Böbrek yetmezliği sürecinde yüksek fosfor, tüm nedenlere bağlı ve kardiyovasküler mortalite için bir risk faktörüdür ve aynı zamanda ve düşük böbrek sağ kalımı oranı ile ilişkilendirilmiştir.
Parathormon böbrekten kalsiyum geri emilimini ve aynı zamanda fosfatüriyi artırır. Ayrıca böbreklerde yapılan D vitamini de barsaktan kalsiyum ve fosfat emilimini artırır. Ayrıca PTH kemik döngüsünü hızlandırır ve kalsiyum ile fosforun plazma düzeyi yükselir.
Böbreklerin fonksiyonlarını yerine getirememesine bağlı olarak üre, kreatinin, fosfor ve potasyum gibi maddeler kan düzeyinde artar. Vücut için zararlı olan bu maddeler normalde idrar ile atılırken kronik böbrek yetmezliği olan hastalarda bu işlem, hemodiyaliz yöntemi ile diyaliz makinesi yardımıyla yapılır.
Beslenme programında önerilenden fazla süt, yoğurt, et, balık, tavuk, ekmek, sebze ve meyve tüketilmemelidir. İçeriği bilinmeyen çörek, kek, kurabiye, pasta börek, bisküvi, kraker. Konserve yiyecekler, turşu, salamura, sucuk, pastırma, salam, sosis, zeytin vb. Kuruyemişler (badem, ceviz, fındık, fıstık vb.
İlgili 15 soru bulundu
Tütün ve sık sık alkol tüketimine geçit yok!
Alkol böbreklere ve karaciğere karşı olumsuz olan kimyasallar ve toksinler barındırır. Haliyle çok fazla tüketildiğinde böbreklerin iflas etmesi kaçınılmaz bir gerçeğe dönüşür. Sigara da aynı şekilde böbreklerin en önemli düşmanı arasında yer alıyor.
Kızartma, fast food, işlenmiş gıdalar ve kırmızı et aşırı tüketildiğinde hipertansiyona, bu hastalık da böbrek yetmezliğine neden olur. Aynı zamanda kafein ve asitli içecekler de böbreklerin baş düşmanıdır. Böbrek vücutta oluşan atıkların atılmasından sorumlu olan organlarımızdan birisidir.
Çeşitli çalışmaların böbrek ve safra kesesi sorunları olan kişilerin limon suyu içmekten kaçınmaları gerektiğini gösterdiğini biliyor muydunuz? limon suyu, vücuttaki kalsiyum emilimini engelleyebilir ve böbrek durumunu ağırlaştırabilir.
Fosfor yüksekliği belirtileri arasında; kas ve kemik ağrıları, böbrek taşı oluşumu, mide bulantısı ve kusma, kabızlık, deride kızarıklık ve döküntü, ishal ve iştahsızlık şeklinde sıralanabilir.
Düşürmek için; İlk olarak fosfor yüksekliği durumuna sebep olan etmen belirlenerek buna yönelik bir tedavi uygulanır. Gerektiğinde kalsiyum içeren gıda takviyeleri, idrar sökücü veya alüminyum hidroksit içeren bazı ilaçlar verilir.
Kanda yüksek oranda fosfor bulunması, hiperfosfatemi olarak adlandırılır. Hiperfosfatemi; kemik ve kaslarda sorunlara neden olabilir, ayrıca kalp krizi ve felç riskini artırabilir. En önemli nedeni böbrek hastalıklarıdır.
İnsan vücudunda yüksek seviyelerde P bulunması hiperfosfatemi olarak adlandırılır. Yüksek seviyelerde P, gözlerin kızarmasına ve kaşınmasına neden olabilir. Daha yüksek fosfor seviyeleri; kabızlık, mide bulantısı, kusma ve ishale neden olabilir.
Kronik böbrek yetmezliği ve şiddetli proteinüri varlığında kreatininin tübüler sekresyonunun oranı artar ve ilerlemiş kronik böbrek yetmezliğinde kreatinin klirensi/gerçek GFD oranı 2-2.5'a yükselir; kreatinin klirensi glomerüler filtrasyon değerini daha az yansıtır hale gelir.
Daha çok fonksiyon kaybında kanda fosfor birikmeye başlar.Fosforun en önemli zararı damar kireçlenmeleridir. Bu diyaliz hastalarının ölüm nedenlerinin başında gelmektedir. Fosfor düzeyi bu grup hastalarda 3,5-5,5 mg/dl arasında tutulmalıdır.
Önemli olan böbrek yetmezliği gelişmeden müdahale etmektir. Böbreklerde kalan hücreler kendilerini yenilemez tam tersi ilerler ve daha kötüye gider.
Böbrek yetmezliği teşhis edilirken, doktorunuz böbreklerinizin işlevlerini değerlendirmek için bazı testler yapabilir. Bu testler arasında kan testleri, idrar testleri ve böbrek resimleme testleri sayılabilir. Bu testler böbreklerinizin ne kadar iyi çalıştığını ve ne kadar hasar gördüğünü belirlemek için yapılır.
Kronik böbrek yetmezliği belirtileri arasında bitkinlik, akıl karışıklığı, mide bulantısı, özellikle geceleri sık idrara çıkma, el ve ayakta şişlik, göğüs ağrısı, nefes darlığı ve ileri aşamalarda kusma sayılabilir. Kronik böbrek yetmezliğinde hastalık aşama aşama ilerlediği için erken tanı koymak zordur.
Maydanoz, C vitamini başta olmak üzere çok sayıda mineral ve vitamine sahiptir. Tüm bunlar böbrek sağlığımız ve böbrek fonksiyonları için faydalıdır. Bu yüzden bol bol maydanoz tüketebiliriz. Fakat maydanozdan maksimum fayda sağlayabilmek için yemeklerin içinde pişmiş maydanoz olarak değil çiğ olarak tüketmek gerekir.
Yani “Su içmek böbrekleri yorar mı?” sorusunun yanıtı, ideal seviyede su içiyorsanız ve bir sağlık sorununuz yoksa hayır. Fakat fazla su içmek böbreklerinizi yorabilir.
İnterferonlar, pamidronat, sisplatin, karboplatin, siklosporin, takrolimus, kinin, mitomisin C, bevacizumab, sisplatin, karboplatin ve metotreksat.
Limon suyu. Hem antioksidan hem antienflamatuvar hem de diüretik özellikler gösteren doğal malzemelerden olan limonun suyunu sıkıp içmek özellikle böbrek taşı problemi olanlara en çok önerilen yöntemlerden biri.
Böbrekler için en iyisi hiç şüphesiz ki bol su içmektir. Bol su tüketmenin yanı sıra ayakları sıcak tutmak da böbrek ağrısı için alınabilecek önemli bir önlemdir. Böbrek ağrısına iyi gelen çeşitli bitkisel sular ve çaylar da mevcuttur.
Bal, özellikle tip2 diyabete sahip kişilerde kalp hastalıkları, beyin ve böbrek damarlarında oluşabilecek problemleri azaltır.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri