Kırkkardeşler şehitliğinin yanındadır. Türbesi Battalgazi belediyesince 1986 yılında, türbenin taşındığı yıllarda yapılmıştır.
Hasan Basri Türbesi - Malatya
Battalgazi İlçesi Karahan Mahallesi'nde, Kırk Kardeşler Şehitliği'nin yanında bulunmaktadır. Türbe, şimdiki yerine Karakaya Baraj Gölü altında kalan Korucuk Köyü'nden taşındığı için zaman zaman Korucuk Türbesi (Korucuk Ziyareti) adıyla da anılmaktadır.
Medine'de 21 (642) senesinde doğan Hasan-ı Basrî, 110/728'de Basra'da vefat etmiştir. Tâbiîn neslinin büyüklerinden olan Hasan-ı Basrî, başta Hz.
Müfessir tâbiî. Mu'tezile'nin kurucularından ve hadis rivayet eden ilk kelâmcılardan. Mu'tezile'nin kurucusu olarak bilinen âlim.
Hasan Basri'nin evlenme isteğine şiirle cevap veren Rabia Adevviye Hatun Rabiatü'l Adeviyye Basra'da yaşamış bir Arap kadın ve şair ve mutasavvıftır.
İlgili 24 soru bulundu
Hz. Rabia'nın evlenmeyi reddetmesinin sebebi züht anlayışı ile evliliğin ilahi aşkın önüne perde olmasından korktuğu olarak yorumlanmaktadır. Hz. Rabia gece ve gündüz sürekli olarak ibadet ederdi.
Anne ve babasını kaybeden Rabia, henüz çocukken köle olarak satıldı. Elini sakatlamak pahasına kaçmaya çalıştı ancak yeniden yakalandı. Efendisi, Rabia'nın halini görüp onu serbest bıraktı. Önemli sufilerden kendisine yapılan evlenme tekliflerini geri çevirip, 801'de ölünceye kadar bekar yaşadı.
"İnsan fiillerinde hür değildir." görüşünü benimseyen Cebriyye mezhebine karşı çıkarak Mutezile "insanın fiillerinde tamamen hür olduğu"na inanır. İlke, yazgıcılığa tümüyle karşı çıkar. Buna göre insan yapıp ettiklerinden ve yapmadıklarından sorumludur; karşılığında ise kıyamette ödüllendirme ve cezalandırmaya tabidir.
Onlara göre Mutezile mezhebi, ilk defa dördüncü Halife Ali'nin taraftarlarından bir bölümünün, Ali'nin oğlu Hasan'ın hilafeti Muaviye'ye devrederek Muaviye'ye biat etmesi sonucunda, siyaseti bırakması sonucunda ortaya çıkmıştır. Mutezile mezhebinin kendine özgü 5 esası vardır.
O, bu ilimleri câmi sıfatıyla, İslamî ilimlerin tümünde bir otorite olarak kabul edilir. Bu yüzden birçok grup onu, kendi mezheplerinin kurucu 'fikir babası' olarak görmüştür. Nitekim Mutezile, Hasan-ı Basrî'yi ilk Kaderîlerden sayarken; ehl-i sünnet âlimleri onu kendi selefleri arasında saymışlardır.
MS. 7. Yüzyılda Basra'dan geldiği, Malatya çevresinde yaşadığı rivayet olunur. Ermiş bir kişi olarak bilinmektedir. Bulunduğu Fırat Barajı kıyısında, baraj gölü suyu altında kalan Korucuk Köyünden nakledilerek getirilmiştir. Bu türbeye ait çeşitli efsaneler ve söylemler vardır.
Ümmü Seleme'nin evinde yetiştirilen Hasan-ı Basri, Bedir Savaşı'nda muharebe eden 70 sahabi dahil olmak üzere İslam Peygamberi Muhammed'in birçok sahabesi ile tanışmıştır. Cemel ve Sıffin savaşlarında Ali'nin taraftarlarından olduğu bilinmektedir.
Türk Kurtuluş Savaşı yıllarında yazılarıyla milli mücadeleye destek veren, ilk TBMM'de Karesi (Balıkesir) milletvekili olarak yer alan Hasan Basri Bey, Mehmet Akif'in yakın arkadaşı idi. Onu milli marş yazmaya ikna etmiş olan kişidir. Türkiye'deki ilk Kuran Meali çalışmalarından birisini gerçekleştirmiştir.
Ömer'in halifeliği sırasında 641 (H.21) senesinde Medine'de Hasan-ı Basri dünyaya gelmiştir. Doğduğunda adet üzere adı konulması için Hz. Ömer'e götürülmüş, Hz. Ömer onun güzel yüzünü görünce ; ' Adı Hasan (güzel) olsun' buyurmuştur.
Burada büyük günah işleyen kişinin (mürtekib-i kebîre) durumu hakkında hocasına muhalefet ederek Hasan el-Basrî'nin meclisinden ayrıldı. Öğrencilerini davetçi olarak İslâm coğrafyasının değişik bölgelerine gönderen Vâsıl b. Atâ, 131/748 yılında Basra'da vefat etti.
Hasan-ı Basrî, "Allah, mahlûkatı ve tabiatı yarattı. Herşey yaratılışına uygun olarak hareket eder" demekle kadere inancını açıklayıp, Kaderiyye gibi düşünmediğini belirtir ve günâhkâr mü'minin, münâfık olduğunu söyler. İbâdet hayatında bütün kaide ve emirlerin sıkı sıkıya tatbik edilmesini ister.
İslâm âleminde ilk ortaya çıkan fırkalardan biri olan Cehmiyye, Muattıla ve Cebriyye-i Hâlisa adlarıyla da anıldığı gibi bazılarınca zenâdıkadan sayılmıştır.
Bugün dünyadaki Sünnî müslümanların en azından yarısını oluşturan Hanefîler'in büyük bir çoğunluğu inançta Mâtürîdî mezhebine bağlıdırlar. Mâtürîdiyye, Türkiye, Balkanlar, Orta Asya, Çin, Hindistan, Pakistan ve Eritre'de yayılmıştır. Genellikle Türkler fıkıhta Hanefî, inançta Mâtürîdî'dirler.
Mu'tezile mezhebinin beş inanç esasını ifade eden tabir. İslâm dininin ana ilkelerini konu edinen ilim. Sorumluluk doğuran fiillerin sadece insan iradesiyle gerçekleştiğini ileri süren itikadî mezhep. Allah'ın zâtını sıfatlarından tecrit edenlere verilen isim.
konuya daha sistematik nitelikte bakacak olursak Vâsıl b. Atâ (ö. 131/748) Mu'tezile'nin gerçek anlamda kurucusu olarak karşımıza çıkmaktadır. 2 Hicrî 80 yılında Medine'de dünyaya gelen Vâsıl b. Atâ'nın mevâlîden olduğu ve Muhammed İbnu'l-Hanefiyye'den ders aldığı kaynaklarda belirtilmektedir. 3 Ayrıca Vâsıl b.
Şiilik İslam dininin bir mezhebidir. İslam mezhebinden Sünnilik mezhebinden sonra en yaygın olan mezhep Şiilik mezhebidir. İslam dünyasının yaklaşık olarak 'lik kısmı Şiilik inancına ve Şiilik mezhebine mensuptur. Şiilik tarihten beridir bilinen "Ali taraftarları" anlamına gelmektedir.
Mu'tezile, kendisi için en çok Ehlü't-Tevhid ve'l-Adl ismini tercih ederken zaman zaman Ehl-i Hak, Adliyye, Ehl-i Adl, Fırkatu'n-Nâciye isimlerini de kullanmıştır.
Bununla beraber her gün oruçlu olur, geceleri de Allahü teâlâya ibâdet ve tâatle geçirirdi. Bir gece efendisi uyandığındaRâbia'nın odasından sesler geldiğini işitti. Pencereden bakınca, Râbia'nın, secde ettiğini, Allahü teâlâya şöyle yalvardığını duydu.
Râbia el-Adeviyye, 180 (796) veya 185 (801) yılında Basra'da vefat etti ve burada defnedildi.
Rabia Birsen Göğercin'in kolu geçtiğimiz yıl Kurban Bayramında yaşadığı kaza sonucunda kolunu kaybettiğini açıkladı.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri