Aile Öyküsü: Anne, baba ya da kardeşlerinde genç yaşta (kadınlar için 65 yaş, erkekler için 55 yaş altı) kalp hastalığı olanlar daha yüksek risk altındadır.
Türkiye'deki kalp krizlerinin yüzde 20'sinin 50 yaş öncesinde yaşandığı tespit edildi. Avrupa'da ortalama kalp krizi yaşı 60-65 iken Türkiye'de bu rakam 10 yaş daha erken. Genç yaşta geçirilen kalp krizlerinin başta gelen nedenleri arasında ailevi yüksek kolesterol hastalığı da yer alıyor." dedi.
Kalp krizi dünyada olduğu gibi ülkemizde de tüm ölümler arasında yüzde 42 ile başı çekiyor. Çalışmalar ilk kalp krizi geçirme yaşının dünyada ortalama 65 iken, ülkemizde neredeyse 10 yıl daha erken olduğunu ortaya koyuyor. Uzmanlar, 20'li yaşlarındaki gençlerin bile kalp krizi geçirebildiğine dikkat çekiyor.
Özellikle belli bir yaş grubundan sonra kadınlarda da kalp krizi görülme oranı artıyor. Tabii genel olarak baktığımızda gençlerde kalp krizinden ölüm oranı çok daha yüksek. Kılcal ya da köprü damar dediğimiz damarların olmaması, gelişmemesi gençlerde gerçekten öldürücü durumlara neden oluyor.
Ailesinde 50, 60 yaşından önce kalp krizi geçirmiş olan; ani ölüm, bypass gibi kalp ile alakalı sorunlar yaşamış kişiler varsa bu kişilerin aile fertleri yoğun bir şekilde risk altındadır. İkinci risk grubu şeker hastalarıdır. Tip 1 ve Tip 2 diyabet hastalarının her ikisinde de risk yüksektir.
İlgili 21 soru bulundu
Yapılan kontrollerde sessiz kalp krizi tespiti yapılabilir. SESSİZ KALP KRİZİ NASIL ANLAŞILIR? Kalp krizi belirtileri arasında mide bulantısı ve kusma, ani soğuk ter basması, baş dönmesi, sıkıntılı genel durum, çabuk yorulma, nefes darlığı ve kalp ritim bozukluğu da yer almaktadır.
Ailede kalp hastalığı öyküsü olması, yüksek kolesterol, hipertansiyon, şeker hastalığı, stres, sigara kullanımı, fiziksel aktivite azlığı, sağlıksız beslenme kalp krizinin nedenleri olarak belirtiliyor.
Her yaşta meydana gelebilir. Amerika'da genç atlet ölümlerinin önde gelen sebeplerinden biridir ve gençlerde meydana gelen tüm ölümlerin yaklaşık %7'sinden sorumludur. AKD ve AKÖ yaygın olmamakla birlikte aileler ve halk üzerinde yıkıcı etkileri vardır.
Kalp krizine neden olan risk faktörleri
Bunlar yüksek kolestrol, tansiyon , şeker yüksekliği, obezite olarak sıralanabilir.
Kalp krizi gibi kardiyovasküler olaylarda ani artış riskinin aşırı strese maruziyeti takiben ortaya çıkan bedendeki stres hormonlarıyla ilişkili olduğu bilinmektedir. Ağır stresi takiben kalp krizi riskiniz artarken, temel olarak stresle oluşan geçici bir kalp krizi olarak bilinen stres kardiyomyopati riski de artar.
Damar tıkanıklığı, genellikle fark edilemez. Bu nedenle de tıkanıklığın ilerlemesi halinde kalp krizi ya da inme gibi insan hayatı açısından oldukça tehlikeli durumlar beklenmedik anlarda ortaya çıkabilir. Yavaş yavaş oluşan bu hastalık çoğunlukla 50 yaş üstü bireylerde belirti vermektedir.
Kalp krizinden özellikle birkaç gün önce midedeki ekşime, göğüs bölgesindeki yanmalar ile kendini hissettirebilir. Bu durum hastada reflü veya mide ülseri ile karışabilir. Kalpteki düzensiz ritim veya kalbin hızlı çarpması ciddi biçimde tehlikedir. Çok aşırı terleme erken uyarı demektir.
Kalp krizinin ilk ve en güçlü işareti olan göğüs ağrısı, baskı ve yanma şeklinde başlar ve sonrasında boyun ve kola doğru yayılır. Sırtta ve alında soğuk terleme başlar. Bazen şiddetli bulgular eşliğinde ortaya çıkan kalp krizi, bazen de hafif bir rahatsızlık şeklinde görülebilir.
Hiç sigara içmemiş, kolesterol ve tansiyon sorunu olmayan bir erkekte kalp-damar hastalıkları riskinin yüksek olması erkekliği belirleyen Y kromozomundan kaynaklanıyor. İngiliz Kalp Vakfı'ndan Dr. Ellen Wilson'a göre kalp hastalıklarında kötü alışkanlıklar kadar kalıtsal bozukluklar da büyük rol oynuyor.
Kalp krizi ile sonuçlanabilecek 12 belirtiyi sıralayan Boztosun, “Göğüste sıkışma ve ağrı, bulantı, hazımsızlık, mide yanması ve ağrısı, kola yayılan ağrı, baş dönmesi, çabuk yorulma ve bitkinlik, horlama, terleme, bacaklarınız ayak ve bileklerin şişmesi, bitmeyen öksürük veya düzensiz kalp atışınız varsa vakit ...
Dr. Esat Akıncı, “Bu sebeplerin başında; diyabet, kolesterol, tansiyon yüksekliği, aşırı kilo, ailevi yatkınlık ve sigara kullanımı geliyor. Bunun dışında damar tıkanıklığı riski taşıyanlar, sigara kullananlar ve kötü beslenme alışkanlığına sahip kişiler de risk grubu altındadır.” dedi.
Kalp krizi koroner kalp hastalığının bir komplikasyonudur. Bir başka deyişle koroner kalp hastalığı olmadan kalp krizi geçirmek pek olası bir durum değildir. Bu nedenle aslında kalp krizinden korunmanın temeli koroner kalp hastalığından korunmaktır.
Kalp durması hızlı ve şiddetlidir: Bilincinizi kaybedersiniz, nabzınız atmaz ve nefes alamazsınız. Olmadan hemen önce yorgunluk hissi, baş dönmesi, halsizlik, nefes darlığı olabilir. Bayılabilir veya göğüs ağrınız olabilir. Ama bunlar her zaman şart değil.
Kalp durduğunda kan vücutta hareket edemez ve ağır kırmızı kan hücreleri yerçekimi etkisiyle kan serumunun içinde çökerler. Ölümden üç saat yirmi dakika kadar sonra görülmeye başlar ve 4-5 saat içinde kan kılcal damarlar içinde pıhtılaşmaya başlar. Maksimum morluk 6–12 saat arasında gözlenir.
Kalp krizi geçirmeden önceki 2-3 günlük dönemde özellikle önemlidir. Açık havada, yeterli havayı alamama hissi, baygınlık ve huzursuzluk hali olarak kendini gösterir. Özellikle geceleri uykudan uyandırıp, nefes almak için balkona çıkma veya pencereyi açma istekleri olur.
Kalp krizi geçirmekte olan kişinin kanında ilk 6 saat içinde artış gösterir. Kalp kasına ait bir protein türü olan troponinin ölçümesi kalp krizi teşhisi için bir diğer testtir. Kanda yüksek troponin seviyeleri (troponin T veya troponin I), kalp kasında büyük olasılıkla hasar oluştuğunun göstergesidir.
Yapılacak ilk test: EKG çekmek
Bir kalp atımının çizgisinin ST diye bilinen yatay bölümü, olması gereken yerden yukarıdaysa kalp krizinin başlamış olma ihtimali yüksektir. Buna, ST yükselmesiyle seyreden kalp krizi denir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri