Gerçek anlamlı atasözlerinde, bütün kelimeler gerçek anlamda kullanılmıştır. “Fakirlik ayıp değil, tembellik ayıp”, “Çok konuşan çok yanılır” vb. Mecaz anlamlı atasözlerinde ise bütün kelimeler mecaz anlamda kullanılmıştır.
İnsan ne kadar çok şey bilirse bilsin, bilmediği şeyler daha fazladır. Çok bildiğinden kendine çok güvenen kişi, bilmediği şeylere de karışır ve bunlarda yanılır.Bir insan çok bilgi sahibi olabilir.
Mecaz anlamlı olanlar; “Ateş düştüğü yeri yakar” “Ağaç yaş iken eğilir” Borç yiğidin kamçısıdır” “ İşleyen demir pas tutmaz” Öfkeyle kalkan zararla oturur” “Damlaya damlaya göl olur” Yuvarlanan taş yosun tutmaz.”
Herhangi bir sözcüğün kendi anlamından bütünüyle uzaklaştığı ve yeni anlam kazandığı yapı mecaz anlam olarak ifade edilir. Diğer bir ifadeyle kelimenin gerçek anlamı dışında başka bir kelimenin yerine kullanılması olarak anlatmak mümkün.
İlgili 18 soru bulundu
Bir sözcüğün gerçek anlamlarından sıyrılarak başka bir sözcüğün yerinde kullanılmasına mecaz anlam denilir. Cümle içerisinde sözcükler başka sözcükler ile öbekleşerek mecazlı anlam kazanmaktadır. Deyimler mecazlı öbeklerin en önemli örneği olmaktadır.
Mecaz anlamlı cümleler kelimelerin gerçek anlamı dışında yeni anlamı ile birlikte kullanılmasıdır.
Bir sözcüğün gerçek anlamından tamamen uzaklaşarak kazandığı yeni anlamına “mecaz anlam” denir. Mecaz anlamlı sözcük genellikle benzetme sonucu başka bir sözcüğün yerini tutar. Yani mecaz anlamlı sözcük cümleden çıkarıldığında, o sözcüğün karşıladığı asıl anlam ne ise o sözcük yazılabilir.
Bir kelimenin kendi gerçek (temel) anlamı dışında, başka bir anlam için kullanılmasıdır. Kelimenin hakiki (gerçek/temel) anlamının anlaşılmasına karîne-i mânia adı verilen akla dayalı (aklî) bir engel vardır. Bu, sözü söyleyenin sözü gerçek anlamda kullanmadığının delili olur.
Son pişmanlık fayda vermez : Bir olay veya durum karşısında yapılan bir yanlışın ardından , bu yapılanın yanlış olduğunu fark etmek , yapılandan sonradan pişmanlık duymak olanı değiştirmez. Anlam ile atasözünü aynı şekilde anlamda da işlenmektedir , "Son pişmanlık fayda etmez." atasözü gerçek anlamlıdır.
⇒Mecazdır.
⇒Çünkü mecaz anlamı bir kişinin burnundan yanına gelememesi burnundan ayrılmaması. Gerçek anlamı Bir kişinin yanında kalmak o kişinin yanından hiç ayrılmamak.
Gerçekte de ırmak gibi büyüklük su kaynağı varken yanına azıcık su akan çeşmenin yapılması gereksiz olmaktadır. Bu atasözünün mecaz anlamı genel olarak işe yaramayan şeylerin yapılmamasıdır.
Çok Bilen Çok Yanılır-Recaizade Mahmut Ekrem.
Recaizade Mahmut Ekrem, konusunu Binbirgece Masalları'ndan aldığı “Çok Bilen Çok Yanılır”da insanların içindeki kıskançlık, bulunduğu mevkiyi kötüye kullanma, hırs temalarını işler. Kitapta, Maraş kadısı Azmi Efendi ile kaymakam arasındaki sürtüşme konu edilir.
Çok bilen Çok Yanılır: (tiyatro)Komedi türünde yazılmış bir eserdir; yazar bu eserinin konusunu Binbir Gündüz Hikâyeleri'nden almıştır; eserde, kendi kazdığı kuyuya yine kendisi düşen Maraş kadısı Azmi Efendi'nin serüvenini anlatır.
Bir sözcüğün kavram ve mecaz olarak kullanılmayan tüm anlamlarına, gerçek anlam denir. Türkçede birden fazla gerçek anlamı olan birçok kelime vardır. Bir kelime gerçek anlamından farklı olarak başka bir kelimenin yerine geçmişse, ona mecaz anlam denir.
“Gezimizin rehberi çok sıcak bir insandı.” cümlesinde rehberin vücut sıcaklığı belirtilmediği için, bu kelime gerçek anlamdan uzaklaşarak “sevgi dolu, içten” anlamını karşılayarak mecaz anlamda kullanılmıştır. Örnekler: – Onun küçüklükten beri gözü hep yükseklerdeydi. – Bu olayda mutlaka onun da parmağı vardır.
Kelimelerin sözlük anlamına gerçek anlam denir. Eğer bir kelime gerçek anlamı dışında başka bir manada kullanılıyorsa mecaz olarak nitelendirilir. 5. sınıflar için gerçek, mecaz ve terim anlam konusunu örnek cümlelerle anlattık. Bir kelimenin belli başlı alanlarda kavram olarak kullanılmasına terim anlam denir.
Baş Göz Etmek deyimi, birini evlendirmek demektir. Bu deyim, birinin evlenmesine yardım etmek ve gelin - damat arasında arabuluculuk yapmak anlamına da gelir. TDK'ya göre baş göz etmek deyimi ''Başını Bağlamak'' deyimi ile eş anlamlı olup birini evlendirmek demektir.
Gerçek anlam, temel anlam ile yan anlamların bileşkesidir. Bir sözcüğün mecaz olmayan tüm anlamlarını kapsar. Örneğin tatlı sözcüğü Türkçede "şekerli" anlamına gelen bir sıfattır ve bu anlam sözcüğün temel, yani birinci anlamıdır.
Örneğin; diş. Testerenin dişleri paslanmış.( Yan anlam) İnsan dişinin kesici, parçalayıcı özelliği testereye yakıştırılmış. Yani insan dişiyle ortak yanı kesiciliğidir. Mecaz anlamda ise sözcüğün gerçek anlamdan tamamen çıkarak yeni anlam kazanması durumu vardır ve genellikle sözcük soyut anlam kazanır.
Yan anlamlar, temel anlamla birlikte gerçek anlamları meydana getirirler. Mesela “göz” dendiğinde akla ilk gelen, kelimenin temel anlamı olan organ adıdır. Ama “iğnenin gözü”, “çantanın gözü”, masanın gözü” tamlamalarındaki anlamlar benzetme yoluyla kazandırılmış yeni anlamlardır. Bunlara da yan anlam denir .
Bir sözcüğün gerçek anlamından tamamen uzaklaşarak kazandığı yeni anlamlara mecaz anlam denir. Mecaz anlamda abartı ve soyutlama söz konusudur. Örnek: Batık şirketin eski çalışanıymış.
Mecaz Anlam:
Bir cümlede ilgi veya benzetme yönü ile gerçek anlam dışında kullanılan sözcükler mecaz anlamlı sözcüklerdir. Örnek: Babası ona çok soğuk davranıyordu.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri