Haftada en az 2 kez mutlaka tüketilmesi gereken balık, farklı pişirme alternatiflerine açık olan yapısı sayesinde tüketirken sıkılmayacağınız besinlerden. Balığın kılçığında bulunan yüksek orandaki kalsiyum ve fosfor kemiklerin sağlığı ve dayanıklılığı bakımından önemli.
Düzenli balık tüketimi, ölümcül kalp hastalıklarına yakalanma riskini %36 oranında azaltır. Bunun yanında depresyon, yüksek tansiyon, bazı romatizmalar, inme (felç) ve bazı kanser türleri üzerinde olumlu etkileri vardır.
İnsanların çok fazla balık tüketmesi ve neredeyse her gün balık yemesi merkür zehirlenmesine neden olabilir. Merkür zehirlenmesi normalden fazla cıvaya sahip olmaktır. Bu nedenle de uzmanlarında dediği gibi her şeyden azar azar yemelisiniz sözünü unutmayalım.
Haftada Kaç Kez Balık Tüketmeliyiz? Birçok kişinin yeteri kadar tüketmediği aslında besin değeri açısından en önemli besinlerin arasında yer alan balığı haftada 2 kez tüketmeliyiz. Yapılan araştırmalar da düzenli olarak balık tüketmenin hem fiziksel hem de ruhsal sağlığımıza iyi geldiğini gösteriyor.
Kırmızı ete oranla daha az yağlı, beyaz ete oranla da daha fazla besleyici olduğu için sık sık tüketilmesi önerilen balık ürünlerini haftada iki porsiyondan fazla tüketmenin sağlıksız olduğu ortaya çıktı.
İlgili 27 soru bulundu
HANGİ BALIKLAR DAHA FAYDALIDIR? Her balık türü insan sağlığına olumlu etkiler bırakmaz. Bu yüzden yapılan araştırmalar sonucunda uzmanlar; somon, uskumru, ton balığı, alabalık, hamsi ve morina gibi türlerin daha sağlıklı olduğunu vurguluyor. Bu balıklar diğerlerine oranla omega-3 yağ asidi bakımından daha zengindir.
Yüksek protein ve düşük yağ için; morina balığı, halibut (yassı dil balığı), mezgit ya da pisi balığı tercih edilmelidir.28 gram kurutulmuş balık 18 gram protein içerebilmektedir.
Alabalık, somon, ton balığı, uskumru gibi yağlı balıkların etleri ve karaciğerleri D vitamini açısından zengindir. Sığır karaciğeri, peynir ve yumurta da bir miktar D vitamini içerir 1. Somon, popüler bir balık olmakla birlikte harika bir D vitamini kaynağıdır.
Tavuk eti, hindiye göre 1 gram daha fazla protein içerir. Hindi ve tavuğun kanatlarından elde edilen beyaz et, göğüs etine çok benzer.
Sardalya, hamsi, istavrit, gibi balıklar en düşük cıva içeren balıklardır. Bunları mevsiminde gönül rahatlığı ile tüketebilirsiniz. Somon ve dil ebat olarak daha büyük olmakla beraber cıva içerikleri azdır. Ahtapot, kalamar, karides gibi deniz ürünleri de düşük miktarda cıva içerir.
Balık bayatsa protein yapısında bulunan histamin miktarı artıyor. Histaminin fazla olması da vücutta toksik etki gösteriyor. Yoğurt proteininde de bulunan histamin bayat balık tüketildiğinde yüksek miktarda olan histamini daha da yükseltiyor. Bu sebepten dolayı da “balığın yanında yoğurt yenmez” deniliyor.
Tokyo balık pazarında açık artırmaya çıkarılan orkinoz dünyanın en pahalıya satılan balığı oldu. Ağırlığı 269 kg çeken orkinoz (mavi yüzgeçli ton) yaklaşık 750 bin dolara alıcı buldu. Japonya'nın kuzeyinde yakalanan orkinozu suşi lokantaları işleten bir Japon satın aldı.
Ancak, çok fazla balık yemek sağlığa zarar verebilir. ABD'de yaklaşık 500 bin kişinin incelenmesiyle yapılan yeni bir araştırma, haftada iki porsiyon balık yemenin, türünün en ölümcülü olan cilt kanseri (melanom) riskinin artmasıyla bağlantılı olduğunu gösterdi.
Pişmiş balığın buzdolabında saklama süresi maksimum 1 ya da 2 gündür. Daha uzun süre buzdolabında pişmiş balığı muhafaza etmek hem balığın besin değerlerinin düşmesine sebep olur hem de gıda zehirlenmesine sebep olur. Bu nedenle pişmiş balık buzdolabı ortamında en fazla 1 – 2 gün dayanır.
Balık: Gece geç saatlerde yemek yiyecekler tercihini balıktan yana da kullanabilir. Besin açısından zengin olan somon balığı veya pisi balığı tercih edebilirsiniz. Ayrıca bu balıklar içerdiği omega-3 yağ asitleriyle, vücuttaki yağları parçalama yeteneği ile ünlüdür.
Balık zehirlenmesi de öteki besin zehirlenmeleri gibi mide bulantısı, kusma, ateşlenme, kramp ağrısı ve baygınlık gibi semptomlar ile kendini belli eder. Balık zehirlenmesi gerçekleştiğinde ani bir şekilde müdahale edilmesi gerekmektedir. Balık zehirlenmesi, balık tüketiminden sonra oluşan bir zehirlenme çeşididir.
Omega 3 En Çok Hangi Balıklarda Var? Somon, uskumru, ton balığı, ringa balığı ve sardalya gibi soğuk sularda yaşayan yağlı balıklarda bol miktarda omega 3 bulunur.
İş güç telaşı ve günlük koşuşturmalar arasında çabucak geçiştirdiğimiz bir öğün olsa da öğle yemeği aslında önem açısından kahvaltıdan sonra ikinci sırada yer alıyor. Öğle yemeklerinde çorbalar, etli sebze yemekleri, balık, salata ve meyveler tercih edilebilir.
Sütlü tatlılar balığın bayat olması ihtimaline karşı tüketilmezken şerbetli tatlılar yüksek şeker oranıyla mideye rahatsızlık vermeye devam edeceği için tercih edilmiyor. İşte bu noktada en ideal tatlı olarak helva devreye giriyor ve balık yedikten sonra yaşanan kan şekeri düşüklüğüne çare oluyor.
Triptofan içeriği yüksek olan besinler, uyku hormonu ve serotonin üretimini etkileyerek uykunuzun gelmesine neden olabilir. Peynir, balık, yumurta, tofu ve ıspanak, triptofan bakımından zengin besinlerdir.
Çocukların ve yetişkinlerin düzenli olarak tüketmesi gereken balık, bağışıklık sistemini koruyor, çocukların zeka gelişimine katkı sağlıyor, kemikleri güçlendiriyor, hücreleri onarıyor ve depresyonun zararlı etkilerini yok ediyor.
Bir aylıktan daha genç yavruların dışında balıklar, birkaç gün hatta birkaç hafta zarar görmeden aç kalabilirler. Yemlenmedikleri bu süre içinde, akvaryumda kalmış artıklar, yosunlar ve vücut rezervleriyle idare edebilirler.
Sabah suyu, sabah gün doğumundan öğlen 11'e kadar sürer. Akşam suyu ise kabaca 15'den 21'e kadar olan saatler denilebilir. Bunun dışındaki saatlerde de şüphesiz balık tutabilirsiniz lakin en verimli saatler sabah ve akşam suyudur.
Özellikle vücudun kış aylarında daha çok ihtiyaç duyduğu A, B1, B2 ve D vitamini ihtiyacını karşılar, bağışıklık sistemini güçlendirir. Hamsi kılçığı ile yenilmesi tavsiye edilen küçük balıklar arasındadır. Balık kılçığında bulunan yüksek miktardaki kalsiyum ve fosfor kemik sağlığı için çok önemlidir.
Kırmızı Et ve Beyaz Ete Rengini Veren Madde Nedir? Myoglobin, kas hücrelerine rengini veren maddedir. Hem kırmızı et hem de beyaz ette myoglobin maddesi bulunmaktadır. Tükettiğimiz her et kas liflerinden meydana gelmektedir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri