok. Kutu sütün ise hiçbir yararı yok. Besleyici diye çocuklara kutu süt içirmek onları ihtiyaç duydukları vitamin-minerallerden mahrum bırakmak anlamına gelir.
Yoğurt yapmak için hazırladığınız sütün iyice kaynamış olması ve tamamen soğumadan ilk ısısı düştüğünde kullanılması gerekir. Kaynamış ve soğumuş sütü tekrar yoğurt yapmak için ısıtırsanız hüsranla sonuçlanabilir.
Hz. Peygamber (asm) Efendimizin sütü çiğ veya pişirerek içtiğine dair bir bilgiye rastlayamadık. İslam'da genel prensip olarak zararlı maddelerin yiyip içilmesi caiz görülmemiştir.
Vitamin ve mineraller açısından keçi sütü de oldukça zengin. 1 su bardağı keçi sütünde 9 gram kadar protein bulunuyor. Bu sütün içindeki yağ ve proteinler inek sütüne göre daha farklı. Bu da keçi sütünün sindirimini kolaylaştırıyor.
Avrupa ve Türkiye'de sütün işlenmesi için sıklıkla UHT adı verilen yöntem kullanılır. Açılımı, Ultra- Heat Treatment, yani, aşırı ısı uygulaması. Bu işlemde süt, 3 saniye boyunca 140 derece ısıya tabi tutulur ve içindeki bakterilerin çoğu ölür. Bakterilerin ölmesi, sütün açılmadan uzun süre taze kalmasını sağlar.
Markette satılan (UHT, pastörize veya ESL) sütler ise, bu besin değeri kaybını en aza indiriyor ve patojen mikroorganizmaları etkisiz hale getirerek hastalık (bakteri, virüs kaynaklı) riskini ortadan kaldırıyor.
Sütte pastörizasyon işlemi, sütün belli bir sıcaklığa kadar ısıtılıp aniden soğutulması ile gerçekleşir. Isıtma sıcaklığı 72°C ile 75°C arasındadır ve 15 - 20 saniye sürer. Sonrasında süt 5°C ye soğutulur. Bu işlemle insan sağlığına zararlı olan bakteriler yok edilir ve sütün dayanma süresi artırılır.
Sütün fazla tüketimi sindirime zarar vererek ishale neden olabilir. Ayrıca sütün içerisinde bulunan laktoza ya da sütün kendisine alerjisi olan kişiler için süt zararlıdır. Bunların dışında sizler için sütün zararlarını sıraladık; Fazla süt tüketimi sivilce oluşumuna yol açar.
Isıtma. Bu işlemde süt 57 °C - 68 °C arasında 15 dakika boyunca ısıtılmaktadır. Bu işlem sırasında süt içerisinde faydalı bakteriler canlı olarak kalır ancak patojenik bakteriler öldürülür.
Pastörize edilen sütler buzdolabında 4-5°C de yazın bir gün, kışın 2-3 gün saklanır. Oda ısısında süt saklanmaz.Uzun ömürlü süt (UHT) ise, kutunun açılmaması koşuluyla, oda sıcaklığında 4 ay tazeliğini korur.
Pastörizasyon işlemi, çiğ süte 72 derecede yaklaşık 15 saniye kadar ısı verilmesidir. Yani bakkaldan veya marketten aldığınız pastörize sütler, zaten daha önceden kaynatılmıştır. Bu nedenle herhangi bir kaynatma işlemi yapmadan güvenli bir şekilde tüketebilirsiniz.
Baş, sokaktan alınan sütü mikroplardan arındırmak için, 90 ila 95 derecede 10-15 dakika kaynatmanın mikropların tamamını öldürebileceğini ancak, sütün kaynatılınca içindeki vitaminler başta olmak üzere besin değerlerinin yüzde 50 ila 90 oranında azaldığını vurguladı.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri