Kediler söz konusu olduğunda onların bağımsızlıklarına düşkün ve insan varlığına ihtiyaç duymayan canlılar olduğu düşüncesi oldukça yaygın olsa da işin aslı sevimli dostlarımız bize düşündüğümüzden daha sıkı bağlarla bağlanabiliyor.
Çünkü kediler sahiplerine son derece bağlılık duyup onlara karşı çeşitli sevgi gösterilerinde bulunurlar. Bu sevgi gösterilerini de çeşitli hareketlerle sergilerler. İnsanlarla anlaşmak konusunda son derece başarılı olan kediler “bir konuşabilseler neler anlatacaklar” cümlesine ihtiyaç duyulmayan nadir hayvanlardır.
ABD'deki Oregon Eyalet Üniversitesi'nden araştırmacılar kedilerin gerçekten insanlarını sevdiği sonucuna vardı. En azından insanlarını ebeveyn ya da bakıcı olarak gördükleri kanıtlandı.
Kedi araştırmalarında uzun süredir eksikliği hissedilen bir çalışma, kedilerin sahiplerinin seslerini yabancıların seslerinden ayırabildiğini gösterdi.
Bilim insanları: Kediler de en az köpekler kadar sadık | Independent Türkçe.
İlgili 18 soru bulundu
Kediler sahiplerini "özlediklerinde" ve kaygı geliştirdiklerinde kusabilirler, yatağa veya insanların kıyafetlerine işeyebilirler ve sahipleri döndüğünde her zamankinden abartılı bir karşılama gösterisi sunabilirler. Bazılarının depresyon ve fiziksel hastalık belirtileri gösterebileceğinin de bilinmesi gerekir.
Kediler sahibinin kokusunu, koku hafızasına kaydeder ve nasıl biz bir kişiyi veya yiyeceği düşündüğümüzde otomatik olarak aklımıza o kişi veya yiyeceğin kokusu geliyorsa, kedilerde aynı şekilde sahibinin kokusunu hatırlar.
Soru sorar gibi. Ne getirdin bana der gibi… Bu tonlamanın aslı hoş geldin demek. Gel buyur, sev okşa, gelmene çok sevindim, allah başımın üstünden eksik etmesin anlamlarına geliyor.
Kediler, kısa süreli hafızaya sahip olsalar da eski sahiplerini unutmazlar. Elbette bu kedinize gösterdiğiniz ilgi ve kediniz ile geçirdiğiniz süreye de bağlıdır.
Kediler, insanlara karşı kayıtsızlıklarıyla tanınırlar: Kedi sahibi olan hemen herkes, onlara seslendiğimizde bize kulak asmadıklarını söyleyecektir. Fakat, perşembe günü Scientific Reports'ta yayımlanan bir çalışmaya göre -duyduklarında oradan uzaklaşıp gitseler bile- ev kedileri isimlerini tanıyor.
Uzmanlar, aşırıya kaçıp kedilere sürekli göz teması kurmanın saldırganlık olarak algılanabileceği konusunda uyarıyorlar. Aynı zamanda, kedinizin size karşı bu davranışı sergilememesi onun sizi sevmediği anlamına gelmez; kediler sevgilerini farklı yollarla gösterebilirler.
Lincoln Üniversitesi'nde 2015'te yapılan araştırma, kedilerin sahiplerini köpekler gibi özlemediğini, çünkü sahiplerine köpekler gibi bağlanmadıklarını söylüyor. Başka bir araştırmaysa kedilerin onları yalnız bıraktığımızda sinirlendiklerini ve bunu pasif-agresif davranışlarla gösterdiklerini söylüyor.
Kediler genel anlamda insanların enerjileri de hissederler. Tıpkı bebekler ve çocuklar gibi kimlerin kendilerini sevip sevmediklerini anlarlar. Kendilerini sevdiklerini hissettikleri insanlara karşı daha sıcak kanlı ve yakın olurlar. Özellikle de şefkatli bakışlar kedilerin son derecede hoşuna giderler.
Kediniz size sürtünerek mırıldanıyorsa bilin ki sizi sevdiğinizi söylüyordur. Bununla birlikte sevimli sevimli mırıldanırken ön patileriyle adeta hamur yoğurur gibi hareketlerde bulunuyorsa sizi “çok çok” sevdiğini anlatmaya çalışıyordur.
Özellikle uyurken kediler güvende hissetmek ve kendilerini sıcak tutmak isterler. Bu nedenle çoğu sahiplerinin yanlarında, kucaklarında ve üstlerinde uyurlar. Kediler için güvende olmak en önemli şeylerden biridir. Bu nedenle uyurken sahiplerine yakın yerlerde olmayı tercih ederler.
Geride tutulan kulaklar, sıkışmış kuyruk, diken diken olan tüyler ve bunlar gibi diğer vücut işaretleri, kedinizin üzgün olabileceğini gösteren sessiz iletişim biçimleridir.
Kediniz Size Sevgisini Gösteriyor
Kediler yalama davranışlarını sadece kendini temizlemek için kullanmazlar. Minik dostunuz sizi sevdiğini göstermek için, annesinden olan bir alışkanlık olan yalama özelliğini kullanır. Sizinle kendini güvende ve mutlu hissettiği için.
Kediler öpüldüğünü anlamaz. Ancak sevildiğini anlar ve hisseder. Bu nedenle öpücüğün bir sevgi ifadesi olduğunu belirtmek gerekir. Bunun öncesinde de kedinin sizden hoşlandığını anlamalısınız.
Kedilerin 24 saatten fazla yalnız kalmaları mutsuzlaşmalarına neden olabilir. Çünkü kediler sosyal canlılar olarak insanlarla etkileşime ihtiyaç duyarlar. Sağlıklı yetişkinlerden farklı olarak, yavru kediler, evde daha kısıtlı sürelerde yalnız bırakılmalıdır.
Ancak, kısaca bahsettiğimiz başka bir nokta daha vardı; kediler "m” ve "n” harflerini içeren kelimeleri taklit etmeyi başarabiliyorlar. "Mama”, "anne” kelimelerini taklit edebilen kediler, işi sadece taklit etmekle sınırlı bırakmıyor, bunları kime karşı ve hangi durumda kullanacaklarını da öğrenebiliyorlar.
Mırıltı alçak perdeli, sürekli ve nefes alıp verme ile ritmik bir şekilde çıkar. Mırıltı çoğu zaman kedinin mutlu ve hâlinden memnun olduğu zamanlarda çıkardığı bir sestir. Ancak nadiren, hasta olduğunu ve ağrı çektiğini de gösterebilir. Hasta kediler bunu kendilerini rahatlatmak için yaparlar.
Kedilerin bizim bilmediğimiz çok önemli bir iletişim yöntemi var: Kuyrukları! Okuma ve yazma bilmezler ancak kediler hem duygularımızı hem de beden dilimizi okuyabilir. Örneğin, bizi gülümserken gördüklerinde ve kendi beden dillerini kullanarak bizimle iletişim kurduklarında mırlama ihtimalleri daha yüksektir.
Teknik olarak, kediler renkli görebilirler, ancak muhtemelen bizi - ve diğer her şeyi - bizden çok farklı bir ışıkta görürler. Kedilerin gözlerinde kırmızı ışığa tepki veren çok az sayıda koni vardır, bu nedenle dünyayı mavi, gri ve sarı görürler.
Mutlu Olduklarında Patileriyle Gösterirler
Bu hareketin bir diğer nedeni de patilerindeki kokuyu sizi üzerinize bırakarak sizi işaretlemesi. Eğer kediniz sizi yoğurmaya başladıysa şanslısınız demektir.
Kediler üzerinde yapılan birçok araştırmada insan duygularına karşı duyarlı oldukları ortaya çıktı. Bu nedenle kediler üzüntüyü hissedebiliyor.
Benzer sorularSıkça sorulan sorular
DuyuruReklam alanı
Popüler SorularSıkça sorulan sorular
© 2009-2024 Usta Yemek Tarifleri