Gemilerin ön ucu sivri biçimdedir. Burada amaç sürtünmenin gemiyi yavaşlatmasını önlemektir. Yani gemilerin ön ucunun v şeklinde olması sürtünmeyi azaltır.
Gemilerin ön kısımlarının "V " şeklinde tasarlanması su direncini azaltır.
Gemilerin taban kısımlarındaki oyuk bölümleri nedeniyle, suyun yoğunluğundan daha hafif kalmayı başarabilmektedirler. Dolayısı ile bu sayede gemiler suyun üzerinde rahat bir şekilde yüzme imkanı elde ederler. Gemilere dikkatli bir şekilde bakıldığı zaman taban kısımların oyuk içinde yapıldığı anlaşılır.
Kışın sürtünmeyi artırmak için araçların lastiğine zincir takılır. Uçakların ve gemilerin burnunun sivri tasarlanması bu cisimlere etki eden sürtünme kuvvetini azaltır.
10) Gemilerin yelkenleri sürtünme kuvvetini azaltır.
İlgili 22 soru bulundu
Yelkenli tekneler denize elverişli dikkatle yapılmış bir yüzerlik ve ağırlık merkezi hesabıyla alabora olmaya dirençli olarak tasarlanırlar. Doğru yönetilip güçlerini koruyabildikleri sürece fırtına derecesine yakın havalarda bile göreceli olarak yelkenli tekneler devrilmeye bağışıklıdırlar.
Üçgen olarak bağlamasının sebebi lift kuvvetinin, direğin tekneye en yakın kısmında oluşması gerektiğidir. Yelken kare veya dikdörtgen olarak bağlanırsa, lift kuvveti direğin en üst kısımlarında, yani tekneden oldukça uzak noktada oluşur. Bu da teknenin alabora olmasına neden olur.
Bütün akışkanlar gibi hava da yüksek basınçlı yerden düşük basınçlı yere doğru hareket eder. Bu durumda kanadın alt yüzeyindeki yüksek basınçlı hava akımı kanadın üstünde bulunan düşük basınçlı bölgeye akmaya çalışır. Bu olay nedeniyle kanat uçlarında vortex denilen girdaplar meydana gelir.
Cevap. İkisinde de sürtünme kuvveti azdır ama, mermer cama göre daha kaygandır.
Etkileri. Sürtünme kuvveti, cisimlerin yüzeyde tutunmasına yardım eden bir etkendir. Eğer sürtünme kuvveti var olmasaydı birçok yaşamsal faaliyet mümkün olmazdı. Yolda yürüyemez, bir yerde oturamaz, yemek yiyemez, yazı yazamaz, araç kullanamazdık.
Bunun temel nedeni yoğunluktur. Yani gemilerin yoğunluğu suyun yoğunluğundan daha az olduğu için suyun kaldırma kuvveti daha etkili hale gelir.
Devasa yük gemilerinin denizin içinde kalan bölümlerinin taşırdığı suyun ağırlığı her zaman geminin ve yükünün toplam ağırlığından büyüktür. Bu nedenle yüzerler.
TCG Anadolu uçak gemisi değil üzerinde uçuş platformu olan çıkarma gemisi. Borda numarası bile “L” ile başlıyor. Yani İngilizce Landing kelimesinin baş harfi, çıkarma gemisi demek.
Denizciler de bu sebepten geminin suya oturan kısmını tahta yiyen kurtlardan, midyelerden ve deniz yosunlarından korumak için; bakır boyası ile kaplarlardı. Boyaya kırmızı rengi veren şey de bakırdı. Bu sayede gemiler su altında toplanan şeyler yüzünden hasar görmezdi.
Dünyada yaklaşık 90.000 gemi mevcuttur ve bir geminin ortalama ömrü 20-25 yıldır. Her yıl hurdaya ayrılan büyük gemilerin ortalama sayısı 500-700 civarındadır.
YUVARLAK PENCERELER BASINCA DAYANIKLI
Gemiler hareket ederken yüksek basınç ve çekiç kuvvetlerine dayanıklı olmaları nedeniyle yuvarlak pencere tasarımı tercih ediliyor. Modern gemilerde cam teknolojisi ilerlediği için oval ve köşeli camlar tercih edilebiliyor.
Atomları meydana getiren protonlar ve elektronlar elektriksel olarak yüklü oldukları için tüm atomlar elektromanyetik kuvvetten etkilenir. Dolayısıyla yeryüzündeki ya da uzaydaki makroskobik herhangi iki cisim arasında sürtünme kuvveti vardır.
-Cilalı mermer yüzeyler daha parlaktır, honlu yüzeyler mat görünüme sahiptir. -Honlu mermer yüzey daha yumuşak görünüme sahiptir.
Sürtünme kuvveti pürüzlü yüzeylerde daha fazla gözlemlenirken az pürüzlü yani kaygan yüzeylerde az gözlemlenir. Pürüzlü yüzeylere örnek verilmesi istenirse bunlar toprak yol, halı ve taşlı yol olarak listelenebilir. Pürüzsüz yüzeylere örnek olarak mermer, cam ve buz verilebilir.
Pilotlar ihtiyaç duymadıkları için, neredeyse kornayı hiç kullanmıyor. Kalkışa hazırlanırken, yerde taksi sırasında kornaya basılsa bile, uçağın kendi motor sesi ve havalimanındaki genel gürültü düzeyi nedeniyle kornanın sesini duymak mümkün değil.
Amaç uçağın iniş ve kalkışında yaşanabilecek herhangi bir acil durumda yolcuların gözlerinin karanlığa daha hızlı alışmasını ve bu sayede uçağın daha hızlı tahliye edilmesini sağlamak.
Bunun aslında son derece basit bir açıklaması var: Dünyanın yavarlak şekli. Kutuplara yaklaştıkça daha basık hale gelen gezegenimizin yapısı sayesinde uçaklar düz bir çizgi üzerinde değil, kutuplara yaklaşarak uçarlar. Bu sayede arada bulunan mesafe kısalır ve uçakların varış noktalarına daha hızlı ulaşmalarını sağlar.
Gezi teknelerinde ise çift palanın avantajı, teknenin arkasını genişleterek genelde yer kazanmak ve arka kamarayı büyütmek anlamına gelir. Ayrıca kısa salmalı teknelerde de palaların kısa olması da başka bir avantajdır.
Demirde bulunan tekneler, ufku her yerinden yani 360 dereceden görünebilecek bir siyah küre taşırlar. Motor kuvvet ile yürütüen fakat buna rağmen yelkeni açık olan tekneler, baş tarafında ufkun her yerinden görünebilen sivri ucu aşağıya bakan koni taşırlar.
İskota Köşesi: Yelkenleri farklı rüzgar açılarına göre trim / ayar yapmak için kullandığımız iskota halatlarının takıldığı köşenin ismidir. Karula Köşesi: Yelkenlerin orsa yakasının alt sabit köşesidir. Orsa Yakası: Yelkende rüzgarın girdiği ön kenara verilen isimdir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri