Tabiat mı, doğa mı? Tabiat ve doğa iki eş anlamlı kelime gibi gözükse de kelimelerin etimolojik olarak nereden geldiklerini incelediğimizde kavram olarak farklılıklarını görmekteyiz. Doğa sözcüğünün kökü eski Türkçe “tog – tug” yükselmek, çıkmak anlamına gelmektedir. Doğmak fiilinden gelir.
Doğa sözcüğünün kökü Eski Türkçe tog “yükselmek, çıkmak”tır.
Doğa İsminin Kökeni
Doğa ismi, Türkçe kökenlidir ve tüm dünya dillerinde benzer karşılıkları bulunan evrensel bir kavramı ifade eder. Doğa sevgisi, ekolojik değerler ve doğal yaşam, bu ismin tercih edilmesindeki temel motivasyonlar arasındadır.
Bu sözcük Eski Türkçe toġ- fiilinden Eski Türkçe +I(g) ekiyle türetilmiştir. Daha fazla bilgi için doğ- maddesine bakınız.
"Doğa" kelimesi, Sokrates öncesi Yunanca'da bulunan ve doğal büyüme fiilinden türetilmiş "phusis" teriminin Latince çevirisi olarak kullanılan ve doğmak fiilinden türetilmiş olan "nātūra" sözcüğünden İngilizceye "nature" olarak geçmiştir.
İlgili 35 soru bulundu
Tabiat ve doğa iki eş anlamlı kelime gibi gözükse de kelimelerin etimolojik olarak nereden geldiklerini incelediğimizde kavram olarak farklılıklarını görmekteyiz. Doğa sözcüğünün kökü eski Türkçe “tog – tug” yükselmek, çıkmak anlamına gelmektedir. Doğmak fiilinden gelir.
Doğa isminin anlamı: 1. Var olan her şeyin, canlı ve nesnelerin tümü. 2. Deniz, dağ, ova, orman vb.nin oluşturduğu fiziksel dünya.
Doğu, gündoğusu ya da eski dilde şark, Güneşin sabah doğduğu yön.
Türkçe, Türkmence, Salarca ve Azerice'nin, Ana Oğuzca denilen bir dilden evrilerek oluştuğu varsayılır.
Doğum kelimesinin kökeni Türkçe dilidir.
Aden ismi son dönemlerde kız çocukları 👩 için çok tercih edilen isimlerden biridir. Arapça kökenli bir isimdir.
Doğa (Türkçe doğ- fiilinden türetilmiştir, "Tabiat") İnsan yapımı dışında kalan ve kendliğinden var olan, sürekli değişen, dönüşen tüm fiziki evren ve onun kendiliğinden işleyişi. İnsan da doğanın parçasıdır.
Bu doğrultuda doğa eş anlamlısı "Tabiat" kelimesi olup aynı zamanda doğa da demektir. Dolayısıyla bu kelimeyi eş anlamlı olarak kullanmamızda bir sakınca yoktur. Diğer bir ifade ile " Tabiat" kelimesini doğa kelimesi ile aynı cümle içinde kullandığımız vakit anlam bütünlüğünde bozulma olmayacaktır.
Arapça Ans kökünden gelen insān إنسان “insanlık, insan soyu” sözcüğünden alıntıdır. Bu sözcük Arapça ins إنس “tek kişi, insan” sözcüğünden türetilmiştir. (NOT: Bu sözcük Aramice/Süryanice nş kökünden gelen ināş veya īnəşā אִינָשׂ “insan” sözcüğü ile eş kökenlidir.
uzay - Nişanyan Sözlük. Türkiye Türkçesi uz fiilinden Yeni Türkçe +(g)Ay ekiyle türetilmiştir. Daha fazla bilgi için uz² maddesine bakınız. Bir cismin «uzay» içinde doldurduğu açıklığa o cismin «Hacım»ı denir.
Doğa kelimesinin eş anlamlısı 'tabiat' olarak değerlendirilir.
yalan - Nişanyan Sözlük. Eski Türkçe yalġan “iftira, töhmet” sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Eski Türkçe yalġa- veya yala- “1. yalamak, 2. iftira etmek, dil uzatmak” fiilinden Eski Türkçe +In ekiyle türetilmiştir.
hani - Nişanyan Sözlük. Türkiye Türkçesi kanı “hani, nerede [soru edatı]” sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Eski Türkçe aynı anlama gelen kañu veya kayu sözcüğünden evrilmiştir. Erken Eski Türkçe /ñ/ sesi 8. yy sonrası Doğu Türkçesine /y/, Oğuzca ve türevlerine /n/ olarak yansımıştır.
Eski Türkçe soġık “soğuk” sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Eski Türkçe soġı- fiilinden Eski Türkçe +Uk ekiyle türetilmiştir. Daha fazla bilgi için soğu- maddesine bakınız.
Eski Türkçe, Türk yazı dilinin ilk dönemidir. Dönem Orhun Türkçesi ve Eski Uygur Türkçesi olmak üzere iki altdönemde incelenir.
Kuzay'ın kökü olan “Kuz” eski Türkçede gölge demektir.
Güney ya da eski dilde cenûp, Güney kutbunu işaret eden yön.
Öz Türkçe ya da Öztürkçe; yabancı sözcüklerden arındırılmış, arı durumdaki Türkçedir. Öztürkçecilik ise kullanımdaki dil içerisinden yabancı kökenli sözcüklerin atılarak yerine Türkçe kökenli sözcüklerin kullanıma sokulmasını amaçlayan bir yaklaşımdır.
Baba, bab, evliya, aziz, sultan, ata kelimeleriyle sıfatlanan şahsi- yetler evliya anlamında kullanılmaktadır.
Eski Türkçe kéçe “gece, geç vakit” sözcüğünden evrilmiştir. Bu sözcük Eski Türkçe kéç “geç” sözcüğünden türetilmiş olabilir; ancak bu kesin değildir. Daha fazla bilgi için geç maddesine bakınız. Geç- fiilinden türemiş ise ön /é/ sesini açıklamak güçtür.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri