Kabuklu deniz hayvanlarına karşı alerji, kişinin hayatı boyunca herhangi bir zamanda gelişebilir, ancak genellikle yetişkinlikte ortaya çıkma eğilimindedir. Daha önce hiç sorun yaşamadan yediğiniz yiyecekler sonradan alerji belirtisi göstermeye başlayabilir.
Balık alerjisi olan kişiler, bazı balık türlerine alerjisi olabilirken bazılarına alerjisi olmayabilir. Balığa karşı alerjik reaksiyonların çoğu biri balık yediğinde meydana gelse de, bazen insanlar balığa dokunmaya veya balık pişirirken oluşan buharları solumaya tepki verebilir. Balık alerjisi her yaşta gelişebilir.
Uzun veya kısa süreli olabilen alerji, güneşe maruz kaldıktan hemen sonra başlamakta, vücudun bu duruma neden tepki verdiği tam olarak bilinmemektedir. Kronik hale gelebilen güneş alerjisi tedavi edilebilmektedir.
Su alerjisi, sıcaklığı ne olursa olsun, deri suyla temas ettikten sonra ürtiker (kurdeşen) belirtilerinin hızla geliştiği nadir bir durumdur. Bu durum en çok kadınları etkiler ve ergenlik çağının başında ortaya çıkar.
Bazı kişiler banyo yaptıklarında ya da deniz girdiklerinde vücutlarında kızarıklık, şişlik ve kaşıntı meydana gelir. Bu belirtilere halk arasında kurdeşen, tıp dilinde ise ürtiker adı verilmektedir. Elbette banyo suyunun sıcak olması ya da deniz suyunun soğuk olması nedeniyle ürtiker gelişebilir.
İlgili 16 soru bulundu
Balık alerjisinin semptomları, alerjik reaksiyonun yoğunluğuna bağlı olarak hafif veya ölümcül anafilaksi olabilir. Hafif semptomların başlangıcı genellikle balık proteinini tükettikten sonra birkaç dakika ila saatler arasındadır.
Vücut deniz suyuna karşı kendini korumaya alarak vücutta belirtiler gösteriyor. Kişiler her deniz girdiğinde bu belirtileri gösterebilir. Deniz suyunda yer alan birçok canlı ve bakteri bulunuyor. Bu durumlardan dolayı kişiler alerji durumları yaşayabiliyor.
Alerjik rahatsızlıklar yaşamın erken çağlarında ortaya çıkabileceği gibi çok geç yaşlarda da alerjik hastalık bulgularının ortaya çıktığı olabiliyor. Ancak genellikle ilk 1-20 yıllık yaşam sürecinde hastalık bulguları kendini göstermiş oluyor.
Alerji her insanda görülebilir mi? Alerjik hastalıklar genel olarak genetik yatkınlığı olan kişilerde görülse de bazen ailesinde ve geçmişinde alerjik rahatsızlık olduğu bilinmeyen bireylerde de ortaya çıkabilmektedir.
Bazı besinlere karşı gelişen alerjiler zaman içerisinde düzelme eğilimindedir. İnek sütü, yumurta gibi besinlere bağlı alerjiler yaşa bağlı olarak geçebilir, yer fıstığı, balık, kabuklu deniz ürünleri ve kuruyemiş alerjileri çok uzun yıllar hatta yaşam boyu devam edebilir.
Güneş alerjisi bulunan kişiler doğrudan güneş ışığında kaldıktan sonra ciltlerinde kızarıklık, şişlik, kaşıntı, kabarıklık ve döküntü görülür.
Güneş Alerjisi Nasıl Geçer? Hafif güneş alerjisi vakalarının tedavi edilmesi gerekmez. Daha şiddetli vakalarda ise bazı steroid türevi kremler ya da haplarla tedavi edilebilir.
Güneş alerjisi, bazı durumlarda kendiliğinden azalabilir veya geçebilir. Ancak, bazı kişilerde güneş alerjisi ömür boyu sürebilir. Güneş alerjisinin tamamen geçip geçmeyeceği, kişinin alerjiye yatkınlığı, alerji türü ve cilt reaksiyonlarının şiddetine bağlı olarak değişebilir.
Bazı insanlarda balık alerjisi şiddetli hale gelebilir ve anafilaksinin hızla gelişmesine neden olabilir. Anafilaksi, tehlikeli tüm vücut reaksiyonu yaygın döküntü, yüz ve dil şişmesi, hırıltılı solunum, nefes darlığı, hızlı kalp atışı ile karakterizedir.
Çocukluk yıllarından itibaren görülen besin alerjileri hayatımız boyunca karşımıza çıkabilir ve hayatın geç döneminde ortaya çıkan besin alerjileri genellikle geçmez. Besin alerjisi, alerjik besinin çok az miktarda alımından sonra çok ciddi olabilen ve hayati tehlike oluşturabilen reaksiyonlara neden olabilir.
Balık ağız yolu ile alındığında kurdeşen, dil ve dudak da şişme, bulantı, kusma, saman nezlesi belirtileri ve hayatı tehdit edebilen alerjik şok, cilt yoluyla temas edilmesi sonucunda kurdeşen, temas dermatiti, solunum yolu ile alınması sonucunda ise astım, saman nezlesi, cilt döküntüleri ve alerjik şok ...
En tehlikeli reaksiyon ise 'anafilaksi' adını verdiğimiz reaksiyondur. Aniden başlayıp ölüme neden olabilir. Eğer alerjen soluduğunuz bir şey ise gözleriniz, burun ve solunum sisteminiz etkilenir.
Alerji her yaş grubu ve cinsiyette ortaya çıkabilir. Çocukluk yaş grubunda daha çok gıda alerjileri, alerjik egzamalar ön plandayken yaş ilerledikçe alerjik burun ve göz nezlesi görülmekte ve bunlara astım eşlik edebilmektedir. İlaç alerjileri ve mesleki alerjiler de erişkin dönemde daha sık görülmektedir.
Alerji belirtileri kişiden kişiye farklılık gösterir. Alerjinin şiddeti de belirtiler üzerinde etkilidir. Kaşıntı, burun tıkanıklığı, sık hapşırma, kronik öksürük, nefes darlığı veya hırıltı, vücutta döküntü veya şişlik belirtiler arasında sayılabilir.
Genetik bir hastalıktır ve çevresel faktörler hastalığın ortaya çıkmasını kolaylaştırır. Yapılan çalışmalarda çiftlikte yaşayan çocuklarda alerjik rinit, şehirde yaşayanlara göre çok daha düşük görülmüştür. Başlangıç yaşı genelde 5-6 yaş gibidir ama 30 veya 40'lı yaşlarda da ortaya çıkabilir.
Alerjik hastalıkların doğal seyri bebeklik yaşlarında ortaya çıkan besin alerjileriyle başlar.Bunun en iyi örneği inek sütü alerjisidir.Daha sonra 2-7 yaşlar arasında en sık bronş alerjilerine, 7-8 yaşlardan itibaren de burun alerjilerine rastlanır.Tüm bu hastalıklar birbirine dönüşebilir ve çoğu kez aynı kişinin ...
Tanıda cilt testi (Prick test) ve kan testi kullanılır. Cilt testinde en sık karşılaşılan alerjenler kullanılır, kişinin verdiği cilt reaksiyonu ölçülür, kan testinde ise vücudun oluşturduğu IgE antikorunun kandaki düzeyi ve belli bir madde veya maddelere karşı alerjik belirtiler varsa spesifik IgE düzeyi ölçülür.
DÜNYA ÜZERİNDE SADECE 100 KİŞİDE GÖRÜLÜYOR
Suya karşı alerji son derece nadirdir ve dünya çapında yalnızca yaklaşık 100 kişinin etkilendiği düşünülmektedir. Tedavisi yok ve uzmanlar, belirtilerin çok şiddetli hale gelmesi durumunda alerjik şoka girip ölümcül olabileceği konusunda uyarıyor.
Su alerjisine neden olan faktörler sınırlıdır ve su alerjisinin görülme oranı da sınırlıdır. Çeşmeden akan veya hazır satılan su kişilerin kâbusu olabilir. Kişilerin sudan uzak kalması pek mümkün olamayacağı için hastalık sorun oluşturur. Herhangi bir su vücuda temas ettiği anda vücut tepki verir.
Deniz yanığı olan bölgeye doğrudan yoğurt sürebilirsiniz. Yoğurt hem çok faydalı hem de cildi besleyicidir. Yanık faktörlerini ortadan kaldıran yoğurt tüketimi son derecede faydalıdır. Yoğurt tüm yanık izlerini ortadan kaldıracak yanığa bağlı olarak sızıyı da ortadan kaldıracaktır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri