Sıkma tekniği ise ilişki sırasında boşalma hissedildiğinde ilişkinin durdurularak, penis uç kısmının boşalma hissi geçene kadar sıkılması ve bu sayede boşalmanın geciktirilmesidir.
El sıkmak için her zaman sağ el uzatılır; el dolu ise sol el uzatılabilir; bu da ancak sağ eldekileri sol ele çabucak geçiremeyecek olursanız uygundur; yalnız bunu yaparken bağışlanmanızı dilemelisiniz. Tokalaşırken muhatabın eli, iki ile beş saniye arasında tutulur ve birden değil, yavaşça bırakılır.
Doğru olan elin, muhatabın elini kavrayacak şekilde tutulmasıdır. El sıkmada soğuk davranmak, eli hiç kıvırmadan kaskatı uzatıp el sıkışmak, muhatap tarafından iyi karşılanmaz, hoşnutsuzluk oluşturur. El sıkarken olumsuz davranışların meydana gelmemesine dikkat edilmelidir.
Sıktığınız eli sıkın ama ezmemeye özen gösterin
O nedenle el sıkışırken güçlü olmalısınız ancak çok sert kavramamalısınız. Karşıdaki kişi elinizi gevşek bir şekilde sıkarsa siz de hafifçe sıkın. Bu onun daha sıkı kavraması için bir ipucu olabilir ve eli asla bileğinden kavrayıp sallamayın…
İlgili 45 soru bulundu
Toka etmek bir sevgi ve samimiyet gösterisi olarak bir tür selamlaşmak biçimidir. Ancak, üst el uzatmadan ast el uzatmamalıdır. Önce ev sahibi elini uzatır, sonra misafir. Bayanla tokalaşmak için önce erkek el uzatmamalı, ancak bayan uzatırsa ona mukabele edilmelidir.
Sert - Güç Gösterici Tokalaşma
Tokalaşırken karşıdakinin elini güçlü bir şekilde sıkarak yapılan tokalaşmaya verilen isimdir. Nezaketsiz bir tokalaşma biçimidir. Karşıdakini baskı altına almaya çalışma ve güç gösterisi olarak anlaşılabilir. Güven duygusunun zayıf olduğunu gösterebilir.
Dünyada tokalaşmaların hemen hemen hepsi sağ elle yapılırken; izciler, diğer izciler ile tokalaşmak için sol ellerini kullanırlar ve sağ elleriyle izci selamı verirler. Bütün izciler (başka bir izciyle tokalaşırken) sol elini kullanırlar.
İki elle tokalaşma çeşitleri genellikle kişinin karşısındaki insanı anlamak için çaba göstereceğine ve destek vermek istediğine işaret eder. Bu en basit haliyle 'ben seni umursuyorum' anlamına gelir.
Aralarında mahremiyet ve nikâh bağı bulunmayan genç erkeklerle yaşlı kadınlar ve genç kadınlarla yaşlı erkekler arasında tokalaşma ise ahlaki sakıncalardan beri olacağı için mubahtır, caizdir; yapılması sakıncasız bir işlemdir. Aynı şekilde aktif cinsel duyguları sönmüş yaşlılar arasındaki tokalaşmalar da mubahtır.
El Sıkışmak Deyiminin Anlamı (TDK)
El sıkışmak deyimi Türk Dil Kurumu'na göre pazarlık da anlaşmak şeklinde ifade edilmektedir. Yapılan bir pazarlık ile beraber fiyat ya da herhangi bir durum açısından orta yolu bulmak olarak da değerlendirilebilir.
ANTİK YUNAN'A KADAR UZANIYOR
Ellerinizi kavramak, bir silah tutmadığınızı kanıtlıyordu ve daha sonrasında onları sallamak, karşınızdakinin kollarında gizleyecek hiçbir şey olmadığından emin olmanızın bir yoluydu.
PARMAK UCUNDAN TOKALAŞMA: Bir başka yanlış tokalaşma şekli eğreti tokalaşmadır. Parmak ucundan hafifçe tutup çekmek. Bence insana kendini kötü hissettiren ve karşı tarafın bu şekilde tokalaşan kişiyle ilgili rahatsız olduğu bir şekildir.
Kadın, elini erkekten önce uzatır. Erkeğin önce uzatması görgüsüzlük olarak kabul edilir. Bunun nedeni, kadın elini uzatmak zorunda değildir başı ile selam verebilir; böyle bir durumda erkeği eli havada kalacağından, kadın eğer sıkacak ise elini uzatması ve kimsenin zor durumda kalmamasıdır.
Bir kişi sizinle bu şekilde tokalaşmak istediğinde, siz o kişinin üstünlüğünü kabul etmiyorsanız tokalaşırken hemen elleri düzeltmeniz ve eşit bir şekle getirmeniz gerekmektedir. Tokalaşırken karşının elini düzelterek eşit bir hale getirmezseniz karşı tarafın sizden üstün olduğunu kabul ediyor olursunuz.
Rüyada biriyle el sıkışarak tokalaştığını görmek anlam olarak olumludur. Zaten bu rüyayı gören kişi için işler genelde olumlu gider. Doğal olarak kişinin mutlu ve huzurlu günler geçirmesinin yolu açılır. Ayrıca rüyada biriyle el sıkışmak yeni bir mal sahibi elde edileceği anlamına gelir.
İki Müslüman karşılaştıkları zaman önce "Esselâmü Aleyküm" "Ve aleykümüsselam" diyerek selâmlaşırlar, musafaha yaparlar ve "Allahümme salli âlâ seyyidinâ Muhammed" diyerek Peygamberimiz (asm)'in üzerine salavat getirirler. Bunların hepsi de sünnettir. Hiçbir zaman bid'at ve uydurma olamaz.
Musafaha, erkeklerin birbiriyle veya kadınların birbirleriyle selamlaşma şekillerinden biridir. Özellikle hal hatır sormak, tokalaşma veya kucaklaşma gibi eylemler musafaha olarak adlandırılıyor. İslam kardeşliğini temsil eder.
Büyük kol hareketleriyle yapılan bir tokalaşma ise büyük bir heyecanı yansıtır. Karşımızdaki kişiye samimi ve içten duygularımızı ifade etmek için onun elini iki elle sıkarız. Bu şekilde iki elle yapılan el sıkma hareketi karşıdaki kişiye iyi niyet ve güven duygusu göstermenin işareti olarak yorumlanır.
Sol el ile bir şeyler yeyip içmek haram değildir.
Ancak Peygamberimiz (asm)'in yemek adabına uymadığı için, yemek yeme edebine uymamış olur ve sevaptan mahrum kalır. Bu bakımdan küçük yaştan itibaren sağ el ile yemek yemeye kendimizi alıştırmak gerekir.
Genel olarak, beynin sol yarısı sağa göre daha yavaş geliştiğinden, beynin oluşumu sırasında ortaya çıkan bir problem beynin sağ yarısının hâkim olmasına, bu da solaklığa neden olur; çünkü beynin sol yarısı vücudun sağ tarafını, sağ yarısı da sol tarafını kontrol eder.
Diyanet bu soruya şu cevabı verdi: "Yeme-içmeyle ilgili genel ilkeleri belirleyen Hz. Peygamber (s.a.s.), sol elle yeme-içmeyi hoş karşılamamıştır. Nitekim o, bu konu üzerinde önemle durmuş; şeytanların sol elle yiyip içtiklerini haber vererek ümmetini uyarmış ve çocuklara sağ elle yemek yemeyi öğretmiştir.
Tokalaşmak için el uzatma hakkı ev sahibine, sosyal ortamda aynı cinsten olanlar arasında yaşlı olana, kadın erkek arasında hanım olana aittir. Resmî ortamda ise, daima üste aittir. Uzatılan eli sıkmamak, kişinin kendisine ve karşısındakine güveni ve saygısı olmadığını gösterir ve saygısızlık kabul edilir.
İlke olarak; kamusal yaşamda, resmi ortamda ve makamda önce el uzatma ve tokalaşma hakkı üst olana ve makam sahibine; sosyal yaşamda ve sosyal ortamda ise hanımlara; hemcinsler arasında yaşlı olana aittir.
Allah Resûlü (s.a.s.) iki Müslümanın karşılaştığında söze önce selâmla başlamalarını öğütlemiş; küçüğün büyüğe, bir vasıta üzerinde gidenin yürüyene, yürüyenin veya ayakta olanın oturana, sayı bakımından az olan topluluğun çok olana selâm vermesinin uygun olacağını bildirerek selâmlaşma âdâbını öğretmiştir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri