Kâmet ise, farz namazlardan önce, namazın başladığını bildiren ve ezan lafızlarına benzeyen sözlerdir. Ezandan farklı olarak, “hayye ale'l-felâh” cümlesinden sonra, “kad kâmeti's-salât” cümlesi eklenir. Rivayetlere göre kâmet de yukarıda ismi geçen sahabîlere aynı rüyada öğretilmiştir (Ebû Dâvûd, Salât, 28).
İslam dininde kamet, erkeklere has bir sünnettir, namazlardan önce okunur, ezana benzer. Ancak kamette "Hayye ale'l-felâh" ifadesinden sonra iki defa "Kad Kâmeti's Salâh" söylenir.
"Hayye ale'l-felâh" (Haydi kurtuluşa) (2 kere), "Kad Kâmeti's Salâh" (Namaz başladı) (2 kere), "Allâh-ü Ekber" (Allah en büyüktür) (2 kere), "Lâ ilâhe İllallah" (Allah'tan başka ilâh yoktur) (1 kere).
Kamet sözünde Hayye ale'l-felâh sözü yer almaktadır. Bu ifadeden sonra iki kez Kad Kâmeti's Salâh sözüne yer verilmektedir. Sözlük anlamı olarak Diyanet kamet kelimesini camide topluluğun namaza kalkması için okunan ezan olarak ifade etmiştir.
Kâmet, farz namazlara başlarken söylenen ve Hz. Peygamberin (s.a.s.) uygulamasına dayanan bir sünnettir. Onun için gereken saygı ve ağırbaşlılık ihmal edilmemelidir. Bu nedenle kâmet yapan kimsenin bu esnada yürümesi, mekrûh kabul edilmiştir (İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtâr, II, 55).
İlgili 18 soru bulundu
Ezan ve kâmet vaktin değil, namazın sünneti olduğu için kaza namazı kılarken de ezan ve kâmet sünnettir. Ezan ve kâmet terk edilerek kılınan namaz geçerli olmakla birlikte, uygun değildir.
Kâmet getirecek kişinin hadesten temizlenmiş, âkil ve erkek olması gerekir. Buna göre abdestli olmayan veya cünüp olanın, delinin yahut sarhoşun ve kadının kâmeti mekruh görülmüştür.
Kâmet ise, farz namazlardan önce, namazın başladığını bildiren ve ezan lafızlarına benzeyen sözlerdir. Ezandan farklı olarak, “hayye ale'l-felâh” cümlesinden sonra, “kad kâmeti's-salât” cümlesi eklenir.
Cuma namazı da olmak üzere her farz namazlarından önce yapılması sünnet sayılan ibadetlerden biri de kamet getirmektir. Bayram namazı, vitir namazı cenaze namazı ve nafile namazı gibi namaz çeşitlerinde kamet getirilemez ve bahsedilen kamet getirme davranışı sadece erkeklere hastır.
Namazlarda kadınların erkeklerden ayrıldığı hususlar şunlardır: a) Kendi başlarına namaz kılacak erkekler, ezan okurlar, kâmet getirirler. Kadınlar ise ezan okumaz ve kâmet getirmezler.
Kâmet ise, farz namazlardan önce, namazın başladığını bildiren ve ezan lafızlarına benzeyen sözlerdir. Ezandan farklı olarak, “hayye ale'l-felâh” cümlesinden sonra, “kad kâmeti's-salât” cümlesi eklenir. Rivayetlere göre kâmet de yukarıda ismi geçen sahabîlere aynı rüyada öğretilmiştir (Ebû Dâvûd, Salât, 28).
"Kad Kâmeti's Salâh" (Namaz başladı) (2 kere), "Allâh-ü Ekber" (Allah en büyüktür) (2 kere), "Lâ ilâhe İllallah" (Allah'tan başka ilâh yoktur) (1 kere). KAMET NE ZAMAN GETİRİLİR?
Şâfiî ve Hanbelî mezheplerine göre ezan okunurken, yukarıdaki görüşte olduğu gibi ilk tekbirler dört, diğer cümleler ikişer kere söylenir. Kâmete gelince; bu mezheplere göre baştaki tekbir ile “kad kâmeti's-salât” cümlesi ikişer sefer, diğer cümleler birer sefer söylenir.
Ezana benzer, tek farkı kamet daha hızlı okunur ve "Hayye ale'l felâh" tan sonra iki kere "Kad Kâmeti's Salâh" denmektedir. Peki kamet getirmek farz mı; Kamet getirmek sünnettir, farz değildir.
“Kad Kâmeti's Salâh” (Namaz başladı) (2 kere), “Allâh-ü Ekber” (Allah en büyüktür) (2 kere), “Lâ ilâhe İllallah” (Allah'tan başka ilâh yoktur) (1 kere).
Ezanla ikamet arasında, sünnet kılıyoruz. Sünnet kılarken Fatiha ve başka dualar okuyoruz. Bu dualar, ezanla ikamet arasında yapılmış oluyor. Yani ezanla ikamet arasında yapılması gereken duadan mahrum kalmıyoruz.
Kâmet, farz namazlara başlarken söylenen ve Hz. Peygamberin (s.a.s.) uygulamasına dayanan bir sünnettir. Onun için gereken saygı ve ağırbaşlılık ihmal edilmemelidir. Bu nedenle kâmet yapan kimsenin bu esnada yürümesi, mekrûh kabul edilmiştir (İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtâr, II, 55).
Namaza niyet ettikten sonra konuşulması yasak olan dünyevi kelamlardır. Yoksa kametten sonra ezan duası okunabilir veya bir dua edilebilir, kamete iştirak edip müezzinin sözleri tekrarlanabilir.
Kamet getirmek sünnettir. Bu bakımdan kameti terk etmek namaza mâni değildir.
Sözlükte “çağrıda bulunan, ezan okuyan, kāmet getiren kimse” mânasındaki müezzin kelimesi Kur'ân-ı Kerîm'de “münâdî” anlamında iki âyette geçmektedir (el-A'râf 7/44; Yûsuf 12/70).
İslam aleminde farz olarak buyrulan beş vakit namaz bulunmaktadır. Bunun yanında Cuma namazı da farz olarak kabule edilmektedir. Namazını evde kılan kişiler ezan okunması ile birlikte namaza hazır olmaktadır. Fakat ezan okunurken dinlemek ve ezandan sonra namazı kılmak doğru olanıdır.
4. Müezzin, namazın farzından sonra “Selam Duası” Okur. "Allâhumme ente's-selâmü ve minke's-selâm, tebârekte yâ zelcelâli ve'l-ikrâm."
İslamiyete göre de kadın sesini erkeğin duyması hiç doğru değil. Bunun ile ilgili çok uyarılar var. Bu sebeple ezan okuyamazlar.
Çocuklar kamet yapabilirler mi? Kâmet getirecek kişinin en az mümeyyiz (iyiyi kötüden ayırabilir durumda) olması gerekir. Temyiz kabiliyeti ise ortalama 7 yaşında başlar, büluğa kadar devam eder. Mümeyyiz olmayan küçüğün ezan ve kâmeti geçerli olmaz (İbn Âbidîn, Reddü'l-muhtâr, II, 59).
Kadınlar, kendilerine nikah düşen erkeklerin yanında ezan ve kamet okuyamazlar. Ancak eşinin, kardeşlerinin, babasının ve çocuklarının yanında kamet ve ezan okuyabilirler. Bu nedenle kendine nikah düşen erkeklerin olmadığı ortamlarda, ailecek namaz kılınması halinde kadınlar müzezzinlik yapabilir.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri